Türkiye'nin en iyi haber sitesi

İLKNUR K. AKMAN

Tuvalet meselesi çözüldü!

"Her şey çok iyi gidiyor, benim kızım zeki, becerikli, yaşından ileri davranışlar sergiliyor, e tabii ki çünkü bana benziyor," derken bizim kıza nazar değdi. Annem her ne kadar "Valla sen 18 aylıktın, ne gündüz ne gece altına bez bağlamıyordum. O kadar çabuk öğrendin ki bezine yapmamayı, hiç zorluk çekmedim. Ayşekiraz da öğrenir, her şeyi biliyor baksana onu mu beceremeyecek?" dediyse de, Ayşekiraz bu konuda o kadar yetenekli çıkmadı, hatta bizi inletti. İki yaşına yaklaşırken ara ara altını açarak yaptığımız denemeler bize, 'bu iş için daha erken' mesajını verdi ve biz de hiç telaşlanmadık. Ben hep "Nasıl olsa öğrenir, bezi bırakamayan çocuk mu var Allah aşkına!" deyip olayın üzerinde durmadım. Tuvalet eğitimi için yaz ideal mevsimdi, birkaç hafta sonra da Bodrum'a gidecektik. Günün çoğu vaktini altı açık geçirebilirdi. "Gün içinde bez bağlamayız, bir iki kere altına yapar sonra öğrenir," diyordum içimden. Bodrum'a gittik, öyle de yaptık. Hatta çok yakın arkadaşımızın Ayşekiraz'dan tam bir yaş büyük kızı da hâlâ bez kullanıyordu, eğitimlere beraber start verdik. Birinci gün, ikinci gün, üçüncü gün, dördüncü gün, beşinci gün... Ama bizimki hiç oralı olmadı, çişini ve kakasını gönlünce altına yaptı. Arkadaşımın durumu ise daha kötüydü çünkü kızı bezi yok diye, üç gün hiç kaka yapmamıştı. Ben vazgeçtim... Israrcı olmanın bir alemi yoktu, zaten kızımın bezinden ayrılmaya niyeti de. Ama altı ay sonra, yani iki hafta önce kesin bir karar aldım. Tıpkı emzirmeyi bıraktığım günkü gibi... "Bir daha altına bez bağlamayacağım artık büyüdün," dedim kızıma. İstediği kadar altına yapabilirdi, ziyanı yoktu ama vazgeçmeyecektim. Beni ne kadar kararlı görürse, tuvalete gitmeyi de o kadar çabuk öğrenecekti. O günden beri altına hiç yapmadı mı, yaptı. Hâlâ yapmıyor mu, yapıyor (bazı günler sadece kakasını)... Ama son bir haftadır çişini öğlen uykusunda bile altına kaçırmıyor, hatta artık geceleri de altına bez bağlamamı istemiyor. Sokağa gönül rahatlığıyla çıkıyorum, o da beni öyle rahat görünce hiç telaşlanmıyor. Alışveriş yaparken "Anneciğim çişim geldi tuvalete gidelim mi?" dediğinde sevinçten yüreğim kabarıyor. Gerçekten büyüdüğünü gördüğüm ve "Beceremeyecek galiba," diye korktuğum bu işin de üstesinden geldiği için. Arkadaşımın kızı mı? O Ayşekiraz'dan çok daha inatçı çıktı. Ne var ki Amerika'da yaşayan ve bu yıl yuvaya başlayan üç buçuk yaşındaki Su, hâlâ bez kullanıyor diye, kendinden küçük çocuklarla aynı sınıfa konunca daha fazla dayanamadı ve bezinden vazgeçti. Annesinden aldığım haberlere göre şimdi tıpış tıpış tuvalete gidiyor, üstelik sanki onca sıkıntıyı çektiren çocuk o değilmiş gibi... Çocuğunuz tuvalet eğitimi için uygun yaşa gelmişse (18. ve 30. aylar arası ideal sayılıyor) siz siz olun, sakın altına kaçırdığı zaman onu azarlamayın. Kararlı olun ve bazen sabrınızı taşırsa da her seferinde ona "Ziyanı yok ama bir dahaki sefere söylemeyi unutmayacağız, değil mi?" deyin. Merak etmeyin, mutlaka öğrenecektir ama çok gecikirse mutlaka bir doktora başvurun. Hâlâ altına yapması çocukça bir inatlaşma değil, fiziksel veya psikolojik bir sorundan da kaynaklanıyor olabilir çünkü.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.