Üç ayda bir istatistikler yayınlanır. Biz de adeta tarifeli olarak bunları sayfalarımıza taşırız. "Efendim, çocuklar televizyon yüzünden yılda şu kadar saat şiddete maruz kalıyor. Ekranda her üç dakikada bir cinayet işleniyor" falan, filan... Suçlu kim? Yapımcılar, yönetmenler, televizyon kanalı sorumluları... Öyleyse vurun kahpelere!.. Ama reyting listeleri, kamuoyu araştırmaları, istatistikler öyle demiyor. Türk halkı fena halde "şiddet" bağımlısı olmuş. İşte ilk aklıma gelen örnekler: En çok izlediğimiz yerli dizi hangisi? Kurtlar Vadisi... Ne var bu dizide? Kan, şiddet, cinayet, mafya, racon... Acaba "uzaktan" izleyip, "tüh reziller" diyerek ruhumuzu kanla mı arıtıyoruz, yoksa içimizdeki gizli canavarı Polat'ın, Memati'nin, Pala'nın döktüğü kanla mı doyuruyoruz? Peki "Kurtlar Vadisi" tutkunu bir millet olarak, "omuz attığı" için 16 yaşındaki Cihat'ı öldüren gence neden "uzaylı" gibi bakıyoruz? (Özel not: Cihat'a saplanan, "Kurtlar Vadisi" dizisinde Kılıç'ın sürekli elinde oynadığı çakının aynısıymış!)
BİZE KAVGA LAZIM
Yarışmalara gelelim: Semra Hanım, Sinem'i o kadar paralamasa, evde çatallar bıçaklar havalarda uçuşmasa, gelinler halının üzerinde tepinip, sinir krizleri geçirmese, Ata zırt pırt bunalım geçirerek, gözyaşı dökmese "Gelinim Olur musun?" u izleyecek misiniz? Peki Semra Hanım, süklüm püklüm, "ensesine vur, lokmasını al" türünden bir kaynana adayı olsaydı onca oyu alabilecek miydi? Yine hayır. Peki "Ünlüler Çiftliği" nde en "arızalı" en "kavgacı" adayların finale kadar taşınmasına ne buyurulur? Programın isminin "Ünlüler Çiftliği" yerine neredeyse "Ünlüler Arenası" olarak değişmesine yol açacak kadar büyük kavgalar neden tüm programlarda tekrar tekrar gösteriliyor? Çünkü ne zaman gösterilse reyting alıyor. Sokakta ertesi gün herkes o kavgayı konuşuyor. Gündüz programlarında neden kadınlar avazı çıktığı kadar bağırıyor sanıyorsunuz? Çünkü eli yüzü düzgün, kaliteli, içinden bilgi geçen programlar ekranda yaşayamıyor da ondan... Peki neden tüm tartışma programlarında öncelikle "yüksek tansiyon" gözetiliyor? Çünkü ekranda en büyük primi "kavga" yapıyor da onun için...
HUZUR BİZE LÜKS
Şimdi televizyon piyasasında, karpuz tezgahlarından devşirme bir slogan geçerli: "Hır çıkmazsa para yok!" Kimse alınıp, gücenmesin. Ruhunu şiddetin memesinden emziren televizyon izleyicilerinin ülkesinde tabii ki gece sokakta güvenle yürümek de, tribünde huzurla maç seyretmek de "lüks" olacaktır!