Türkiye'nin en iyi haber sitesi
MERYEM GAYBERİ

Cuntacıların ‘Dış’ ayağı

Millet 250 şehit vererek çıplak elleriyle bir darbeyi engelledi. Binlerce gazi var ama her gece vatan nöbeti için sokaklara çıkan insanlar şehitler için yas tutmak yerine cenk marşlarıyla motivasyonunu diri tutuyor.

Kiminle konuşsam, "Şehitler için niye üzülelim ki? Onlar Allah'ın izniyle Cennet'e gitti" diyor.

İnsanlar her şehidi, ülkenin işgalini önleyen, geleceğini kurtaran bir bereket pınarı olarak görüyor.

***

ABD'den İngiltere'ye, Almanya'dan Fransa'ya kadar 'batılı dostlarımızın', darbeci hainlere karşı gösterilen direnişi görmeyip, 'Aman cuntacılara yumuşak davranın' argümanına sığınmasının altında yatan sebep ne?

***

Türkiye'de iktidarlar yıllarca "Yurtta sulh cihanda sulh"u perde yaparak ülkeyi dış dünyaya kapattı. Devlet, "Bu sağcı", "bu solcu", "Bu Alevi", "Bu Kürt", "Bu dindar", "Bu türbanlı" diyerek sadece kendi halkıyla uğraştı.

Uluslararası alanda Türkiye adeta gözlerden kaçırılıp, imaj olarak 'yok' edildi.

Son otuz yıldır da Türkiye aleyhine propagandayı körükleyen üç örgütün hain girişimleri ile uluslararası kamuoyu Türkiye aleyhine çevrildi.

Bu üç örgüt, PKK, DHKP-C ve FETÖ.

Üçü de Batı'da Türkiye'ye ihanet içinde oldukları ve vatanlarına sövdükleri müddetçe Batı medyasındaki solcu kalemlerin, Türkiye'yle ilgili haber ve yazılarının 'Ana haber kaynağı' oldu.

***

Son yıllarda PKK ve DHKP-C'ye eklemlenen Fetullahçı Terör Örgütü mensupları ise hem parasal güçleri hem de bürokrasi ve diplomasideki elemanları vasıtasıyla bulundukları ülkelerde müthiş bir Türkiye düşmanlığı yapıyor.

Gittiği her ülkede FETÖ'cülerin o ülkeden defedilmesi ve okullarının kapatılması için çırpınan Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın bu mücadelesinde yalnız kaldığını görüyoruz.

FETÖ ile mücadele kapsamında Dışişleri Bakanlığı 4 tane elçiyi görevden almak dışında önemli bir hamle yapmadı henüz. Avrupa'dan Türk Cumhuriyetlerine, Arap ülkelerinden Latin Amerika'ya kadar hemen hemen tüm yurtdışı temsilciliklerde hâkim olan FETÖ'cülerle ilgili ciddi şikayetler var.

Brezilya ve Arjantin'de bile Türk elçiliklerinden çalışma ve eğitim için yalvar yakar izin almaya, evrak imzalatmaya çalışan Türk vatandaşları var.

FETÖ'cülerin bakanlıktan temizlenmesi için Dışişleri Bakanlığı'na çok büyük görev düşüyor. En çok da FETÖ'yle mücadelede kararlılığını bildiğimiz Mevlüt Çavuşoğlu'na görev düşüyor.

Elçilikler dünyaya açılan kapılarımız ve burada tek bir hainin barınmasına bile müsamaha gösterilemez.

***

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "Suriye'ye gir" diyen NATO'daki dostlarını dinlememesi, eskisi gibi Türkiye'nin Batı'nın emrine girmemesi, kendi bağımsız politikalarını uygulamak istemesi ve dünyayı yöneten egemenlere dünyanın kendilerinden büyük olmasını haykırması da küresel güçlerin Türkiye aleyhtarlığını artırdı.

Türkiye'nin yeryüzünen her köşesindeki mazlumlara sahip çıkması, Suriye ve Irak'tan gelen 3 milyon mülteciye kucak açıp Batı'nın ikiyüzlülüğünü yüzlerine haykırması da Batı'daki Türkiye aleyhtarlığını düşmanlık seviyesine çıkardı.

Ayrıca Türkiye'nin özellikle savunma sanayinde milli hamleler yapması kendi ihtiyacının büyük kısmını kendinin karşılamaya başlaması da yıllardır bize silah, uçak, helikopter satan ülkelerde bir Erdoğanfobi'ye ve AK Parti düşmanlığına neden oldu.

***

Cumhurbaşkanı Erdoğan, hem bu terör örgütleriyle hem de mazlumlara sahip çıkıp egemenleri eleştirerek büyük bir mücadele veriyor. Millet canını tanklara, savaş uçaklarına, kurşunlara siper ediyor.

Devlet kurumlarının, Belediyelerin, Özerk Kurumların ve iş dünyasının da artık ciddi ciddi Başkomutan Erdoğan'a ve darbeye direnişi ile adını tarihe altın harflerle yazdıran bu millete destek vermesinin zamanı geldi. Çünkü anlaşılıyor ki Erdoğan, FETÖ ile mücadelede yalnız bırakılmış…

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA