Yeni MHK, Hakan Sivriservi'ye güvendi ve eski MHK'nin aksine kritik maçlarda görev verdi. Sivriservi, İstanbul Belediye-Beşiktaş maçında Bobo'nun hareketini görüp tereddütsüz kırmızı kartını çıkarınca, ardından da lider durumdaki takımın teknik heyet, futbolcu, seyirci baskısına kulak vermeden objektif yönetimine devam edince MHK'nin tam güvenini kazandı. Ben de onu TRT'deki Stadyum programında övdüm. Bir hakem eline geçirdiği bu büyük krediyi iki hafta sonra adeta harakiri yaparak nasıl sıfıra indirir, inanılır gibi değil.
GENEL YÖNETİMİ KÖTÜ
Hep vurguluyorum. Benim için hakemin genel yönetimi önemli. Sivriservi, Saidou'ya maç başında yaptığı bir faulden dolayı ucuz bir sarı kart gösterdi. Ardından F.Bahçe aleyhine doğru bir kararla korner verdi. Ama o boyu posuyla Roberto Carlos'tan adeta azar işitti. Buna seyirci kaldı. Kısa süre sonra Ragıp, Roberto Carlos'tan kızaklayarak kurallara uygun top çaldı. Carlos'un verdiği tepkiyle hem faul çaldı, hem de Ragıp'a sarı kart gösterdi. İşte bunlar bence Sivriservi'nin çaldığı hayali penaltıdan çok daha güven sarsacak önemli hatalardı. Yazık!
Herkes aynı fikirde olmasa da ben genelde Kuddusi Müftüoğlu'nu beğenirim. Genel yönetimlerinde kendisini maçın üstüne çıkarmaz, oyundan korkmaz, az düdük çalar ve de kolay kart göstermez. Ama Ankara'da Sabri'nin yaptığı çok açık, yorumu dahi olmayan yüzde yüzlük penaltıyı 'es' geçmesine Müftüoğlu adına ufacık bir hafifletici neden bulamıyorum. Bir yazık daha!