Selfie çılgınlığı patlayalı tam iki yıl olmuş. Hatta alışkanlığa dönüşüp olmazsa olmazımız haline gelmiş. Kabul et, sen de bu satırları okurken; bir yandan aklın akıllı telefonunda. Şimdi size bu çılgınlığın geldiği son noktayı göstereceğim; yanda Kim Kardashian'ın selfie uğruna nasıl da şekilden şekle girdiğini görebilirsiniz. Peki ya selfie asistanlarına ne demeli? Bu fotoğraf çekildiği sırada selfie pozlarının daha seksi olması için biri akıllı telefonundan müzik yapıyor; moda girsin diye. Diğeri ise kamerasının flaşı ile Kim'in yüzünü aydınlatıyor. Sosyal medya asistanına sahip olmak da son günlerde ünlüler dünyasının olmazsa olması. Bu insanlar da Kim'in asistanları; tanıştırayım. 'Sebastian çayımı getir' demek out, 'Sebastian selfie çek' demek in! İşte, tam da bu fotoğrafı Kim'in çektiği an...

NE ZAMAN BİTECEK?
Ben de Demet Akalın'ın Etiler'deki sahnesindeydim... Bir ara Demet, belli ki bu selfie işinden bunalmış, mikrofondan söylenmeye başladı: "Ne zaman bitecek bu selfie modası ya!" Bitmiyor Demet, bitmiyor. Hatta Kardashian Ailesi yeni yeni adetler çıkarıyor, sosyal medya asistanları ile en kusursuz fotoğrafa sahip olmanın peşine düşüyor. Peki bu çılgınlığın sonunda biz insanoğluna ne olacak merak ediyor musunuz? Hemen söyleyeyim; her birimiz narsistliğin dibine vuracağız. Gün boyunca Snap atmak, Instagram kontrolü yapmak, selfie paylaşmak ve beğenileri takip etmek narsisizmi tetikliyor. Peki ne oluyor? Her birimiz daha yüksek özgüvenli insanlara dönüşüyoruz. Şimdi arkadaşlarınıza ve aile fertlerinize bakıp değişimlerini analiz edin. Narsistik kişilik bozukluğunda kişi kendisini mükemmel görürken, çevresindekilerde kusurlar buluyor ve zamanla onları yok sayıyor. Şimdilerde iş görüşmelerinde patronunuz ya da hoşlandığınız kişi ilk olarak sizin sosyal medya hesaplarınız inceliyor, ardından ilk görüşmede harika bir izlenim bıraksanız da uzun vadede sorunlar boy gösteriyor. İşe kabul edildiyseniz kısa süreli çalışıp işi bırakıyorsunuz. Yeni yeni flört ettiğiniz kişi de üç-beş görüşmeden sonra bir daha sizi aramıyor. İşte bunlar yüksek özgüvene kurban giden durumlar.

HATALARINI YÜZLERİNE VURMAYIN
Peki sonunda elde ne kalıyor? Mutsuzluk. Bu aralar herkesin dilinde 'Çok mutsuzum' cümlesi; işte sebep bu! Peki sosyal medyanın dozunu kaçıran etrafınızdaki o insanlar karşısında ne yapmalı? 1- Onların hatalarını asla yüzlerine vurmayın, eleştirmeyin. Empati yetenekleri olmadığı için asla sizi anlamayacaklardır. 2- Fikirlerini çürütmeye kalkmayın, yoksa uzun soluklu bir kin besleyeceklerdir size. Kötü özelliklerinin yanı sıra narsistler, çalışkan olurlar ve almak için hep çabaları vardır. Eğer beraber aynı yolda yürüyorsanız, rekabete girmeden sakin sakin o yolda yürüyün. Unutmayın; bir narsist bir tembelden çok daha iyidir...