Türkiye'nin en iyi haber sitesi
ENGİN ARDIÇ

Ölecekler

Gene bir parti basılmış...
Yok, siyasi parti değil. Sosyete partisi.
İçeride 250 kişi varmış.
Olay Rumelihisarı'nda geçiyor.
Dört katlı bir villa. Müstakil.
Pek öyle "doğayla içiçe" falan değil, müşteri kafalayan emlakçı ağzıyla. (Evin önünden bir metre genişliğinde su oluğu geçiriyorlar, oradan şırıl şırıl musluk suyu akıtıyorlar, bildiğiniz İSKİ suyu, doğayla içiçe oluyor. Yutan da yutuyor. İki sincap, bir kelebek gösteren de var.)
Bu ev virüsle içiçe. Koronaya selam, partiye devam...

Bu köşe yazısını aşağıdaki linke tıklayarak sesli bir şekilde dinleyebilirsiniz

Parti vermek yasak ama aldırmıyorlar.
Şu zamanda bu bir kabahat, hatta suç ama umurlarında değil.
Akşam saat dokuzda başlamışlar, sabah yedi buçukta bitmiş.
Dansöz de oynattılar mı, bilmiyoruz.
Geçenlerde basılan benzer bir partide dansöz de vardı.
Fakat yedikleri haltın boyutunu çok iyi bildikleri için, eve girerken davetlilerin cep telefonlarını toplamışlar...
"Görüntü paylaşılmaması" için.
Hem tırsıyorlar, hem yapıyorlar.
Nitekim, sabah çıkarken magazin muhabirlerini karşılarında görenler yüzlerini saklamışlar. Kimisi yüzünü montuyla kapatmış, kimisi kameraya elini bastırmış, kimisi arabanın arka koltuğuna yatmış.
Çekmeyin lan çekmeyin, muhabbeti...
Komşular müzikten rahatsız olmuşlar, polis çağırmışlar.
Polis gelince müziği kısmışlar ama parti devam etmiş.
Günün ilk ışıklarına kadar...
Bunların dedeleri babaları polisle çatışmaya girerlerdi, bunlar da böyle başkaldırıyorlar. Bu şekilde "varolduklarını" sanıyorlar.
Çünkü hayatları palavradır. Hoştur ve boştur.
Üç bin küsur lira cezayı da nasılsa babaları öder.
Bakalım kaçta kaçı taşıyıcıdır ve kaçta kaçı genç yaşında virüsten ölecektir?
İlle ölmek istiyorlarsa yapacak bir şey yok.
Köprüden atlamaya kalksa belki yetişip kolundan tutarsın, bu toplu intihara nasıl engel olacaksın?

***

Bu partiyi veren bir iş adamıymış... (Hele şükür "iş insanı" demediler. Herifin erkek olduğu böylece tescil edildi.)
Katılanlar da ünlülermiş.
Hiçbirini tanımıyoruz.
Gazetelerin magazin sayfaları maşallah ünlüden geçilmiyor.
En kıytırık televizyon görüntüsüne çerçevenin kenarından kafasını uzatan, ünlü bilmemne.
En çemiş varoş lumpeninin seyrettiği en kelek dizide iki kere görünen figüran, ünlü sanatçı.
Magazinci çocuklar da ne yapsınlar?
"Bu karıyı kimsenin tanıdığı falan yok... Çaçulanın teki... Güzel diye resmini koyduk... Adet yerini bulsun diye de ağzından bir iki laf uydurduk... Hem reklamını yaparsak belki bize de iş verir..." mi desinler?
"Diğer kanalları boşverin, bizim gazetenin kanalını seyredin, en güzel kızlar bizde" de diyemezler açık açık...
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA