Samsun'da emekli bir polis, 22 yıl önce mezun olduğu lisede düzenlenen pilav gününde, öğrencilik yıllarında kendisini dövdükleri gerekçesiyle şimdi emekli olan okul müdürü ve bir öğretmenini tabancayla ayaklarından vurmuş...
Şimdi bu haberi 15 yaşındaki bir genç okusa "Vay be ne insanlar var" der ama benim gibi 80 kuşağına üye bir yetişkin; okul yıllarında yediği dayakları hatırlar.
Tabii ki, polisin yaptığını onaylamıyorum ama bizim kuşağın okullarda eşek sudan gelinceye kadar dayak yediğini yeni nesillere hatırlatmak isterim.
Bazen öğretmen dayak atmaktan yorulur, öğrenciyi öğrenciye dövdürürdü!
En çok da boş geçen derslerde dayak yenirdi.
Sınıf başkanının 'konuşanlar' diye tahtaya yazdıklarını sıra dayağından geçirirdi. Boş sınıfta 50 öğrencinden hiç konuşmadan, bazen yarım saat hocalarını beklemelerini istemek nasıl bir mantıktı hâlâ anlamış değilim.
Üstelik şimdiki gibi en küçük bir tokatta veliler okulu basmazdı. Dayak günlük hayatın rutiniydi. Ben ailemden dayak yemedim ama okuldaki öğretmen terörünün üzerine bir de evde dayak yiyen çok arkadaşım vardı.
Bizim kuşak çok çekti, çok...