Türkiye'nin en iyi haber sitesi
HINCAL'IN YERİ HINCAL ULUÇ

İki güzel maç!.

"Futbol sezonu bitti" derken, iki güzel maç seyrettik perşembe gecesi, Futbol Federasyonu'nun millete işkence çektirmek için aldığı karara rağmen..
Biri özel, biri çok ama çok ciddi bir Süper Lig'e terfi maçı var.
Bu iki maçı da Türkiye Futbol Federasyonu organize ediyor.
Allah'ın günü kalmamış gibi, önü de, arkası da boşken, ikisini de ayni güne, yetmez alay eder gibi ikisini de ayni saatlere koyuyor ki, çakışsınlar..
Biri 9'da.. Öteki 9.45'te..
9.45'te olan üstelik uzatmaya, penaltılara gidebilecek bir final maçı.. Nitekim öyle de oldu.
Benim gibi ertesi gün işe gidecek meraklılar saat birde yatağa girebildiler..
Federasyon Başkanı Hüsnü kardeşime sormak isterim..
"Yahu Hüsnücüm, sen milletle alay mı ediyorsun?." Acı ama gerçek bu.. Ülkem ve insanı sahipsiz!.
Izdıraplar çekerek, gidip gelerek iki maçı da bölüm bölüm izledim.
Milli Maçın ilk yarısının tamamını seyrettim, 45 dakika fark sayesinde..
Şenol Güneş'in Üç Büyükler'den tek adam almadan sahaya çıkardığı belki de tarihin ilk A Milli Takımı'ydı bizimkiler.
Ben 1950'lerden bu yanını bilirim.
Yoktu. Ondan önce var mıydı acaba?.
Merak eden spor müdürü, yazarı, muhabiri var mıydı o gece ekran başında acaba?.
Üç Büyükler'siz Milli Takım, manşet olacak şey değil mi?.
Tüm yorumlar bu çıkış noktasına göre yapılmamalı mı?.
"Neden yok Üç Büyükler'den kimse?." Çünkü Üç Büyükler dediklerin, başta "Şampiyon(!) Galatasaray" yabancılar lejyonu..
Yok ki, oynatsın Şenol!.
İkincisi.. Üç Büyükler'den arınmış Milli Takım beklentilerimin çok üstünde, hele ilk yarıda harika top oynadı. Şenol'un Beşiktaş'a oynattığı "hele bir yemeyelim de" futbolu değil..
Sağlı sollu akınlarla rakibi çökerten, hücum presle boğan, göze de fevkalade hoş gelen bir futbol, gerçek futbol izledik. Özel maç olmasına rağmen seyre doyamadım.
Fransa ve İzlanda maçlarına yönelik umutlarım arttı.

***
Kader maçında ne yalan söyleyeyim, gözümdeki de, gönlümdeki de Hatayspor'du. Ama penaltılar sonunda gelen Gazişehir, yani bizim hemşeriler oldu..
Geçen sene gene finaldeydi Gazişehir ve Erzurum'a penaltılarla kaybetmişti. O zaman kazanan hoca, Mehmet Altıoklar bu defa Gazişehir'in başındaydı ve sahaya fişek gibi bir takım çıkarmıştı.
Film hikayesi gibi değil mi olay..
Hatayspor hocası, tıpkı Adana Demirspor maçındaki hataya düşmüş.. Yarı finali rahatça geçecekken, işi son dakikada gelen mucizeye bırakmıştı.
Bu defa da öyle yaptı. Ama son andaki ikinci mucizeyi, direğin dibinden içeri giren topa ayak koyan Gazişehirli önleyince, maç uzatmalara gitti. Beraberlik bozulmayınca, penaltılar ve Süper Lig'e, hak eden Antepliler geldi.
Dedim ya, fişek gibiydi Antep.. Hatay oyalama futbolu ile başlarken, sağlı sollu harika akınlarla bunalttılar rakiplerini.. İlk yarının sonunda nihayet buldular golü..
İkinci yarıya savunma önlemleri bekleyenler yanıldı. Altıoklar müthiş bir hücum presle oynattı takımını.. O kadar top çalıp, kontratak yaptılar ki.. Birisi direkten dönen harika şut dahil, bol gol kaçırmasalar, maç 90 dakikada, farka giderek biterdi.
Bu turnuvada seyrettiğim en kötü Hatayspor vardı sahada..
Fizikleri değil, moralleri, inançları ve hırsları da eksikti, nedense..
Sahada çırpınan Hataylı sayısı o kadar azdı ki..

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA