Şehrin enerjisini evlerde ya da kapalı mekanlarda değil, sokaklarda, kalabalıkların içinde hissedersiniz.
İstanbul ise enerjisini sokağa akıtan ve enerjisini de sokaktan alan bir şehirdir.
Dolayısıyla Asmalımescit'te cafe ve restoranlara uygulanan masaları toplattırma, sokaktan geri çektirme yaptırımı önemlidir.
ANLAMSIZ GELİYOR
Ben bu şehri önemseyenlerdenim. Tarihiyle, bugünüyle, insanlarıyla, mekanlarıyla, havasıyla, Boğaz'ıyla başka bir yer burası. Türkiye'nin bütün renklerinin ve seslerinin toplamı. Dünyaya açılan penceremiz, turisti çağırdığımız görsel zenginliğimiz.
Bu açıdan bakıldığında bu yasaklar çok anlamsız geliyor.
Masa toplayarak, insanları içerilere tıkarak gazı kesemezsiniz.
Belediyenin bu tür sokaklarda uyguladığı bir plan var mı bilemiyorum. Yani hangi dükkanın önüne kaç masa, kaç sandalye konulacak diye bir plan.
ŞEHİRCİLİK BÖYLE OLUR
Örneğin Londra'da sokağa taşmış cafelerde onaylanmış plan dışına çıkamaz, masanızı 10 santim bile sağa-sola kaydıramazsınız. (Bir keresinde güneş gözümün içine vuruyordu, garsondan rica ettim masayı çekebilirmiyiz diye, bana kapıda asılı duran yerleşim planını göstererek bunun mümkün olmadığını söyledi.)
Şehircilik işte böyle bir şey. Sadece yol, su, elektrik, ulaşımla olmuyor bu işler. Sokaktaki hayatın da bir düzeninin, bir işleyiş sisteminin olması gerekiyor. Ama bu, topluca insanı ve eşyayı kapalı mekana tıkmak anlamına gelmiyor.