Kabil, Afghanistan - Bombalanan, yağmalanan ve şimdiyse yeniden inşa edilen Afganistan Ulusal Müzesi'nin koridorlarına yeniden yerleştirilen antikaların her bir parçası, direnmenin ve zorlukları yenmenin mesajını veriyor. Tüm bunlar 2001 yılında insan veya hayvan suretine benzettikleri her tür müze eserini paramparça eden Taliban'a birer mesaj. Ancak bu mesaj başkaları için de geçerli: bir kısmı hâlâ Afganistan yönetiminde mevki sahibi olan, evvelki müze bekçilerine rüşvet yedirerek 70 bin objeyi müze kapısından çıkaran ve müzeleri yağmalayan savaş ağaları için. Bazıları Taş devrine ve Bronz devrine kadar uzanan, bazıları ise Zerdüştlük, Budizm ve İslam'ın ilk yıllarına ait olan kıymetli objeler dâhil, Ulusal Müze koleksiyonunun yüzde 70'i ya telef edildi veya çalındı. Bu nedenle sadece birkaç yıl önce, Ulusal Müze kayıplarıyla ve dünyanın en gizemli eski kültürlerini belgelemesiyle tanımlanmıştı. Şimdi ise kaybettiklerinin ne kadar büyük kısmını kazandığıyla tanımlansa yeridir. Taliban'ın günahkâr sayarak paramparça ettiği en önemli 2 bin 500 objeden 300'ü son yıllarda yeniden bir araya getirildi, diğer birçok parça ise kutularda restore edilecekleri günü bekliyor. Son yıllarda İnterpol ve Unesco tıpkı Ulusal Müze'den kaybolan 4 bin yıllık Baktirian prensesi heykelciği gibi bazıları paha biçilmez olan en az 857 objenin iadesini sağlamak için dünya genelinde işbirliği yaptı. Diğer 11 bin obje ise Afganistan'ın sınırları içinde sınır yetkilileri tarafından ele geçirildikten sonra iade edildi. Chicago Doğu Enstitüsü'nden bir arkeolog ekibi, Amerikan hükümetinin üç yıllık onayıyla müzenin koleksiyonlarındaki her objeyi kayıt altına alarak, sayısal bir kayıt oluşturma noktasında yolu yarıladı. Gelecekteki hırsızlıklara karşı eserleri korumayı amaçlayan proje, restorasyonlara yardım edecek ve dünya genelinde bilim insanları için bir kaynak olarak hizmet verecek. Chicago ekibini yöneten Amerikalı arkeolog Michael T. Fisher, "Neye sahip olduğunuzu bilmiyorsanız, onu koruyamazsınız. Ancak bildiğinizde, tüm hikâye önünüze açılır ve gördüğünüz şeyler inanılmazdır. Koleksiyonun çok büyük kısmı dünya standartlarında." diyor. Enstitüye başkanlık eden Omara Han Masudi'nin arkeoloji tahsili yok ancak, kusursuz yeterlilik belgeleri var: Kendisi anahtar muhafaza edenlerden biri. Bu kişiler, müzenin 2000 yıldan daha eski tarihe ait olan altın ve gümüşten oluşan seçkin eserlerin bir koleksiyonu olan Baktirian Definesi dâhil, en büyük hazinelerinin saklı olduğu mahzenlerin anahtarlarını muhafaza ediyorlar. Masudi ve arkadaşları, ülkenin yürekleri burkan iç savaşı ve savaşı takip eden İslamcı yönetim boyunca nice hile ve aldatmacadan geçerek, en kolay eriyen değerli anahtarları bile muhafaza ettiler. Mart 2001'de Taliban baskınından önce çoğu eseri koruyarak, en iyi heykelleri Kültür Bakanlığının odalarında ve müzedeki depoların kuytu köşelerinde gizlediler. Müzede 33 yıl görev yapan restorasyon görevlisi Abdullah Hakimzade gibi insanlar, Taliban'ın paramparça ettiği objelerinin parçalarını yeniden birleştirmeye yardımcı olmak için hızlıca torbalara ve kutulara koymak üzere süpürmek için her daim çalışmaya hazırdı.Fisher'in ekibi koleksiyonu 2012 yılında kayıt altına alma ve sayısallaştırma işine giriştiğinde, bu iş tıpkı müze içinde arkeoloji yapmak gibi bir şeydi. "Bazen müze içinde şimdiki zamanı kazdığımızı hissediyor ve neler olduğunu görüyoruz." Müzenin arşiv yöneticisi Muhammed Yahya Muhipzade, "Arkeolojik eserler bizim ulusal kimliğimiz. Onları korumak da ulusal sorumluluğumuz ki böylece gelecek nesiller geçmişte ve şimdi kim olduğumuzu bilecekler." diyor. Müzenin koleksiyonlarının en değerli parçası Baktirian Definesi, 1978 yılında Rus arkeologlar tarafından kuzey Afganistan'daki eski höyüklerden çıkarıldı. 2007 yılından beri oradan oraya taşınıp duruyorlar. Hakimzade, "Umarım Taliban geri dönmez. Eserler en azından şimdi bulundukları yerde emniyette" diyor. Arkeologlar sayısal bir kayıt oluşturabilmek için Afganistan Ulusal Müzesindeki objeleri kayıt altına alıyor. Yukarıda, 1500 yıl öncesine ait Buda heykelinin varaklı üst kısmı.
ROD NORDLAND