Türkiye'nin en iyi haber sitesi
HAŞMET BABAOĞLU

Cam cam değil ama film bayağı “film”

Önce meselenin en düz yerinden başlayayım...
Bir... Mesela kırmızı ışıkta durduğumda yan arabadakilerin 40 saniye gözlerini bana dikip bakmasına gıcık oluyorum. Bu pasif fakat küstah saldırganlığa karşı hafif bir cam filmi bile iyi geliyor.
İki... Güvenlik kontrolü yapan bir polis olsaydım cam filmli araçlara da gıcık olurdum. Öyle otomobiller görüyorum ki, camlar filmli falan değil, her yanı basbayağı kara duvar! Durduğunda nasıl bir tehlikeyle karşılaşacağın belli değil.

***
Konuyu anladınız...
Onca badire atlatmış iktidarın bir araç cam filmine takılıp kalmasına ve onca sorun arasında bu işe de Cumhurbaşkanı'nın el atmak zorunda kalışına lafı getirmek istediğimi düşünüyorsunuz...
Acaba yine mi bir numara dönüyor duygusu falan...
Hele birden sosyal medyaya düşen cam filmi övgülü lümpen videoların uyandırdığı şüpheler...
Hepsi hakkında yazıldı çizildi.
Ama bir de şunu sormak lazım...
Cam filmi neyin ifadesi?
Hani bizim siyasetçilerin epeydir akıl erdirmekte zorlandığı alan...
Araç camı filminin sosyolojik karşılığı ve yeri ne ki, yasak bu kadar tepki yarattı?
***
Arabalarımızı sadece bir ulaşım aracı olarak görüp defteri kapatmak ciddi bir yanılgı.
Onlar bizim yeni "yurt"larımız.
Yani oradan oraya sürüklediğimiz "çadır"ımız, esastan sığındığımız "ev"imiz, biraz uzaklaşsak hasretiyle yandığımız "ülke"miz.
Normal evlerimiz hır gür ve dertlerle tepeleme dolu.
Eh, nihayetinde toplumun büyük kesiminin kendini "yaşıyor" hissettiği tek mekân arabaları, tek zaman dilimi arabada geçirdikleri vakit.
Hafta sonları içlerini gençlerin doldurduğu boş boş gezen otomobilleri ve ticaretle ilişkisinden azade olmuş ticari araçları görenler anlamazlıktan gelmesinler; o sırada bu arabalar en "hayat dolu" hallerini yaşıyorlar.
Bazı sosyologlar tam da bu yüzden otomobillere gecen yüzyıldan kalma bir terimle yaklaşmaya başladılar: Umwelt.
Yani içinde dünyayı taşıyan bir tür baloncuk, mahrem kafes, kendi içine kapalı bir organizma.
Gel de o "baloncuğun" camlarını perdelerle kapatma!
***
Uzun sözün kısası...
Vatandaşın arabasıyla siyaseten, hukuken ve iktisaden "oynamak" sıkıntılı iştir.
Kimse "bir cam filminden kalkıp nereye geldik?" demesin.
Çünkü araba dediğimiz araba değil, cam cam değil ama film fena halde "film", orası kesin!

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA