Sedayi Yılmaz (41), 15 Temmuz akşamı, Çengelköy'de bir düğüne gitmişti. Yılmaz, darbe haberini alır almaz hainlere karşı durmak için düğünden çıkıp, Çengelköy meydanına gitti. Meydanda binlerce vatandaşla birlikte direnen Yılmaz, sabaha karşı hainlerin kurşunuyla yaralanarak hastaneye kaldırıldı. Doktorlar, Yılmaz'ın kaburgasına giren ve sağ akciğerine saplanan mermi riskli olduğu için alınamayacağını söyledi.
SIRTIMDAN VURULDUM
Yılmaz, o gece yaşadıklarını şöyle özetledi: "O geceyi ömrüm boyunca unutamam. O hainlere fırsat vermemek için meydanları doldurduk. Yüreğimizde korku yoktu, elimizde sadece Türk bayrakları vardı. Hiçbir şey düşünmüyorduk. Sadece vatan, millet aşkıyla oradaydık. Meydanda binlerce vatandaş vardı. Üzerimize doğru ateş ettiler. İnsanlar sağa sola kaçışmaya başladı. Etrafımızda çok kişi vurulmuştu. Ben de o sırada vuruldum. Mermi kaburgama girdi. Yerde sürünerek yola doğru çıktım."
O MERMİ ŞEREF MADALYAM
"Yaralandığımda beni alıp Beykoz Devlet hastanesine götürdüler. Kaburgama giren mermi sağ akciğerimin içinde kaldı. Doktorlar merminin tehlikeli yerde olduğunu ve çıkartamayacaklarını söylediler. Bir ay tedavi gördükten sonra Giresun'a geldim. Yüz yıl değil bin yıl geçse o hainleri unutmayacağız. Kaburgamda o hainlerin sıktığı mermiyle yaşıyorum. O mermi benim şeref madalyam. Rabbim o geceyi tekrar yaşatmasın. O gece şehit düşenlere Allah rahmet eylesin, mekânları cennet olsun. Bizler vatanseverler olarak bu ülkeyi, bu vatanı Allah'ın izniyle birkaç çapulcuya teslim etmeyiz. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın her zaman yanında askerleriyiz. Bu vatan kolay kazanılmadı, kolay teslim edilemez."
