"N'aber? Bak bende dert yok tasa yok, mutluyum artık bi beynim yok... ...Bana pastamı verin ekmeğe gerek yok, ben tüketmeden duramam. Ayna ayna hadi söyle bana benden gamsızı var mı? Benden arsızı var mı?" Nedense Alaçatı sokaklarında dolaşırken içimden sadece Manga'nın bu sözleri geçiyor. Hımm, yoksa Alaçatı'da gördüğüm son durumlar bana Manga söyletiyor olmasın? Bu ne ya? Brezilya etçisinin, Nişantaşı işletmecilerinin, İstanbul edalarının burada ne işi var? Yapmayın! Alaçatı'yı Nişantaşı'na, Bebek'e, Bağdat Caddesi'ne çevirmeyin. Bi durun! Bi 10'a kadar sayın, ele geçirmeden, sömürmeden, trend gazından nemalanmadan bi durun!

TAŞPINAR İTALYAN AÇARSA...
Alaçatı'yı neden seviyorum? Alaçatı tipi mekanlarından, leziz yemeklerinden, Alaçatı halkından, Alaçatı'ya yerleşip burayı güzelleştirmeye ve korumaya çalışan insanlarından, o cennet butik otellerinden seviyorum. Alaçatı'nın kışını seviyorum, yağmurunu seviyorum, kendine has oluşunu seviyorum. Bozulmasın istiyorum, iki aylık yaz sezonunda oranın halkı kazansın istiyorum. Orayı sevenler, Alaçatı'yı anlayanlar kâr etsin istiyorum, ki yaşasın. Ama yok... Açık alışveriş merkezine çevirmek istiyorlar tatlım tatlım Alaçatı'mı. Habere gelin! İkoncan Eda Taşpınar köydeki Galatasaraylılar Kahvesi'ni almış, İtalyan restoranı açacakmış. İkoncan hanımın ne yaptığı umurumda değil. İstediğini giysin, konseptlere doymasın, istediği yerde İtalyan açsın ama Alaçatı'da değil! Bu ne demek biliyor musunuz? Bu, Alaçatı'nın değiştiğinin imzasıdır. Alaçatı'nın, tutmazsak elden gideceğinin habercisidir. Ne o? Gelecekler iki ay havalarını atacaklar, Eylül 1 dedin mi çekip gidecekler. Ya sonra? Sonrasını kim takar? Görev tamamlanmış bir kere...

ALAÇATI'DA YAŞAM OLUŞUMU
Tabii güzel haberler de var Alaçatı'dan... Nihayet otelciler kaynaşmışlar, kaynaşmayı geçin Alaçatı'ya renk, dostluk, arkadaşlık ve eğlence getirmişler. İsimleri de 'Alaçatı'da Yaşam Oluşumu.' Nedir bu? Geçen kış vakit geçirmek için yedi otel sahibi biraraya gelmiş. Kırevi, Cadde75, Sardunaki, Kesre Otel, Villa Fora, Sedirliev, İncirliev... Kış sıkıcı ya, sessiz film oynayalım, sirtaki öğrenelim derken projeler ardı ardına çıkmış. Sakız'dan gelen misafirlerle Yunan geceleri yapılmış. 'Bisiklet Dostu Alaçatı' projesiyle bisiklet kullanımını artırmışlar. 'Fotoralli' projesiyle; kullan-at makineyle Alaçatı'daki 10 noktoda fotoğraf yarışması düzenlemişler. Daha birçok güzellik yapacaklar. Alaçatı için önemli olan da budur. Buranın yerlilerinin, burada yaşam kuranların biraraya gelmesi ve güzel işlerle Alaçatı'yı yaşatmaları. Amin... Gelelim Çeşme'ye... An itibariyle Çeşme boş. Zaten Haziran 15 demeden dolmaz. Halbuki öyle güzel ki... Sheraton yine Çeşme'nin lokomotifi... Sole Mare yine en favori denize girme mekanım. Aqua açılacak mı muamması sürüyor. Otel sahipleri tatilcileri bekliyor. Bense 'Kumandan' İpek önderliğinde çok sevdiğim arkadaşlarımla Çeşme'nin tadını çıkarıyorum. Sonra devam ederim...