Türkiye'nin en iyi haber sitesi
OKAN MÜDERRİSOĞLU

Merkez Bankası'na çağrı: açıklayın tutanakları

Bizim memlekette ne zaman "faiz" meselesi açılsa, bilhassa Merkez Bankası (MB) "dokunulmazlık zırhına büründürülür", siyasi sorumluların ise "hareket alanı daraltılır." Hatta siyasilerin, faizlerle ilgili yorum ve beklentileri, MB üzerinde iddia edildiği ölçüde baskı da oluşturmaz. Aksine, siyasetçi ağzını açtığı andan itibaren ironik biçimde MB'nin zırhı kalınlaşır. İç ve dış lobiler ile sözcüleri harekete geçer. Politika kararları sorgulanmak yerine, kayıtsız şartsız savunulur. Bu sayede hem reel sektör baskılanır hem de malum çevreler kazançlarını teminat altına alır. Örneğin "Sıkılaşan para politikası makroekonomik dengesizlikler üzerinde etkisini göstermeye başladı" derler lakin "faiz şokunun yarattığı tahribatı" görmezden gelirler.

***

Şimdi hafızalarımızı bir tazeleyelim...
Türkiye "Enflasyon hedeflemesi" rejimine geçerken bir yol haritası vardı. Önce "örtük veya örtülü" diye ifade edilen bir model denendi. Adı resmen konmasa da MB yönetiminin kafasında bir enflasyon hedefi vardı ve o hedefe ulaşılmaya çalışılıyordu. Hesap verebilirlik yok denecek kadar azdı. Örtük enflasyon hedeflemesinin çok da başarılı olamayan sonuçlarına rağmen "Açık Enflasyon Hedeflemesi'ne" de geçildi. Daha şeffaf kararlar alınacağı, etkili iletişim politikası uygulanacağı, enflasyon hedefi tutturulamazsa halka hesap verileceği anlatıldı. Bu yolla enflasyon direncinin kırılacağı, geriye yönelik fiyatlama alışkanlığının değişeceği, piyasadaki planların MB'nin Hükümet'le birlikte belirlediği enflasyona göre şekilleneceği söylendi.
***

Bugün gelinen noktada MB'nin hepimize karşı görevi var. Hem de hiçbir bahanenin arkasına saklanmadan yerine getirilmesi gereken bir görev bu. MB, Türkiye'deki en geniş veri ve analiz setine sahip kurum. Uzmanlık düzeyi, gelişmiş ülke Merkez Bankaları ile kıyaslanacak kadar iyi. Yani, yüzlerce veriyi, bu verilerin dünden bugüne seyrini bilen, hava durumundan siyasete kadar uzanan yelpazedeki riskleri bile değerlendirebilen bir Kurum'dan söz ediyoruz. O halde, ekonominin hatta yeri geldiğinde ülkenin kaderini etkileyen "Para Politikası Kurulu" (PPK) üyelerinin, neyi tartıştıklarını, hangi görüşleri savunduklarını ve nasıl karar verdiklerini bilmek hakkımız. Bundan böyle PPK toplantıları, sadece tutanak özeti ile geçiştirilmemeli. Daha ayrıntılı değerlendirmeleri bizlerle paylaşmak zorundalar.
Kabul... Sıcak gündem içinde aylık kararların perde arkasının hemen açıklanması doğru olmayabilir. Ama MB, PPK toplantı tutanakları üzerindeki sır perdesini geriye yönelik olarak kademeli biçimde kaldırmalıdır. Bu, 2 yıl öncesi de olabilir, 5 yıl öncesi de...
Tutanakları halka açma dönemi ne kadar daralırsa, ekonomik ve toplumsal gelişmişlik düzeyi o kadar artmış demektir. 5 yıl arayla bile olsa PPK toplantı dokümanlarını görsek, örneğin küresel krizin başlangıcı sırasında MB'nin yaklaşan dalgayı fark edip edemediğini, para politikası tepkilerinin doğru olup olmadığını daha iyi anlayabiliriz.
Özetle...
Gerçek manada hesap verebilirlik gerçek manada şeffaflık gerektirir. Zira karar veren hesap da verir!

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA