Dünyanın gerçeklerini ve global denge hesaplarını görmezden gelip ulusalcı dürtülerle kendinizi sanal bir dünyaya taşırsanız, belki moral kazanırsınız ama gerçekler değişmez... Örneğin biz yıllarca "Türkiye Cumhuriyeti"nin 1920'ler dünyasının benzersiz bir örneği olduğunu şarkılarla, şiirlerle söylemedik mi?

Yenilginin sonucu
Oysa 1'inci Dünya Savaşı sonunda yenilen imparatorlukların tümü çöküp dağılmış, bunlardan pek çoğu da cumhuriyet olmuştur. Bunlara örnek olarak Alman İmparatorluğu'ndan çıkan "Weimar Cumhuriyeti"ni, Avusturya Macaristan İmparatorluğu'ndan çıkan "Avusturya Cumhuriyeti"ni gösterebiliriz. Neticede Rus Çarlığı da 1'inci Dünya Savaşı yenilgisi sonunda "Sovyet Sosyalist Cumhuriyetleri" olarak yeniden doğmamış mıdır?

Mucize değil ki...
Osmanlı İmparatorluğu'nun bir bölüm toprakları üzerinde doğan Türkiye Cumhuriyeti de bu sürecin bir yansıması değil midir? Ama "Biz bize benzeriz" inancına göre Türkiye Cumhuriyeti'nin doğumu bir mucizedir ve benzeri olmayan eşsiz bir siyasi olgudur. Her ülkede ve her toplumda var olan tarihsel ve güncel olguların bazılarının sadece biz Türklere özgü özellikleri yansıttığı inancı, hepimizin genlerindeki temel bilgilerden bir tanesi değil midir?

Blok seçimi
Düşünün ki 2'nci Dünya Savaşı ertesinde ya Amerikan Bloku'na katılarak demokrasiyi seçmek durumundaydık, ya da Demirperde ülkelerinden biri olarak Sovyet uydusu komünist rejimlerden biri olacaktık. Kısacası o dönemde çok fazla seçenek yoktu. Bu süreç, bizim çok partili demokrasiye geçişimizi de zorunlu kılmadı mı?

Günün gerçekleri
Bugünün dünyasında da böyle gerçekler ve global dengeler var... Bunları doğru değerlendiremediğiniz ya da görmezden geldiğinizde, bunlar size kendilerini şu ya da bu şekilde kabul ettirirler. Bu açıdan bakıldığında alınan kararlar geçmişin özlemlerini veya hayallerini değil, bugünün ve geleceğin gereksinimlerini karşılamayı amaçlamalıdır. Yaşayanların beklentileri yaşamayanların söylemleri karşısında öncelikli olmalıdır. İçinde bulunduğunuz "Zaman"ın dışına ancak şiirlerde çıkabilirsiniz...

Tanpınar'ın "Zaman"ı
2015'in son günlerini yaşarken "Zaman" kavramına Ahmet Hamdi Tanpınar'ın dizeleri ile bakalım mı?
"Ne içindeyim zamanın/ Ne de büsbütün dışında/ Yekpare geniş bir anın/ Parçalanmaz akışında/ Kökü bende bir sarmaşık/ Olmuş dünya sezmekteyim/ Mavi masmavi bir ışık/ Ortasında yüzmekteyim..."