Türkiye'nin en iyi haber sitesi
MEVLÜT TEZEL

Rekor kâr açıklayan şirketler nankörlük mü yapıyor?

Türkiye'nin başarılı girişimlerinden biri olan Getir, Birleşik Krallık'ta bulunan ihtiyaç sahiplerine yemek bağışladığını duyurdu. Şirketin Britanya genel müdürü 'Hayat pahalılığı krizi var' diyerek 250 binden fazla tam öğünü vatandaşlara dağıttığını gururla duyurdu.
Bu tarz yardım kampanyaları aynı zamanda şirketler için güzel bir PR çalışması oluyor.
Yardımın her türlüsü alkışı hak ediyor. Merak ettim; acaba Getir, kendi vatanında hiç böyle büyük çapta bir yardım projesi gerçekleştirdi mi?
Getir sadece bir örnek! Son günlerde marketler, bankalar, şirketler vs. yılın ilk yarısına dair üst üste rekor kârlar açıkladılar.



Allah daha çok kazandırsın ama bizim şirketler vatandaşa yardım etme konusunda sınıfta kaldılar!
Tüm dünyada olduğu gibi ekonomik kriz büyük şirketlere, zengin ailelere yaradı!
Birçok ülkede marketler, bankalar, şirketler enflasyonla mücadelede halkın yararına fiyat düşürmeye gidiyorlar ve büyük yardım kampanyaları düzenliyorlar. Devletin ekonomiye iyileştirme adımlarına anında refleks gösterip destek oluyorlar!



ACIMASIZ ZAMLAR!
Bizde ise durum tam tersi! Örneğin Tarım Kredi Kooperatif Marketleri'nin indirim kampanyalarına, büyük market zincirleri de destek verebilirdi ama yapmadılar.
Merkez Bankası ticari kredi faizlerinin düşürülmesi için önemli adımlar attı. Ama yılın ilk yarısında net kârını yüzde 400 artıran bankalar hâlâ ellerini taşın altına koymadı!
Bizim şirketler bırakın vatandaşa yardım etmeyi, enflasyonu ve dövizdeki artışı acımasız zamlarla tatlı kazanca dönüştürmeye devam ediyorlar.
Madem şirketler ellerini taşın altına koymuyorlar, devletin ekonomiyi iyileştirecek politikalarına sektörel bazda destek olmuyorlar.
O zaman bazı ülkelerin yaptığı gibi devlet zenginden 'Robin Hood' vergisi alıp dar gelirliye aktarmalı! Ekonomideki büyüme vatandaşa da yaramalı!

***


BAZ İSTASYONLARINI ATATÜRK RESMİYLE KAPAMAK!
CHP'li Kepez Belediye Başkanı Birol Arslan Belediye Başkanı seçilmesinin ardından daha önce Kepez halkı tarafından referandumda reddedilen üç adet baz istasyonu kurulmasına izin vermiş.
Ve bu baz istasyonlarının çevresi Atatürk ve Anıtkabir fotoğrafları ile örtülmüş.
Çanakkale Ak Parti Milletvekili Bülent Turan da bu fotoğrafı sosyal medyada paylaşıp "Atatürk kimseden çekmedi; sizden çektiği kadar! Dağıttığınız



Nutuk'u keşke bir de okumayı deneseniz!" diye yazmış.
Yani Turan, bir politikacı olarak rakibini ofsaytta yakalayıp golünü atmış
Acaba belediye, Atatürk fotoğraflarının radyasyona karşı etkili olduğunu mu keşfetti?
Kurnazca bir çözümde Atatürk'ün kullanılması bir CHP'li belediye yakışıyor mu?
Bu arada halkımızdaki baz istasyonu rahatsızlığını anlamış değilim. Hem telefon çekmeyince şikayet ederler, hızlı interneti isterler hem de baz istasyonuna karşı çıkarlar.
Baz istasyonları olmazsa telefonlar işe yaramaz!

***


REKLAMDA OYNAYAN ÜNLÜLER PİŞMAN MI?
Kurduğu 'Deterjan Pazarı' saadet zinciri sistemiyle 40 bin kişiden 300 milyon lira toplayan, sonra da iflas ettiğini açıklayan Süleyman Kocabaş Emniyet'teki ifadesinde, "Sosyal medyada olumsuz söylemler çıkınca sistem tıkandı... Para kaynaklarımız kesildi" dedi.
Yok, böyle bir pişkinlik! Ee adam haklı olumsuz paylaşımlar olmasa daha çok kazanacaktı!



40 bin kişi şirketten aldığı deterjanı 'banyo topu' yapıp yine aynı şirkete üç katı fiyatla geri satacağına nasıl inandı dersiniz?
"Ahmaklar olmasa, uyanıklar aç kalır" dediğinizi duyar gibiyim. Peki, sistemi kuranın hiç mi suçu yok?
Sazanların bir şekilde ikna edilmesi lazım! Onu da ünlüleri reklamlarda oynatarak yapıyorlar. Kocabaş, reklamlarda oynattıkları ünlüler için 9 milyon lira verdiğini söyledi.
İnsanlar biraz da bu ünlülere güvenerek saadet zincirine katıldılar!
Bu ünlüler şimdi pişman mıdır? Yasa dışı bir şey yapmadılar ama etik hareket edebilirlerdi! Her parayı verenin reklamında oynamak etik değil!

***


TİKTOK'TAKİ TEHLİKE!
TikTok, Türkiye'de 26.5 milyon kullanıcıya ulaştı. Böylece Türkiye, dünyada en çok TikTok kullanıcısı olan dokuzuncu ülke oldu.
Bu uygulamayı meraktan yükleyip beş dakika sonra silmiştim.
Elbette faydalı, zararsız videolar da var ama genel mantık şu; belki ünlü olursun! Makyaj yap, saçma parodiler çek, dijital dilencilik yap belki ilgi çeker ve para kazanırsın!



TikTok en fazla genç ve çocuklar tarafından kullanılıyor. Ve uzmanlar bağımlılık yapan bu uygulamalarda küfür ve argo kullanımı, şiddet, cinsellik, çıplaklık, uyuşturucuya teşvik, siber zorbalık ve cinsel istismarın da had safhaya ulaştığını söylüyorlar.
TikTok videoları ve kullanılan kelimeler filtrelenebiliyor. Uygulama bir nebze de olsa içerikleri filtrelemeyi sağlıyor. Uygulamada günde 2 saatten fazla kalınmasının önüne de geçebiliyorsunuz. Ama bunu kaç aile biliyor ve uyguluyor?
TikTok'un, geliştirildiği Çin'de yaygın olarak kullanılmaması tesadüf mü acaba?
Ve gelelim asıl tehlikeye; güvenlik araştırmacısı Krause; Tik- Tok kullanıcılarının, uygulama içi tarayıcı üzerinden harici bir web sitesine girdiğinde, şifreler ve kredi kartı bilgileri gibi hassas verilerle birlikte ekrandaki her dokunuşları dahil tüm klavye vuruşlarının kayıt altına aldığını iddia etti.
TikTok, JavaScript kodu sayesinde izlemeyi gerçekleştiriyor. TikTok sözcüsü, JavaScript kodunun optimum kullanıcı deneyimi sağlamak için yalnızca hata ayıklama, sorun giderme ve performans takibi için kullanıldığını belirtiyor.
Elbette kullanıcı etkinliklerini bu yolla takip eden sadece Tiktok değil. Facebook ve Instagram da benzer yöntemler kullanıyor.
Cem Yılmaz'ın esprisinde olduğu gibi "CIA senin o b.klu hesabını ne yapsın?" diyebilirsiniz. Ama o önemsiz gibi gözüken hesaplar 26.5 milyona ulaşınca toplanan bilgiler bir ülkenin genel profili hakkında muazzam bir içerik sunuyor!

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA