Türkiye'nin en iyi haber sitesi
AHMET ÇAKAR

Yarış yeniden başlıyor

Bundan sonra Fenerbahçe'de hocasından oyuncusuna kadar "Ya yine olursa, ya yine kaybedersek" korkusu rahatlıkla yaşanabilir

Lider F.Bahçe'nin rakipleriyle arasındaki puan farkı G.Saray ile 4, Beşiktaş ile de 5'e düştü. Şampiyonluk yarışı bundan sonra nasıl geçer?
Bir anlamda yarış yeniden başladı diyebiliriz. Çünkü Fenerbahçe'nin kendini takip eden Galatasaray ve Beşiktaş'la deplasmanda oynayacak olması Fenerbahçe için dezavantaj olarak düşünülebilir.
Fenerbahçe arka arkaya 2 maç (Eskişehir-Sivas) kaybetti. Bu takım üzerinde nasıl bir etki yapar. Kaybetme korkusu takımdaki psikolojiyi sizce nasıl etkiler?
Bundan sonra Fenerbahçe'de hocasından oyuncusuna kadar "Ya yine olursa, ya yine kaybedersek" korkusu rahatlıkla yaşanabilir. Özellikle Ersun Yanal büyük takım tecrübesine fazla sahip bir hoca değil. Üstelik büyük puan farkı da çok aza indi.

Mancini'nin teşhisi tuttu

Mancini Galatasaray'a iyice ısındı. Terim'in takımı ile Mancini'nin takımı arasındaki fark sizce ne?
Mancini kafasındaki felsefeyi takımına aşılamaya başladı. Her geçen hafta savunma daha iyi oluyor. Bireysel hatalar azalırken, Galatasaray artık eskisi gibi kolay goller yemiyor. Oyuncu yapısı ve kadro kalitesi olarak zaten pozisyon bulmakta zorlanan bir takım değil. Kaybedilen birçok maçta yenen basit golleri görmek mümkün. Bu Terim zamanında da böyleydi. Örneğin İstanbul'da oynanan Real Madrid maçında Galatasaray, ilk yarım saat müthişti. Golü bulabilirlerken defansta yapılan basit hata Madrid'in ilk golünü getirdi ve sonra hezimet oldu. Geçen yıl İstanbul'da oynanan Schalke ve Braga maçlarında da bireysel hatalar ya da takım savunması zaafından goller yenilmişti. Mancini teşhisi doğru yaptı ve sanırım kendisinin de birkaç ay önce söylediği gibi, "Galatasaray günde üç öğün savunma çalışıyor."

Mağlubiyetin tek sorumlusu
Yunus yıldırım

Hakem Yunus Yıldırım'a MHK sizce bundan sonra maç verir mi? Yıldırım'ın hakemlik kariyeri bitti mi?
Yunus Yıldırım, zaten hakemlik kariyerinin sonundaydı. Günahıyla sevabıyla hizmet etti ama hakemler daima son maçlarıyla hatırlanırlar. Yunus Yıldırım'ı insan olarak severim. Zaman zaman da çok başarılı maçlar çıkarmıştır. Ama şunu rahatlıkla söyleyebilirim ki Fenerbahçe'nin Sivas'a yenilmesinin tek sorumlusu hakemlerdir. Bazı maçlar vardır, "Hakem kararına sığınmayın" deriz. Bazı hakem hataları vardır, "Bunlar olabilir" deriz. Örneğin 15-20 santimlik ofsayt hataları insan olan hakemin gözünden kaçabilir. "Top ele çarptı mı, yoksa kasıt mı var" gibi tartışmalarda inanmasak da hakemin kararına saygı duyabiliriz. Ama Sivas'ta bunların hiçbiri yaşanmadı. Maçın 5. hakemi ve Yunus Yıldırım, Fenerbahçe'nin mağlubiyetinin tek sorumlusudur. O dakikalara kadar Fenerbahçe çok iyi oynuyordu. Sivasspor gibi bir takım sahada yoktu. Penaltı verilmedi. Hemen arkasından Egemen'e uydurma bir sarı kart ve arkasından gelen Egemen'in kırmızı kartı. Bu kararlardan sonra bile Fenerbahçe iyi oynadı. Ama uzun süre 10 kişi oynamak kolay değil. Rakip kim olursa olsun. Üstelik deplasmanda.

Zekeriya Alp mantığa ters

MHK için söylentiler var. Bunlardan biri de "Başkan Zekeriya Alp ama hakemleri Oğuz Sarvan yönetiyor" diye. Siz bu camiayı iyi tanıyan bir isimsiniz. Bu konudaki yorumunuz nedir?
Zekeriya Alp'in MHK Başkanı olması futbolun mantığına terstir. Dünyanın hemen hemen tüm liglerinde MHK Başkanları eski bir hakemdir ve genelde o ülkenin bir dönem en iyi FIFA hakemlerinden biridir. Ben Alp'in kişiliğine toz kondurmam. Ama bir tarafında Yüksel Okçuoğlu, bir tarafında Oğuz Sarvan... Zaman zaman ciddi hatalar yapıyorlar. Sivas-F. Bahçe maçının hakemi asla Yunus Yıldırım olmamalıydı. Bunun nedenini de en iyi, Oğuz Sarvan'la bir dönem MHK'de çalışmış, eski MHK üyesi Osman Avcı bilir. Zira aynı Yıldırım yıllar önce oynanan Sivas-G. Saray maçında Ümit Karan'la ilgili raporunu değiştirmek zorunda kalmıştı. Bundan böyle hem TFF'nin hem hakemlerin hem de MHK'nin işi zor. Haftalar ilerledikçe yapılacak her hakem hatası şampiyonluk kadar önemli.

Beşiktaş'ın Fernandes'e ihtiyacı var

Beşiktaş, Fernandes oynamadan da kazanıyor artık. Beşiktaş, Portekizli futbolcuyu sildi mi?
Bilic tüm Beşiktaş camiasına Fernandes'siz de olabileceğini, Beşiktaş'ın maç kazanabileceğini gösterdi. Bu ayrıca Fernandes'e de ciddi bir uyarıdır. Fakat şu da anlaşılmasın ki Beşiktaş Fernandes'i gözden çıkardı. Beşiktaş'ın Fernandes'e Fernandes'in de Beşiktaş'a ihtiyacı var.

Yabancıyı artırmak Türk futbolunu bitirir

Yabancı tartışması sürüyor. Bu işin sonu ne olacak?
Bu işin sonu federasyonun kararlılığına bağlı. Federasyon zaten son kararı vermişti. Bazı kulüpler transfer planlamalarını bu son karara göre yapmışlardı. Bundan sonra değiştirmenin kimseye faydası yok. Hakkaniyet ilkelerine uymaz. Üstelik yabancı sayısını artırmak Türk futbolunu bitirmek, milli başarıyı yok etmek anlamına gelir.

Akçay ile ayrılmak hataydı

Trabzonspor'da Mustafa Akçay gönderildi. Yeni hoca arayışları var. Bu ayrılığın sonuçları ne olur?
Mustafa Reşit Akçay'la ayrılmak Trabzonspor'un en büyük hatasıydı. Ondan daha fedakar, ondan daha aç, ondan daha iyi takıma elektrik verecek bir hocayı bulmak Trabzonspor için kolay olmayacak. Üstelik Akçay Hoca, Trabzonspor tarihinin Avrupa başarılarına baktığımızda en iyilerinden biri. Şimdi yeni bir hoca bulunacak. Kim olacak belli değil. Yabancı olsa dert, yerli olsa dert. Ama kim gelirse gelsin özellikle sezon sonuna kadar Akçay'dan daha başarılı olması mümkün değil.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA