Dün sabah yürüyüşünden sonra Deniz Baykal'a "şaka ile karışık" dedik ki:
- Yaygın bir kanaat vardı... Asker CHP'ye daha yakın diye.
- Hatırlarsınız... Bir söz vardı... Asker artı CHP eşittir iktidar diye.
- Ne diyorsunuz?
***
Deniz Baykal:
- Bunlar yapanların yorumu... Bir kısmı da çarpıtma.
***
Biz Deniz beyi "salı gecesine" çekmek istedik.
Deniz bey de "o geceye... Asker bildirisine" tekrar girmek istemedi.
Ama yine de "bir şeyler" konuştuk.
***
Deniz Baykal:
- Orduyu tartışmaların üstünde tutmak herkesin görevi.
- Böyle bir tartışmanın olmasından büyük üzüntü duyuyorum.
- Tartışmanın sürmesini de istemiyorum.
- Ordunun saygınlığına, etkinliğine büyük önem veriyorum.
- 12 Eylül'den sonra askerler tarafından sürgüne gönderildiğimde bile, ordunun yara almamasını istedim.
***
Deniz bey "konuya" tekrar girmek istememişti ama...
Girince de devam etti:
- Asker, PKK'nın tasfiye edilmesi için kara harekatına başladı.
- Ama dış müdahale oldu, tasfiyeye fırsat verilmedi.
- Biz olayı böyle okuyor, bundan dolayı hükümeti eleştiriyoruz.
- Bunun orduyla ilgisi ne?.. Muhatabımız hükümet.
- Söylemek bizim görevimiz... Görevimizi yapmaya devam ederiz.