Türkiye'nin en iyi haber sitesi
BERCAN TUTAR

BM’nin hinliğine bak!

Küresel bürokratik despotizmin en büyük simgelerinden olan Birleşmiş Milletler'in (BM) seçilmemiş ve hesap sorulamayan komitelerinden biri geçen hafta çocukların iklim değişikliğiyle mücadelede başarısız oldukları için ulusal hükümetleri mahkemeye verme hakkına sahip olmaları gerektiğine dair bir karar aldı.
'Sp!ked' yazarlarından Frank Furedi, BM Çocuk Hakları Komitesi'nin bu çağrısını 'çocukların siyasi sömürüsü' diye niteleyerek BM'nin kendi şahsi gündemi için çocuk haklarını istismar ettiğini ileri sürdü.
Furedi'nin işaret ettiği siyasi ve kültürel erozyon ile gerçeğin ve ahlakın çürümesi diye tanımlanan ajitasyon hayatın hemen her alanında en geçerli norm haline gelmiş durumda. Sadece gerçek hayatta değil sanal âlemde de dijital fantazya furyası şeklinde devam eden inkârcılık, nihilizm ve kıyametçi manipülasyon ve çarpıtmalar hemen herkesi 'Google çiftliğindeki birer köleye' dönüştürmüş halde.
BM'nin çevresel krizlere dikkat çektiği son raporuna bu çerçeveden bakınca en büyük küresel yapının kimi alt kurumlarının çocukları istismarla yetinmeyip bütün insanlığı ve özellikle de yetişkinleri yargılayıp mahkûm eden çarpık bir bakış açısıyla malul olduğunu görüyoruz.
Raporda gezegenimizin karşı karşıya olduğu sorunların üstesinden gelmek için gerekli bilgeliğe sahip olanların yetişkinlerden ziyade çocuklar olduğu iddia ediliyor. "Çocukların küresel çevresel zararla mücadele etmek için acil ve kararlı önlemler alma talepleri yerine getirilmelidir" deniliyor.
Yani sorun yetişkinler, çözüm ise çocuklar. Bir bakıma çocuklar ile yetişkinlerin rollerini tersine çeviren bir kültürel çarpıklık söz konusu. Çocuklar bilge ve düşünceli, yetişkinler ise bencil ve kayıtsız.

***

Raporda görüşlerine yer verilen bazı çocukların "Çevre bizim hayatımızdır!", "Yetişkinler, deneyimlemeyecekleri gelecek için karar vermeyi bırakmalıdır!", "Biz iklim değişikliğini çözmenin kilit aracıyız, çünkü tehlikede olan bizim hayatlarımız!" şeklinde konuşmuş.
Bu sloganlardan en kabul edilemez olanı kuşkusuz yetişkinlerin "deneyimlemeyecekleri gelecek için karar vermeyi bırakmaları" gerektiği çağrısıdır.
Bu bakış açısı siyasetin ve kamusal yaşamın sonu anlamına gelir. Sonuçta hemen hemen her önemli siyasi kararın geleceği etkilemesi muhtemeldir. Bu nedenle yetişkinlerin toplumun karşılaştığı sorunlara uzun vadeli bir bakış açısı getirme sorumluluğu inkâr edilemez.
BM komitesi, kendi ideolojik amaçları için çocukların ahlaki statüsünü istismar ederek iklim gibi önemli konularda demokratik tartışmayı önlüyor ve kendi düşüncesini jakoben bir şekilde dünyaya dayatıyor. Böylece sorumsuz BM kendi özel gündemine karşı çıkan herkesi çocukların ve gelecek nesillerin düşmanı olarak lanse etme hinliğinde bulunuyor. Bu son derece gerici bir eğilimdir. Kültürel ve ahlaki çöküşün küresel düzeydeki resmidir. Gerçeğin çürümesidir.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA