İçerenköy Bayındır Hastanesi'nde Ekim 2022'de yoğun bakımda yatan yaşlı kadın Nermin Zeren'in yüzüne hastane görevlilerince para konularak korkutulduğu ve aşağılayıcı davranışlarda bulunulduğu görülen videonun sosyal medyada tepki çekmesi üzerine İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı'nca soruşturma başlatılmış, bu kapsamda hastane çalışanı Ali Erata, Emrah Örgün, İlknur Kaya ve İrem Aysima Erol'un "Beden bakımından kendisini savunamayacak durumda bulunan mağdura karşı eziyet" suçundan 8'er, Mert Can Saylar, Nuriye Koç ve Murat Yıldırım'ın ise "Kişisel verileri hukuka aykırı olarak ele geçirme veya yayma" suçundan 6'şar yıla kadar hapis istemiyle dava açılmıştı. Görüntülerde sağlık çalışanları tarafından hakarete maruz kaldığı görülen Nermin Zeren'in (79) ise 26 Ağustos 2022'de hastanede hayatını kaybettiği ortaya çıkmıştı.
SANIKLAR HAKİM KARŞISINDAYDI
İstanbul Anadolu 35. Asliye Ceza Mahkemesi'ndeki davanın ilk celsesi görüldü. Duruşmaya sanıklar Ali Erata, Nuriye Koç, Emrah Örgün, İlknur Kaya ve Mert Can Saylar katılırken taraf avukatları da mahkeme salonunda hazır bulundu.
SANIKTAN "ALZHEİMER" SAVUNMASI
Duruşmadaki savunmasında sanık Ali Erata, "Kayıttaki belirtilen sözler bana aittir. Suçlamayı kabul etmiyorum. Hasta 2 yıl söz konusu yoğun bakımda yattı. Alzheimer hastasıydı ve eve çıkabilecek durumdaydı. Ancak İş Bankası'nın eski çalışanı olduğu için hastaneyle anlaşma gereğince hastanenin yoğun bakımında kalmaktaydı. Beraatimi talep ederim. Mağdur Alzheimer hastası olduğu için ve daha önce bankada çalıştığından dolayı 'kasadan paralarımı verin' demekteydi. Biz de bu nedenle fotokopi olarak paraları ona vermekteydik. Yataktan kalkmaması için böyle yapmaktaydık. Sonrasında spontane olarak olay gelişti. Hasta ameliyat olmaktan korkuyordu. Sondasının çıkarılıp takılmaması için kendisine zarar vermemesi amacıyla yataktan kalkmamasını sağlamak amacıyla böbrek muhabbeti oldu" dedi.
"GÖRÜNTÜLERDEKİ KİŞİ BEN DEĞİLİM"
Sanık İlknur Kaya ise, "Görüntülerdeki kişi ben değilim. Görüntülerde benim sesim de mevcut değildir. Görüntüleri kimin çektiğini ve kimin paylaştığını bilmiyorum. Olaydan haberim yoktu. Bu görüntüler bana gönderilmedi. Görüntüleri dava sürecinde gördüm. Suçlamayı kabul etmiyorum. Orada yaklaşık 1,5 yıl çalıştım. Çalıştığım dönemde hiçbir zaman eziyet veya kötü muamele yapıldığını görmedim. Bu insanların bütün ihtiyaçlarını karşılıyoruz. Bu insanlar üzerinde emeğimiz olmaktadır. Hastane de denetimlerini yapmaktadır. Bu nedenle kötü muamele söz konusu değildir" diyerek beraatini talep etti.
"DOĞUM GÜNLERİNİ KUTLARDIK"
Sanık Emrah Örgün de, "Videonun sonunda görüntüye giren kişi benim. Yoğun bakımda birden fazla hasta kalmaktaydı. Kendi hastamdan ayrıldıktan sonra yanlarından geçerken kaydın sonunda görüntüye dahil oldum. Orada şakalaştıklarını düşündüğüm için 'ver kurtul' şeklinde bir söz söyledim. Daha sonra Ali Erata'yla konuştuğumda, aralarındaki samimiyet sebebi ile bu şekilde video çektiklerini sebepleriyle birlikte anlattı. Orada hastalara eziyet, kötü muamele gibi durumlara şahit olmadım. Zaten bu hasta senelerdir oradaydı. Hastaya yakın ilgi gösterilmekteydi. Doğum günlerinde hastayı kafeteryaya indirerek kutlama yapmaktaydık. Hastanın kimsesi olmadığı için ihtiyaçlarını karşılamaktaydık. Hastaya gösterdiğimiz ilgi sebebi ile yönetim katından da bize teşekkür gelmişti. Suçlamayı kabul etmiyorum" şeklinde konuştu. Duruşma sonu mahkeme, duruşmaya katılmayan sanık Murat Yıldırım'ın zorla getirilmesine, sanıkların teşhise elverişli ses ve görüntü kayıtlarının temin edilmesine ve eksiklerin giderilmesine karar vererek duruşmayı erteledi.