Türkiye'nin en iyi haber sitesi
OKAN MÜDERRİSOĞLU

İş dünyasındaki kıpırdanmanın nedeni...

Tamam, birçoğunuzun yıldızı barışmadı. Çoğunluğunuz, size yarayan politikalara destek verdiniz. Hemen hepiniz sadece "kazanın doğurduğu senaryoyu" satın aldınız. Hatırı sayılır kısmınız doku uyuşmazlığından dem vurdunuz. Hele hele anlı şanlılarınız elini taşın altına uzatmak yerine, bir kenara çekilip eleştirmeyi tercih etti. Hatta asli işi yerine kayıt dışı siyaset yapanlarınız da oldu.
Evet...
İş dünyası günün sonunda kâr maksimizasyonu peşinde koşar. Etki ve baskı grubu rolüyle faaliyet gösterir. Uluslararası kuruluşlarda temsil edilir. Yeri geldiğinde küresel sermaye ile iç içe de geçebilir. Onların sözcülüğüne dahi soyunanlarına rastlanır.
Nihayetinde...
Oyunun yazılı ve yazılı olmayan kuralları içinde hükümet-sermaye ilişkileri kendi ritmini bularak bugünlere geldi.
İyi de beyler, bayanlar!
"Anket yaptıracağız" gerekçesi ile kapı kapı dolaşıp para toplamaya ön ayak olanlarınızın niyeti ne acaba?
Veya...
Şimdiden pozisyon almaya, 6'lı masa ortaklarına ulaşmaya çalışanlarınızın telaşı ne ola ki?
Yetmedi!..
Özel mahfillerde ikili, üçlü gruplar halinde bir araya gelip cep telefonlarını kapatıp ayrı bir yerde bırakarak toplantıya girenleriniz, gizlilik dereceli neyi konuşuyor olabilir ki?
Son günlerde...
Büyük sermaye gruplarından başlayan, muhtelif özel kuruluşlarda da hissedilen bir hareketlenme söz konusu. Sanıldığı gibi seçime ilişkin merak değil bu. Seçimin gidişatını öngörme heyecanı hiç değil. "Masa ve Sofra"ya açılım yapma, finanse etme, cesaretlendirme faaliyeti ile karşı karşıya olduğumuz açık gerçek!
Elbette, herkes kendine yakışanı yapar. "Görelim Mevla neyler, neylerse güzel eyler!"

***


BAKANLAR VE İSTENEN ADAYLAR...
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın, görevdeki bakanları deprem bölgesi başta olmak üzere önemli merkezlerden milletvekili adayı göstereceğini açıklaması üzerine muhalefetten salvolar başladı. Karşı çıkışlarında "suçlama" nitelikli bölümler ile "itiraz" içerikli yönler dikkati çekti.
İlk olarak... Bakanları kriminalize ettikleri ifadeleri hem peşin hüküm içeriyor hem de ülkeyi yönetmeye talip partilere yakışmıyor. Yani... Dokunulmazlıklarını korumaları için bakanların vekil olacağını iddia etmek, suç işledikleri iftirasına girer ki kabul edilemez! Bu mantıkla ancak, 6'lı masadan bakan olması muhtemel isimler de suç işlemeye geliyor sonucuna varılır!
İkincisi ise... Kamu imkânları ile seçim yarışına girileceği söylemidir. Türkiye tecrübesinde bu tespitin yer yer karşılığı da vardır. Ama bu gerekçeye sarılanların tamamı, Hazine'den ciddi miktarlarda seçim yardımı almıştır. Ellerindeki bütçe, haksız rekabet takıntısını aşmaya yetecek büyüklüktedir.
Ve son bir not...
Seçmen, daha önce olmadığı kadar yöresinde bildiği, güvendiği, derdi ile dertlenen, çözüm ortağı olan adaylar istemektedir.
Bu arada...
Yeniden Refah Partisi ve HÜDAPAR'la tesis edilen işbirliğinin, Cumhurbaşkanlığı seçiminde beklenen getirisi ile TBMM'ye yansıma olasılığı arasındaki hassas denge 14 Mayıs için belirleyici olacaktır.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA