Türkiye'nin en iyi haber sitesi
HALİT YEREBAKAN

Şeker hastalığı organlara zarar verebilir

Şeker hastalığı, uç organ hasarı denilen problemlere yol açabilir. Yüksek seyreden şeker ve akabinde bozulan damarlar ile organların küçük damar sistemleri hasarlanır ve organ sorunları ortaya çıkar. Kalp dışında bu hastalıktan en çok etkilenen organlar arasında böbrekler ve gözler gelir

Şeker hastalığının vücutta hangi organlara hasar verdiğini anlamak amacıyla bazı testler yapılmaktadır. İdrarda protein testi, şeker hastalığının böbreklere zarar verip vermediğinin izlenmesinde kullanılır. Diğer taraftan göz dibi muayenesinde şeker hastalığının göz damarlarını etkileyip etkilemediği izlenir.

YEDİKLERİNİZİ GÖZDEN GEÇİRİN
Şeker hastalarının en önemli sorunları aslında hastalıklarının onları fazla etkilemediği başlangıç dönemlerinde sanki hiçbir problemleri yokmuş gibi beslenmeye devam etmeleridir. O esnada kendimizi hasta hissetmiyorsak gerekli önlemleri almayız genelde. Tıpkı sigara veya alkolü hasta olana ve içemeyecek duruma gelene kadar bırakmamak gibi şeker hastaları da doğru beslenmeye başlamakta geç kalıyorlar. Son günlerde yediklerinizi gözden geçirmelisiniz. Kan şekerini sadece şeker ve şekerli yiyecekler yükseltmez. Şeker, bal, reçel, pekmez, marmelat, tatlılar, dondurma ve meşrubatlar; kan şekerini hızlı bir şekilde yükseltir ve beslenme alışkanlıklarınızın arasından mutlaka çıkartılmalıdırlar. Daha yavaş olmakla birlikte ekmek, pilav, makarna, çorba, simit, leblebi, kuru baklagiller, meyve, sebze, süt ve yoğurt gibi yiyecekler de kan şekerini yükseltir. Vücudun karbonhidrat ihtiyacını karşılayabilmek için ikinci gruptaki kan şekerini yavaş yükselten yiyecekler tercih edilmeli ve bunlar belirli ölçülerde yenmelidir.

KARBON HİDRATI AZALTIN
Özellikle karbonhidratlı yiyecekleri artırdıysanız, bunları kabul edilebilir düzeye indirmeniz gerekir. Şeker hastalarında günlük kalorinin yüzde 50'si karbonhidrattan oluşmalıdır. 1600 kalori alınıyorsa 800 kalorisi karbonhidrat olmalıdır. Bu karbonhidratın da glisemik indeksi düşük olan yani şeker oranı düşük (yüzde 50 ve altında) olanlar tercih edilmelidir. Glisemik indeksi düşük olan karbonhidratlara başlıca kompleks karbonhidrat diyoruz. Çünkü bedenimiz bunları sindirim esnasında parçalarken daha fazla zaman harcıyor ve emilim geciktiği için de kan şekeri ani yükselmeleri ile karşılaşmıyoruz. Rafine şeker, şeker ile yapılan tatlılar, glikoz veya früktoz şurupları ihtiva eden her türlü hazır gıda, beyaz unla yapılan gıdalar, pilav, patates, börek ve çörek tüketilmemelidir. Günlük öğünlerin içermesi gereken beş besin grubu vardır. Bunlar; tahıl ve nişasta, et ve alternatifleri, sebze, meyve, süt ve alternatifleridir. Bu da; çeyrek tabak meyve, çeyrek tabak sebze, çeyrek tabak protein, çeyrek tabak tahıl ve bir bardak süttür.

