1 Kasım'da Tükiye yeni bir seçime gidiyor. Peki Türk siyasi hayatında politikacılar ne kadar uçuk vaatlerde bulundu? Siyasiler, oy uğruna verdikleri uçuk sözleri seçimin ardından unutuyor. Geçmiş seçimlerde hangi lider ne vaatte bulunmuş, sonrasında neler olmuş? İşte hepsi bu galerimizde...
Arşivlere bakıldığında çok ilginç, bir o kadar da güldüren seçim vaatleriyle karşılaşıyoruz. Siyasi parti liderleri içinde ev, araba, yat, kat, traktör, inek,yol, su, makarna, patates, kömür, elektrik ve farklı çok sayıda taahhütte bulunup oy istediler. Karın doyuran vaatlerin yanı sıra doyurmayan vaatlerde de bulunanlar oluyordu.
DEMİREL: NE VERİRLERSE BENDEN 5 FAZLASI
Kendine has uslubu ile Türk siyasi hayatına damgasını vuran Süleyman Demirel seçim vaatlerinde de tartışmasız bir numara. Yasaklar sonrası yeniden siyasete döndüğü 1991 seçimlerinde, 'Kim ne veriyorsa beş lira fazlasını vereceğim' sözü ile hafızalara kazınan Demirel, ekonomiyi 500 günde düzlüğe çıkarma sözü verdi.
Dünyanın birçok yerinde kırsaldan kente doğru göç ve yerleşim başlarken, Ecevit'in 'Köyler kent olacak' sözleri havada kaldı. Ecevit sadece bir kaç köyde sembolik değişiklikler yaptı.
ÇİLLER: 2 ANAHTAR
Ekonomiye yönelik vaatler neredeyse her seçimde liderlerin dilinden düşmezken, Demirel'in vaatleri kendisinden sonra koltuğa oturan Çiller'e de ilham verdi.
Çiller, 'Her mahalleye milyoner' vaadini zamanla daha da geliştirerek, 'Her mahallede 100 trilyoner', 'Her çiftçiye traktör'e kadar ilerletti. Tansu Çiller de "herkesi konut ve otomobil sahibi yapacağız" diyerek, 500 günde 2 anahtar sözü verdi. Çiller seçim söylemlerini süsleyen vaatleri arasında ise sadece yeşil kartı yaşama geçirebildi.
BAHÇELİ: APO'YU İDAM EDECEĞİZ
MHP lideri Devlet Bahçeli ise 1999 seçimlerinde Erzurum mitingi sırasında, seçim otobüsünün üstünden meydana ip atarak, 'Apo'yu idam edeceğiz' vaadinde bulundu.
Sandıktan ikinci parti olarak çıkan MHP, hükümet ortağı olmasına rağmen bu sözünü yerine getiremedi. Aradan geçen 14 yılda Bahçeli'nin bu sözleri meydanlarda halen hafızalarda tazeliğini koruyor.
ERBAKAN: FAİZ KALKACAK
Adil düzenin fikir babası Necmettin Erbakan da yıllarca, "faizin kalkacağı sözü"nü verdi. Seçim vaatlerinin başköşesine 'Adil düzen'i koydu.
Kemal Kılıçdaroğlu ise vaad yarışında Deniz Baykal'ı da geçti. Yoksul ailelere 600 TL maaş bağlayacağın söyleyen Kılıçdaroğlu'nun "parayı nerden bulacaksın" sorusuna verdiği, 'Benim adım Kemal, ben bulurum' cevabı ise kimseyi tatmin etmedi.
BAŞ: EV HANIMLARINA 500 TL MAAŞ
Haydar Baş'ın lideri olduğu Bağımsız Türkiye Partisi ise, 'Milli ekonomi modeli' adı altında her ev hanımına 500 TL, maaş, 15 bin YTL doğum ikramiyesi vereceğini ilan etmişti. Baş'ın son vaadi ise, 'Asgari ücret 5 bin TL...'
TİBUK: OFSAYTI KALDIRACAĞIM
Liberal Demokrat Parti'nin eski Genel Başkanı Besim Tibuk'un vaadi ise spor camiasına yönelikti. Tibuk, seçim vaadinde 'İktidara gelirsem ofsaytı kaldıracağım, kale direkleri arasındaki mesafeyi de arttıracağım' diye konuşmuştu.
SÖZEN: HER MAHALLEYE ÇAMAŞIRHANE
1989 yerel seçimlerinde Sosyal Demokrat Halkçı Parti'den İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığına seçilen Prof. Dr. Nurettin Sözen'in seçim vaadi ise, 'Her mahalleye bir çamaşırhane'ydi. Sözen'in, 'Çamaşırhane' sözü bir tarafa görev yaptığı dönemde İstanbul tarihinin en büyük felaketlerini yaşadı. Şehrin her yeri çöpten geçilmiyordu. Halk büyük susuzlukla karşı karşıya kaldı. Tankerlerle halka su veriliyordu, tankerlerin arkasında kuyruklar oluşuyordu.