Türkiye'nin en iyi haber sitesi
SÜLEYMAN YAŞAR

Yıkılan Avrupa kalesinden kim sağlam çıktı?

Dün İtalya'nın büyüme rakamları açıklandı. Açıklanan verilere göre İtalyan ekonomisi nisan- haziran arasında yüzde 0.2 küçüldü. Hemen hatırlatalım İtalya tam 24 aydır üst üste küçülüyor. Geçen yıl yüzde 2.4 küçüldü, bu yıl yüzde 1.8 küçülme bekleniyor. Bu küçülmelerle İtalya'da bütçe açığının milli gelire oranı yüzde 7.3, kamu borçlarının milli gelire oranı yüzde 126 oldu. Bütçe'de faiz dışı açık milli gelir oranı da yüzde 2.6 olduğundan bu gidişle İtalya'nın kamu borçlarını ödemesi oldukça zor görünüyor. Sonunda herhalde İtalya da Yunanistan gibi batacak.
Gelelim Fransa ekonomisine... Fransa ekonomisi de İtalya'dan pek farklı değil aslında. Bu yıl yüzde 0.2 küçülecek ekonomi. Fransa'da bütçe açığının milli gelire oranı yüzde 4.8, faiz dışı açık yüzde 2.5 ve kamu borçlarının milli gelire oranı yüzde 93.5 düzeyinde seyrediyor. Bütçe faiz dışı fazla vermediği ve ekonomi büyümediği için kamu borç yükünün artacağını söyleyebiliriz. O halde Fransa da sonunda borçlarını ödeyemez hale gelebilir.
Gelelim İspanya, Yunanistan, Portekiz ve İrlanda ekonomilerine... Bu dört ülke sırasıyla bu yıl İspanya yüzde 1.7, Yunanistan yüzde 5.5, Portekiz yüzde 1 küçülecek, İrlanda ise bu yıl büyümeyecek. Yine euro bölgesinde bulunan 17 ülke bu yıl ortalama yüzde 0.6 küçülecek, Euro bölgesi ortalama işsizlik oranı ise yüzde 12.3 düzeyine yükselecek.
Niye anlattık bütün bunları? Anlattık çünkü güçlü Avrupa ekonomisi söyleminin aslında kartondan bir kale olduğu ortaya çıktı. Kredi derecelendirme kuruluşlarının sahte notları ve makyajlanmış istatistik veriler sürekli yanılgıya yol açtı Avrupa hakkında. Ama birdenbire 2008'de yaşanan kriz finans sektörünün ağırlık kazandığı ekonomilerin kısa sürede yerle bir olacağını da kanıtladı bize. Ve türev ürünlerle mali derinlik sağlanarak güçlü gösterilen Avrupa kalesi yıkıldı.
Gelelim bu yıkılan kaleden kimin sağlam çıktığına... Yıkılan Avrupa kalesinden Almanya sağlam çıktı. Çünkü Alman ekonomisinin yüzde 22.6'sı imalat sanayisine dayanıyor. Oysa diğer Avrupa ülkelerinde imalat sanayisinin payı toplam üretim içinde yüzde 5-19 düzeyinde. İşte bu imalat sanayisine dayalı ekonomi Almanya'yı güçlendiriyor.
"Peki Türkiye'de imalat sanayinin toplam üretim içerisinde payı nedir?" sorusu akla gelebilir. Hemen cevaplayalım, Türkiye'de imalat sanayisinin payı, toplam üretim içinde yüzde 22.5 düzeyine denk geliyor. Bu nedenle Türkiye, Almanya gibi 2008 krizini pek fazla hasar almadan atlattı. Ama faiz lobisi imalat sanayisine ağırlık verilmesini istemiyor bu ülkede. Bu nedenle cari açığın rekabetçi döviz kuruyla değil yüksek faizle kapatılacağı propagandasını yapıyor sürekli. Ve cari açığın tanımını döviz açığı olarak yapıp kamuoyunu yanıltıyor. Oysa cari açık ürettiğinden fazla harcamak anlamına geliyor.
Anlayacağınız önce üretim ve harcama dengesini kurmak şart.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA