Türkiye'nin en iyi haber sitesi
ŞELALE KADAK

‘Gelişmeleri serinkanlı izliyoruz’

Dördüncü kez Avrupa'nın en büyük kupasını müzesine götüren Vakıfbank Kadın Voleybol Takımı'nın, Bükreş'te oynadığı ve CEV Şampiyonlar Ligi kupasını üst üste iki kez kazanan Türk takımı olma başarısını gösterdiği final maçında, Vakıfbank yönetimiyle de bir araya gelme fırsatı yakaladık.
Vakıfbank Genel Müdürü Mehmet Emin Özcan, Vakıfbank Genel Müdür Yardımcısı ve Spor Kulübü Başkanı Osman Demren ile Kurumsal İletişim Başkanı Arzu Örsel ile yaptığımız sohbetlerde voleybol gibi çok da seyircisi olmayan bir spor dalında Avrupa çapında başarılara imza atmanın sırlarını konuştuk.
Hazır bulmuşken öncesinde de Genel Müdür Özcan'dan başta piyasalardaki dalgalanma olmak üzere Türkiye ekonomisine ilişkin yorumları aldık. "Seçim dönemi yaşanan dalgalanmaların spekülatif olduğunu düşünüyorum. Rasyonel değil" diyen Özcan bu konuda şunları söylüyor:
"Aslında yabancı sermaye çevreleri için beklenen faiz artışını Merkez Bankası gerçekleştirdi. Seçim kararı da Türkiye'de belirsizliği ortadan kaldırdı. Yatırımcı için daha ne olsun. İki önemli beklenti gerçekleşmiş oldu."
Özcan gibi genel kanı belirsizlik ortadan kalkınca dövizdeki hareketliliğin de duracağı yönündeydi ancak olmadı. Üstüne 3 ay sonra açıklama yapması gerekirken S&P, Türkiye'nin notunu düşürdüğünü duyurdu. Özcan bu gelişmeler için "Çok manidar buluyorum" diyor. Özcan'a göre, spekülatif hareketlerden sonra dolar gerileyecek. "Biz serinkanlı bir şekilde gelişmeleri izliyoruz, her şey kontrol altında" diyor.
Özcan, Türk bankacılık sektörünün son yıllarda üzerine düşeni yaptığını ve ekonominin canlanması için devletin aldığı tedbirleri desteklediğini söylüyor ve şöyle devam ediyor:
"Bilhassa KGF kredilerinde aktif rol oynadı sektör. 2017'de 200 milyar lira KGF desteğine karşılık bankalar tarafından 220 milyar lira kredi kullandırıldı. Bankaların kredi büyümeleri aynı oranda mı hayır değil. Kamu bankaları önde. Yabancı ve özel bankalar geride, aktiflerini korumaya çalıştılar. Orada bir ayrışma oldu ama ben önümüzdeki dönemde bunun da düzeleceğini düşünüyorum."

Risk görmüyorum
Türkiye'nin kronik sorununu mevduat pastasının küçük, vadelerin de kısa olması olarak gösteren Özcan, "Bunun karşılığında bankalar 10 yıl gibi uzun vadeli kredi veriyoruz. Bu dezavantaj. Mevduatın yarısından fazlası döviz, bunun da önüne geçmek lazım. Ancak şu anda bir bankacı olarak Türkiye'nin gidişatında önemli bir risk görmüyorum. Seçimin de ülkenin hayrına olacağını düşünüyorum" diyor.
Özcan, Vakıfbank olarak üzerlerine düşeni yapacaklarını ve Türkiye'nin büyümesine desteğe devam edeceklerini söylerken, kârların bu arada biraz daha gerileyebileceğini ve bu konuda da hizmet gelirlerini arttırarak çözüm bulacaklarına işaret ediyor.
Mehmet Emin Özcan, "Pasifimize faiz değişiklikleri daha hızlı yansıyor, aktiflere daha geç. O yüzden kâr marjında daralma bekliyorum ama hizmet gelirlerimizi artırmaya çalışacağız. Daha kaliteli hizmet vereceğiz" diyor.
Öğreniyoruz ki Vakıfbank'ta Nefes Kredisi'ne ilgi de büyükmüş. Özcan, kendi bankalarında limitlerin dolmak üzere olduğunu söylüyor.

YAZARIN BUGÜNKÜ DİĞER YAZILARI
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA