Türkiye'nin en iyi haber sitesi

PINAR YILDIZ YÜKSEL

Minik omuzlardaki dijital yük

Çocuklar dijital dünyada oyun oynarken görünmez bir rekabetin içine giriyor. Beğeni, performans ve popülerlik baskısı onların ruh halini sessizce etkiliyor. Annebabalar çoğu zaman bu yükün davranışlara nasıl yansıdığını fark etmiyor. Çocuğun ekran süresinden çok ekranın içinde yaşadığı duygusal deneyimi çok önemli...

Bugünün çocukları dijital dünyanın içinde büyüyor. Ekran, onlar için artık sadece bir oyalanma aracı değil; kendini kanıtlama alanı, bazen bir yarış pisti, bazen de "yeterince iyi miyim?" sorusunun yankılandığı bir sahne. Bu yüzden çoğu çocuk, anne-babasının fark edemediği bir duygusal yükle dolaşıyor. Gelin, bu duygusal yükleri birlikte inceleyelim.

POPÜLER OLMA STRESİ
Bazı çocuklar video çekiyor, içerik üretiyor ya da "yayıncı olma" hayali kuruyor. Bu hayaller güzel olsa da beraberinde "daha çok izlenmeliyim", "daha komik olmalıyım", "daha havalı görünmeliyim" baskısını getiriyor. Daha ilkokul çağında bir çocuk bile "yeterince iyi değilim" kaygısıyla tanışmış oluyor.

TAKIM OYUNLARINDA DIŞLANMA KAYGISI VAR
Çevrim içi takım oyunları çocuk için sadece oyun değil; bir bağlanma biçimi. Oyundan çıkmak istemeyişinin nedeni çoğu zaman bağımlılık değil, korku: "Takımı yalnız bırakacağım", "Arkadaşlarım beni suçlayacak", "Beni oyundan atacaklar." Bu duygular, yetişkinlerin iş hayatındaki baskılar kadar gerçek. Bu nedenle yemek saatinde bile oyunu kapatamayan, tuvalete bile telefonla giden çocuklar ortaya çıkıyor. Aslında kaçamadığı şey oyun değil; sosyal baskı.

OYUNLAR BİR PERFORMANS SAHNESİ
Birçok oyunda seviyeler, görevler, takım sorumlulukları ve kazanma baskısı var. Çocuk sadece ekranla değil, kendi performansıyla da mücadele ediyor. Kaybedince üzülüyor, takım arkadaşlarına ayak uyduramayınca kaygılanıyor. Aile ise çoğu zaman "biraz oynuyor işte" diyerek bu baskıyı göremiyor.

SOSYAL MEDYA BÜYÜK SIKINTI
Özellikle sekiz yaş sonrası çocuklar sosyal medya akışında başka bir rekabetin içine giriyor. Arkadaşlarının eğlenceli videoları, filtreli yüzler, takipçi sayıları, beğeni performansları... Küçücük bir çocuk bile "Ben yeterince ilgi görüyor muyum?" diye düşünmeye başlıyor. Başkasının hayatıyla kendi hayatını kıyaslama, bu yaşlarda bile değersizlik hissi doğurabiliyor.

DAVRANIŞLARA YANSIYAN DEĞİŞİM
Bu görünmez yükler çoğu zaman şöyle yansıyor:
Kolay sinirlenme
Huzursuzluk
İçe kapanma
Odaklanma güçlüğü
Uyku bozukluğu
Tükenmişlik hissi Ebeveynler bu davranışları genellikle ekran süresine bağlasa da asıl mesele çoğu zaman ekranın içindeki duygusal deneyim.

AİLELER NE YAPABİLİR?
Çocuğu ekranın dışına çekmek çoğu zaman çözüm değil. Önemli olan, ekranın içinde ne yaşadığını görmek. Aileler için birkaç küçük ama etkili adım:
Performansa değil, çocuğun duygusuna odaklanmak.
Oyunu birlikte deneyimleyip kaygı noktalarını fark etmek.
"İstersen ara verebilirsin" diyerek çocuğun üzerindeki yükü hafifletmek.
Sosyal medyada gördüğü içerikleri birlikte değerlendirmek.
"Kaç dakika oynadın?" yerine "Oyunda seni ne zorladı?" diye sormak. Çocukların dijital dünyadaki gizli yükleri, çoğu zaman sessiz, görünmez ve gözle fark edilmeyecek kadar derinden yaşanıyor. Ekranı sınırlamak bazen yetmiyor; asıl dikkat edilmesi gereken ekranın içinde neler olup bittiği. Çünkü modern çağın çocukları sadece oyun oynamıyor... Aynı zamanda görünmeyen bir rekabetin, ölçülmeyen bir performansın ve hissedilmeyen bir baskının içinde büyüyor. Ve bu yükü hafifletecek olan şey, çocuğun yanında duran, onu dinleyen ve duygusunu gören bir yetişkin.


BİR YENİ YIL MASALI
Yeni yıla sayılı günler kala çocuklar için masal gibi etkinlikler de yapılmaya başladı. Ailece gidilebilecek bu festivallerden biri de Zorlu PSM'nin ev sahipliğini yaptığı "Yeni Yıl Masalı"... Bugün ve yarın gezilebilecek olan festival, çocuklara ve ailelere masal tadında, büyülü bir dünyanın kapılarını aralayacak. Festival boyunca dev dekorlar, yılbaşı konseptli yaratıcı atölyeler, yılbaşı orkestrası, lisanslı kostüm karakterleri, dans ve tiyatro gösterileri, sahne performansları, illüzyon şovları, sanat atölyeleri, yüz boyama alanları, yılbaşı treni, kukla gösterileri ve eğlenceli fotoğraf alanlarının da aralarında bulunduğu 50'den fazla etkinlik ziyaretçilere sunulacak.

ANKARALI ÇOCUKLAR YAŞADI
CSO Ada Ankara, 14 Aralık'a kadar birbirinden özel konserler, tiyatro gösterimleri ve çocuklara yönelik renkli etkinliklerle sanatseverlere dopdolu bir program sunuyor. Minik izleyiciler için bu hafta neler var?

KAYIP ASLAN KARDEŞLER
PEDAGOG onaylı ve William Shakespeare'in Onikinci Gece oyunundan uyarlanan "Kayıp Aslan Kardeşler", 13 Aralık 2025 Cumartesi günü saat 14.00'te Bankkart Mavi Salon sahnesinde çocuklarla buluşacak.

MAGIC BUBBLES
Baloncukların renklerle buluşarak sanata dönüştüğü, sihirli ve destansı gösterisi "Magic Bubbles" minik izleyicilerini bekliyor. İki yaş ve üzeri çocuklar için uygun olan etkinlik CSO Ada Ankara Fuaye alanında görsel bir şölen sunacak.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.