Türkiye'nin en iyi haber sitesi
MELİH ALTINOK

Alevi vatandaşlar bu parazitlerden kurtulmalı

Sesli dinlemek için tıklayınız.

Muharrem Ayı'nın ilk günü "Aklının yerinde olmadığı" söylenen bir tetikçi Ankara'da üç ayrı cemevine taciz saldırıları düzenliyor...
Daha absürt ve çocukça olansa iktidar cephesinin gözümüze sokulan bu ucuz provokasyona sert reaksiyon göstermesinden, zanlının anında yakalanmasından rahatsız olanların varlığı.
"İçişleri Bakanı olayın üzerine neden bu kadar düşüyor anlamadık" diye analiz kasanlar bile var.
Üstelik sözünü ettiğim tipler Alevilerin hakları savunuyoruz pozlarındalar.
Hafta sonu da Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın bugün Alevi inanç önderleriyle beraber bir cemevinde orucunu açacağı haberini almış, inkar nöbetleri geçiriyorlardı...
"Hayır, gerçek Alevi dedeleri o iftara gitmezlermiş."
Bak sen!




Eğer radikal bir mezhepçi falan değilseniz, ülkenin Cumhurbaşkanı'nın cemevini ziyaret ederek Alevi vatandaşlarla oruç açmasından niye rahatsızlık duyarsınız?
Diyalog gelişecek, sohbet artacak, Alevi dedeleri sorunlarını ülkenin bir numarasına yüz yüze anlatacak diye mi?
Evet bu ekip, Erdoğan tarihte ilk kez Meclis kürsüsünden Dersim'in acılarından bahsettiğinde de hoplamıştı.
Tıpkı yıllarca Kürt halkının yanında durduğunu söyleyip Çözüm Süreci'nde Kandil'e gidip PKK'ya "Silah bırakamazsınız, davanızı bu kadar kolay satamazsınız" diyen simsarlar gibi...
Bunlar da Alevi mahallesine tezgah açmışlar, ayrılıktan, kaygıdan, müzminleşmiş kutuplaşmadan, sorunlardan hayatlarını kazanıyorlar.
Çözüme dair her ışık da uykularını kaçırıyor haliyle.
Alevi vatandaşlarımızın sureti haktan görünüp hassasiyetlerini sömüren bu parazitlerden kurtulmaları şart.

***


KPSS SORUŞTURMASINDA BELİRGİN İNTİHAL ŞÜPHESİ
Dün KPSS'nin iptal edilmesi aşırı bir tepki mi diye sormuş, aynı çıkan 3 sorunun hesaplama dışı bırakılmasıyla sorunun aşılabileceğini yazmıştım.
Sınav öncesindeki ve sonrasındaki sürece hakim üst düzey bir yetkiliden kafamdaki soru işaretlerini aydınlatan bir telefon aldım.
İddialar ortaya çıkar çıkmaz ÖSYM'de kurulan kriz masasının uzmanları 3 sorunun aynı olduğunu saptamışlar.
Üç sorunun iptal edilerek yola devam edilmesi alternatifi de tartışılmış. Ancak daha sonra Yedi İklim dışında başka yayınevlerinin kitaplarından da benzer sorular çıkabileceği ihtimali düşünülmüş. Farklı "mayınların" da olabileceği şüphesi ağır basmış. Böyle bir durumda sürecin yönetilemez hale geleceği hesap edilmiş. Ve sınav tümden iptal edilmiş.



Gelelim sınav kağıdında bir yayınevinin kitabındaki üç sorunun çıkmasının neden sorun teşkil ettiğine...
Öyle ya... Geçen yıla kadar yayınevlerinin sınavlarda kaç soru tutturduklarıyla övündüklerini biliyoruz.
Anladığım kadarıyla söz konusu sorularla ilgili ortada kuvvetli bir intihal şüphesi mevcut.
Çünkü diğerleri gibi redaksiyon, zorluk derecesi gibi dört aşamalı kontrolden geçen bu üç sorunun ilk hallerinde bir problem yokmuş. Yani herhangi bir kitaptan birebir alıntı falan değillermiş. Ancak sorulara iki ya da üçüncü denetim aşamalarında müdahale edilmiş. Bugün tartışılmalarına neden olan hale getirilmiş.
Şimdi soruşturmayı yöneten müfettişler, bu müdahaleyi yapan soru hazırlayıcıların motivasyonunu açığa çıkartmaya çalışıyorlar.
Kısa süre içinde bir lakayıtlıkla mı yoksa kamikaze girişimiyle mi karşı karşıya olduğumuzu öğreneceğiz.
İçiniz rahat olsun.
Zira bu tartışma vesilesiyle, sistematik olarak itibarsızlaştırılmaya çalışılan sınav sistemimizin en üst derecede güvenlik tedbirlerine sahip olduğunu net olarak anladım.
Her hareketin parmak izi bırakacak şekilde kaydedildiği böyle bir sistemde 15 Temmuz'a kadar her haltı yiyen FETÖ'cülerin ya da başka kripto unsurların kimliklerini gizleyerek, kendilerini patlatmadan sabotaj yapması mümkün değil.


Bu köşe yazısını aşağıdaki linke tıklayarak sesli bir şekilde dinleyebilirsiniz

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA