İnsan, gözleriyle gidip görünce, yorum yaparken daha emin olabiliyor.
Kimse benden şu aşağıdaki iddialara inanmamı beklemesin:
Diyarbakır'da vatandaş kendi isteğiyle kepenk kapatıyor; baskı yok.
Kürtler, Türklerle birlikte yaşamak istemiyor; bölünmek arzusunda.
BDP'liler, kötü niyetli ve barışa karşı.
BDP'li belediyeler, kente, muazzam hizmetler yapıyor... Öyle ki şehri abad etmişler.
Kimlik önemli ama herkes Türkiye'de bir şeylerin değiştiğini, artık hiçbir şeyin eskisi gibi olmadığının farkında.
Siyaseten örgütlü kitlenin dışında kendi halindeki Kürtler, özerk yönetim peşinde değil. Kimliklerine saygı gösterildiği takdirde iyi hizmet bekliyor.
Güneydoğu'nun merkezi olmasına rağmen Diyarbakır, bakımsız bir taşra kenti görünümünde. Bir de üzerine özerklik binerse, kıt imkânlarla bu ilimizin çehresi acaba değişebilir mi?
Tabii ki BDP'nin bölgede küçümsenmeyecek bir ağırlığı mevcut.