Türkiye'nin en iyi haber sitesi
OKAN MÜDERRİSOĞLU

Açılımda Irak dersleri

Nihayet, demokratik açılım TBMM gündemine geliyor. Zaman içinde terör sorunu ile iç içe geçen Kürt sorununun çözümü, asli sahibine yani "milli iradeye" emanet ediliyor.
Açılımın dinamiklerini okuyabilmek için elimizde eşsiz bir fırsat var. Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ve Devlet Bakanı Zafer Çağlayan'ın son Irak ziyareti... Irak'ı, en güneyinden en kuzeyine kucaklayan temaslar dizisi...
Irak Bölgesel Kürt Yönetimi ile yapılan görüşmelere hem Barzani hem de Türkiye cephesinden bakabiliriz.
Davutoğlu'nu gören Kürt liderlerin yüzü gülüyordu. 1 Mart 2003 Tezkeresi'nin reddi ile Türkiye'nin Kuzey Irak'taki kırmızı çizgileri fiilen ortadan kalkmıştı. 6.5 yıl sonra Erbil'de konsolosluk açılacak aşamaya gelinmesini ise Kuzey Irak'takiler, Ankara'nın bölgeye yeni bakış açısının resmiyet kazanması olarak görüyor, memnuniyet duyuyorlardı. Ama o mutlu görüntünün arkasına gizlenen faktör "gelecek kaygısı" idi. Barzani ve ekibi ne kadar kuyruğu dik tutmaya çalışırsa çalışsın, bugünkü refah düzeyinin mutlak anlamda sürdürülebilir olduğunu savunmak güç. Irak'ta gelişen yeni Baas akımının Sünni-Şii Arap camiasında yarattığı işbirliği havası, Kürtleri "gelecek garantisi" arayışına zorluyor. Erbil-Musul hattındaki, "Yukarıdakiler- Aşağıdakiler" manzarası, sefalet içindeki Musul'un, zenginlik abidesi Erbil'e mesafesinin sadece 85 km olduğu gerçeğiyle bütünleştirildiğinde Kürt yöneticilerin, Türkiye'ye dört elle sarılacağı anlaşılıyor. ABD ile kurduğu ittifak sayesinde işgali görmeyen Kürtler, direnişçi Araplar'ın hedefinde olduğu sürece, Irak Kürdistanı'nın ömrünü tahmin etmek zor değil.

***

Erbil çıkarmasına, Türkiye açısından bakıldığında, düne takılmak yerine yarına odaklanmanın gereği ön plana çıkıyor. Türkiye- Suriye, Türkiye-İran yakınlaşması terör örgütünün bölgedeki alanını daraltıyor. ABD ve AB'deki adımlar Kandil'e sıkışan PKK'nın sonunu hazırlıyor. Küresel krizden çıkışta enerji denklemi de Kuzey Irak'ta terör yapılanmasının tolere edilmesini imkânsız kılıyor. Davutoğlu'nun, Barzani'ye çizdiği vizyonu, bu pencereden görmek gerekiyor. Terör örgütünün ilişkileri zehirlemediği bir ortamda, fiziki sınırların kalktığı, farklı etnik ve dini unsurların kendisini özgürce ifade edebildiği yeni bölgesel dengeler... Üstelik, demokratik açılım çabaları, askeri yöntemler dışında inisiyatif alan farklı Türkiye tablosu sunuyor. Bu tablo, PKK hamisi Barzani ve arkadaşlarını, ABD'nin de baskısıyla Ankara'ya destek vermeye zorluyor. Biz ne kadar görmezden gelirsek gelelim, burnumuzun dibinde ayrı bir Kürt devletçiği yaşıyor ve o sınırlardaki yeraltı kaynaklarını kullanmak isteyen büyük devletlerin temsilcileri oralarda cirit atıyor. İşte bu nedenle komplekse kapılmadan, Bölgesel Kürt Yönetimi'ni tanıdık mı, tanımadık mı polemiğine girmeden, PKK'yı tasfiye edecek sonuca ulaşmak Türkiye'yi kazançlı çıkarıyor.
***

Irak'a, Musul'dan bakıldığında ise dramatik gerçeklerle karşılaşıyorsunuz. Sünni Arap ve Türkmenlerin yoğunlaştığı Musul ve çevresinde işgalin izleri sürüyor. Çökmüş bir kent. Korku dolu yüzler... Havaalanından, Türkiye'nin Musul Başkonsolosluğu'na uzanan 2 kilometrelik yolun sol tarafı 1 metre eninde 3 metre yüksekliğinde duvarla ayrılmış, sağ tarafı ise kum torbaları ve dikenli tellerle çevrilmiş. Her 200 metrede bir kontrol noktası, her köşe başında eli silahlı zenci askerler... Tabii bir de sözde Irak askerleri... Üstelik Kiowa tipi ABD keşif gözetleme helikopterleri sürekli alçaktan uçuş yapıyor ve adeta, "Burada hâlâ varız. Bizim iznimizle dolaşıyorsunuz" demeye getiriyor.
Askeri yasak bölge görünümündeki Musul'da ister istemez, Türkiye'nin asetlerini yeniden değerlemeye tabi tutuyorsunuz. Bir dönem uluslararası strateji uzmanları, "Türklerin en iyi ihraç malı TSK'dır" demişti. Musul'da, öz vatanında yabancılaşan Iraklıların hali, yüksek standartlı demokrasi içinde sağlam bir Ordu'nun değerini, üniter yapının gerekliliğini, milli birliğin vazgeçilmezliğini bir kez daha hatırlatıyor.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA