Türkiye'nin en iyi haber sitesi
AYŞE ÖZYILMAZEL

40 yaş da neymiş...

Zeynep, 40 yaşına girdi, ben de seneye... En klişesinden tepkim şöyle: Kendimi hiç de 40 hissetmiyorum. Neyse o 40? Ama bambaşka şeyler hissediyorum artık, başka bakıyorum, orası da ayrı...
Uzun lafın kısası; ablam Zeynep'e doğum gününde yazdığım yazıyı Instagram'da paylaştım, çevremdeki kadınlardan çok güzel tepkiler alınca köşeye de koymak istedim...

***

18 yaşına girince neler neler olacaktı, değil mi? Ne hayallerimiz vardı, neler neler yapacaktık... Şak diye mutluluğu bulacaktık... Kimseler çıkıp da hayatın tam da beklemediğimiz yerden geleceğini söylemedi. Biz bulmaya çalıştık yolumuzu, kalp yordamıyla... Düşe kalka, güle ağlaya. Ve hep yeniden başladık. Kimselere dayanmadık, onlardan olmamak için savaştık... Ne zor şeymiş insanın kendini bulma yolculuğu... Aynada gördüğü kadından başka başka kadınlar çıkarken kalbine sıkı sıkı tutunması...
Kuralları yeniden yazmaktan, yalnızlıktan, yokuşlardan, çıkmaz sokaklardan, yarı yolda bırakılmalardan, hayal kırıklıklarından, bir gram başarıya bin kilo gözyaşından, hayatın hakkında hiçbir fikri olmayanların burun bükmelerinden, arkandan çuval çuval laf etmelerinden, öğretilenlerin topunun içi boş çıkmasından, yüzleşmekten, başlamaktan, bitirmekten, pes edip bir daha inanmaktan zaman zaman yoruluyoruz tabii.
Dedim ya; hayat hem kalbimizi kırarak, hem de çok güzel şeyler yaşatarak tam da beklemediğimiz yerden geldi. O zaman buyursun gelmeye devam etsin. Biz buradayız; el ele, kalp kalbe, gülümseyerek ve hayal kurmaktan vazgeçmeden...
İyi ki doğdun kardeşim, canım, Zozim. Seninle gurur duyuyorum. En güzel günlerimiz daha yaşanmadı... Hem 40 da neymiş, yola devam.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA