Türkiye'nin en iyi haber sitesi
ÖNERİ-YORUM ŞEREF OĞUZ

OBİ'leşme vakti

Reform yılında bazı eski alışkanlıklarımızı gözden geçirmemiz şart. Reform, zihinde başlar ve değişen fikirlerimizi, yeni alışkanlığa dönüştürdükçe hayat bulur. Sorgulamamız gereken, işbirliği becerisine dair eksiklerimizdir.
Anadolu Kaplanları üzerine düşeni yaptı. Yerel kalkınmanın dinamosu, ihracatın akıncısı, ekonominin can simdi oldular. Rahmetli Özal'dan sonra başlayan ihracata dayalı dışa açık büyüme sürecinde, KOBİ gerçeği sayesinde Anadolu'nun gücü fark edildi, krizlerden çabucak çıkmamız temin edildi.
Ancak şimdi Türkiye, farklı viteste... Ölçek değişti, işler daha karmaşık hale geldi, küresel rekabetin şartları çetinleşti. Hal böyle olunca Anadolu Kaplanları'nın "aslanlaşma" zorunluluğu doğdu. Zira kaplan stratejisi, gerek şart idi ama yeter şart artık örgütlü ve ölçekli yapılardan geliyor.
1996'da Milliyet'te ekonomi yönetmeniyken Anadolu'daki iktisadi uyanışı ve dinamizmi yerinde görmek için bütün ekibimle sahaya yayıldık. Karış karış gezdiğimiz Türkiye'de fark ettiğimiz şu oldu: Çabuk doğan çabuk yok olan, daha önce birikimi olmadığı için kaybedecek şeyi de bulunmayan, az kaynakla çok istihdam oluşturan ve yeni işlere, alanlara girme cesareti bulunan işletmeler doğmuş.
Ancak şimdi bize lazım olan kaplan değil, Anadolu Aslanları... Çünkü kaplan, hayatta kalma stratejisiyle var olur. KOBİ'ler ve Anadolu sermayesi, 28 Şubat'ından diğer operasyonlara rağmen yok edilemedi ve rüştünü ispat etti. Fakat şimdi bize aslan gerekiyor.
Aslan, bir arada yaşayan, avlanma dâhil her adımında strateji geliştiren, sosyal zekâsı yüksek ve en vahşi ormanda dahi "kral" işler yapan örgütlenme biçimidir. Kısaca 10 yıldır şunu söylüyorum: Anadolu'nun tüm KOBİ'leri... Birleşiniz, kurumsallaşınız ve OBİ'leşiniz.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA