Türkiye sineması Avrupa Birliği'ne 'tam üye' olmak için kolları sıvadı. Türkiye'nin, 1990'da AB'ye üye ya da üyelik için başvuran ülkelerin oluşturduğu, filmleri yapım aşamasında destekleyen Eurimages'e üye olmasıyla başlayan süreç, bu yıl İstanbul Film Festivali ve European Film Promotion (EFP) işbirliğiyle başlatılan Bridges Europe-Turkey programıyla yeni bir aşamaya geçti. Artık EFP, Türk filmleri de Avrupa'da ticari gösterime çıkabilmesi için tanıtacak. EFP, 31 Avrupa ülkesinden, ulusal sinemalarının tanıtım ve pazarlamasından sorumlu profesyonel kuruluşların bir araya gelmesiyle 1997'de oluşturulan bir kurum. Amaç, Avrupa sinemasının dünya çapında tanınırlığını artırmak ve Avrupa'da üretilen filmlerin ticari gösterime çıkması için dağıtımcıların dikkatini çekmek. EFT bu amaç doğrultusunda listelerine aldığı filmleri dağıtımcılara tanıtmak için birtakım çalışmalar yapıyor. Listeye alınan filmlerin yüzde 25'i de ticari gösterime girmeyi başarıyor. Kurumun Avrupa Birliği ile direkt ilişkisi olmasa da EFP Proje Koordinatörü Jo Mühlberger, AB'nin fonlarından ve vizyonundan faydalandıklarını belirterek, AB'nin sinema alanındaki politikalarına paralel bir şekilde hareket ettiklerini söylüyor.
AVRUPA SİNEMASININ PARÇASI
Türkiye'de, filmleri profesyonel alanda tanıtan kurum olmadığı için şimdiye kadar işbirliği yapacak bir ortak bulumayan kurum, AB'nin Media International programı sayesinde İstanbul Film Festivali ile ilk defa işbirliği yaptı; ki bu işbirliğinden de memnunlar ve Mühlberger bunun devamının geleceğini söylüyor. Mühlberger, Türkiye sinemasının Avrupa sinemasının bir parçası olduğunu düşünüyor. Özellikle de 1990'larda başlayan yeni dalga Türkiye sineması kapsamında çekilen filmlerin evrenselliğine işaret ediyor: "Türkiye sineması son yıllarda dikkat çekmeye başladı. Avrupa'daki birçok festivale Türk filmleri katılıyor, önemli ödüller alıyor. En son
Bal, Altın Ayı aldı. Şimdiye kadar Avrupa filmlerini, Türkiye'ye taşıyorduk ama artık Türk filmlerini de Avrupa'ya taşıyacağız." Bu işbirliği sinema dünyasında da heyecan yarattı. Yapım aşamasında AB kurumu Eurimages'dan destek alan sinemacılar, Avrupa'daki dağıtım ağına girmenin zorluklarının da bu tür işbirlikleriyle aşılacağı kanaatinde. İstanbul Film Festivali Yönetmeni Azize Tan, bu işbirliği sayesinde Türkiye ve Avrupa arasındaki profesyonel ilişkilerin daha da güçleneceğini söylüyor. Tan, "Avrupa sinemasının birçok filmi Türkiye sinemalarında gösterime girerken, bizim filmlerimiz de ülke meselelerini Avrupa sinemalarına taşıyacak" diyor.
Öncelik genç yönetmenlerin
29. Uluslararası İstanbul Film Festivali kapsamında gerçekleştirilen Bridges Europe- Turkey programında Avrupa'dan 22 film gösterildi. Bu 22 filmlik listede Türkiye'den
Bornova Bornova, Acı Aşk, Büyük Oyun, Beş Şehir, Melekler ve Kumarbazlar, Başka Dilde Aşk, İncir Çekirdeği, Orada, Benim ve Roz'un Sonbaharı, Bahtı Kara, Teslimiyet, Vavien filmleri bulunuyordu
. EFP'den Jo Mühlberger, Türkiye ile yapılan ilk işbirliği nedeniyle seçimi İstanbul Film Festivali'ne bıraktıklarını söylüyor. Ama EFT listesine film seçerken umut veren genç yönetmenlerin yeni filmlerine öncelik verdiklerini belirtiyor.