İddianame ortaya çıkınca, acaba şöyle bir durumla mı karşı karşıya kalacağız: Almanya'daki Deniz Feneri'nde toplanan paraların bir kısmıyla 3 gayrimenkul satın alınmış. Gemi alınırken, bu gayrimenkuller ipotek olarak gösterilmiş. Sonra, açığı kapatmak üzere, fakirlik ilmühaberine sahip kişilere Türkiye'de yardım yapıldığını gösteren belgeler düzenlenip, taklit imzalar atılmış.
Böyle bir durumla karşılaşırsak, yargıya müdahale gibi gözüken bu tasarruf, davayı siyasallaştırmış olmaz mı? Keşke Adalet Bakanı, savcıların soruşturulması iznini vermeseydi.