ÇOK SUSUYORSANIZ ...
Şeker tadında olup da enerji vermeyen tatlandırıcıları; çay, kahve, ıhlamur, süt gibi içeceklerle komposto, sütlaç, muhallebi gibi yiyecekleri tatlandırmada kullanabilirsiniz. Tablet tatlandırıcılar, pişirme ile tat değişikliğine uğrayabileceğinden, hazırlanan yiyecek ocaktan indirildikten sonra ilave edilmelidir. Alınan su miktarı gözden geçirilmelidir. Beklenmeyen sıvı kayıpları (kusma, aşırı terleme, ishal, aşırı idrar) olmadığı sürece 70 kg ağırlığında bir insan için ortalama 1.5-2 litre sıvı tüketilmelidir. En iyi içecek sudur, ancak kafeinsiz ve şekersiz diğer sıvılar da tüketilebilir. Diyet ve su tüketiminde anormallik yoksa bir hastalık başlangıcı kan şekerini yükseltmiş olabilir. Özellikle kusma, ishal gibi durumlar, infeksiyon, infarktüsler kan şekerinde yükselmeye yol açabilir. Zaman geçirmeden bu hastalıkların tedavisinin yapılması gerekir. Bahsetmiş olduğumuz durumların normal olduğu ve kurallara uyulduğu halde kan şekeriniz yüksek seyrediyorsa, belki de artık kullandığınız ilaçlar şekeri kontrol etmekte yetersiz olabilir; bu durumda doktorunuz ile görüşmeniz gerekir.

BİLGİLENDİRME KARTI CÜZDANINIZDA OLSUN
Umulmadık zamanlarda kan şekeri çok yüksek veya düşük olabiliyor. Özellikle şeker hastalarında yanlış beslenme ile ani ve çok yükselen şeker veya insülin dozu problemi ile oluşan ani şeker düşmeleri ciddi sağlık problemlerini beraberinde getirebilir. Şekerin yüksekliği bazen kanın fazla asitli hale gelmesi ile koma gibi bir duruma sebebiyet verebilirken diğer taraftan ani düşen ve düşük seyreden şeker beyninizde sorun yaparak metabolik kaynaklı şuur kayıplarına sebep olabilir. Bu sebeple şeker hastalarına hep, yanlarında şeker hastası olduklarını belirten bir tanıtım kartını bulundurmaları gerektiği önerisinde bulunuyorum. Bu özellikle hipoglisemi yani şeker düşüklüğü komasında çok işe yarayacaktır. Bu kartınıza endokrinoloğunuzun ve yakın ailenizin irtibat bilgilerini de yazabilirsiniz. Unutmayın ki baygın bir hastaya yapılacak olan doğru yardımı ancak o kişinin sağlık geçmişini bilmek sağlar. Bu sebeple bilgilendirme kartlarının cüzdanınızda olması hayatınızı kurtarabilir.

HİPOGLİSEMİ İÇİN ŞEKER YİYİN
Kan şekeri düşüklüğü yani hipoglisemi atağı için üç-dört kesme şeker yiyebilirsiniz. 15 dakika sonra şekeri ölçün; hâlâ düşük ise tekrar aynı şekeri alın. 15 dakika sonra ölçün yine düşük ise artık sağlık yardımı almanız gerekiyor demektir. Kan şekeri yüksekliği ile ilgili sorun yaşamamak için şeker ilaçlarınızı yanınızdan eksik etmemelisiniz. Eğer insülin kullanıyorsanız yanınızda her daim yeterli miktarda insülin bulunmalıdır. Kan şekeri düzenlenmesinde her hastanın kendine göre bir normali var. Kimisi 200-250 mg arasını kendisi için normal görüyor, kimisi ise 180-200 mg değerlerini normal görüyor. Esas olarak bizler için kan şekeri normalleri hiç değişmiyor ve hastaların da bu normallere riayet etmelerini istiyoruz. Kan şekeri hedefleri açlık 70-130 mg, yemekten bir-iki saat sonra 180 mg altında olmalıdır. Her ölçümde tutturamayabilirsiniz belki ama normal değerleri yakalayana kadar tedaviniz sürekli olarak düzenlenmelidir.

MUTLAKA BİR DOKTORA DANIŞIN
Tüm hastalıklarda olduğu gibi bazen doktorunuza danışmanız gerekmektedir. Özellikle kan şekerinde karşılaştığınız yukarı veya aşağı yönlü aşırı anormallikler başta olmak üzere şeker doktorunuz adeta diğer sağlık problemlerinizde de size yönlendirme konusunda yardımcı olacaktır. Kan şekeriniz, ölçümlerde iki kezden daha çok sayıda 250 mg/dl den yüksekse, kan şekeriniz sürekli düşük seyrediyorsa, başka bir hastalığa maruz kaldıysanız, yan etkiler sebebiyle başka ilaç kullanamıyorsanız, kalıcı midebağırsak sistemi ile ilgili şikayetleriniz varsa veya ne yapacağınızı bilemez haldeyseniz; mutlaka doktorunuza danışmalısınız.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA