GTÜ Mühendislik Fakültesi İnşaat Mühendisliği Bölümü öğretim üyeleri Dr. Ahu Kömeç ve Dr. Ülgen Mert tarafından hazırlanan ön rapora göre, Silivri açıklarında meydana gelen depremin sağ yanal atımlı bir mekanizmaya sahip olduğu belirtildi. Yapılan değerlendirmede, bu depremin 2019 yılında aynı bölgede yaşanan Mw5.8 büyüklüğündeki normal faylanmalı depremden farklılık gösterdiği, bölgedeki kırılmamış fay segmentinde stres birikiminin sürdüğünün altı çizildi.
YENİ SİSMİK DÖNEM BAŞLAYABİLİR
GTÜ uzmanları, depremin ardından doğuya doğru ilerleyen artçı sarsıntıların, büyük Marmara depreminin zamanlamasına ilişkin kaygıları artırdığına dikkat çekti.Ön değerlendirme raporunda, yaşanan bu depremin büyük depremin zamanını öne çekebileceği gibi, Kuzey Anadolu Fayı'nın doğu segmentinde yeni bir sismik aktivite döneminin başlamış olabileceği vurgulandı.
İSTANBUL'DA CİDDİ BİR YIKIM OLMADI
GTÜ'nün açıklamasında, resmi verilere göre İstanbul'da deprem nedeniyle herhangi bir yıkım ya da can kaybı yaşanmadığı bilgisine yer verildi.Buna karşın Bursa, Balıkesir, Tekirdağ ve Yalova illerinden toplam 1.399 yapı ihbarı geldiği ve bu ihbarların incelenmesi sonucu 7 binada az hasar tespit edildiği bildirildi.
DEPREM, İSTANBUL'UN YAPI STOĞU İÇİN BİR TEST DEĞİL
GTÜ uzmanları, depremin merkez üssünün uzaklığı, büyüklüğü ve kırılan fay segmentinin uzunluğu gibi teknik faktörler göz önünde bulundurulduğunda, bu olayın İstanbul'daki mevcut yapı stoğu için bir "test" niteliği taşımadığını ifade etti.Bölgedeki yapı dayanıklılığı hakkında net bir yargıya varılabilmesi için daha büyük bir depremin incelenmesi gerektiği vurgulandı.
DEPREM ERKEN UYARI SİSTEMLERİ ÖNEMLİ
Gebze Teknik Üniversitesi'nin açıklamasında, meydana gelen bu depremin, Marmara Bölgesi'nde Deprem Erken Uyarı Sistemleri ve Yapı Sağlığı İzleme Teknolojileri gibi sistemlerin ne kadar kritik olduğunu bir kez daha ortaya koyduğu belirtildi.Sismik hareketliliğin hassasiyetle izlenmeye devam edilmesi gerektiği, yetkililerin ve kamuoyunun bu konuda dikkatli olması gerektiği ifade edildi.
