Hep söylerim, yine söyleyeceğim; başarı her zaman hep ekip işidir.
Bir elin nesi var iki elin sesi vardır.
Hangi meslekte olursan ol, neyi kovalarsan kovala, hayallerini ne kadar büyük ya da küçük tutarsan tut; asla tek başına yapamazsın!
Belki sen elebaşısın, belki lidersin, belki ipler senin elinde, olayın vitrini sensin...
Ama her şeyin iklimi daima ekipte!
Ailede de bu böyle, işte de, holdingte de, gazetede de, müzikte de, sporda da, yeme-içme sektöründe de...
İşte ben bunu kulağıma küpe ettim edeli, en önemlisi beraber yola çıkacağım insanları seçmekti.
Kimi zaman yanıldım, kimi zaman yarı yolda indiler, kimi zaman onlar olmasaydı bir arpa boyu yürüyecek halim kalmamıştı.
Ve fakat her daim tek bir kriterim oldu; inanç! Bana ve işimize olan inanç.
Gerisi kolaydı.
Şimdi ekibime harika bir insan katıldı, hepimizde güneş açtı. Özgür Aras! O da tam bir deli. Sabahın yedisinden gecenin üçüne kadar 'gık' demeden çalışabilir. Hem işkolik hem hayatı dibine kadar yaşamayı seven kocaman gönüllü biri.
Üstelik çocukluk arkadaşım.
Şansa bak, güzelliğe bak; küçükken Bodrum'da yaz tatillerini geçirdiğim Özgür, oldu pek kıymetli iletişim danışmanım.
Yasemin (Şefik), Özgür (Aras), ben ve Hakan (Özgül)... Budur Voltran!
İkinci albümüm 'Sıfır Makyaj'ı hazırlarken tam da hayal ettiğim buydu.
Teşekkürler dostlar. Enerjiniz, inancınız ve tabii ki deli halime tahammülünüz için.