Canan Ergüder, kanser hastalığını atlattı ve setlere dönüyor. Geçirdiği tedavi sürecinde en büyük desteği eşi Kenan Ece ve 3 yaşındaki oğulları Demir'den gördüğünü söyleyen oyuncu Marie Claire dergisine konuştu.
Geçtiğimiz nisan ayında meme kanserine yakalandığını açıklayan oyuncu Canan Ergüder, kemoterapinin ardından sağlığına kavuştu.
"Şu an için artık temizim ama altı ay sonra ne olacak belli değil" diyen Ergüder, anda kalmaya çalıştığını söyledi.
Kemoterapi yüzünden saçlarını kaybeden oyuncu, o anlarda yaşadığı travmatik deneyim hakkında da konuştu:
"Saçlarımı kaybedene kadar kendimi bu kadar saçlarım üzerinden tanımladığımı bilmiyordum. İlk peruk deneyimimde, kafaya yapıştırılan modellerden aldım.
Kafama yaklaştıkları an nefes alamıyor gibi hissetim. Neredeyse bir panik atak yaşadım. Kel hâlimi hiç görmedim zaten. Önüme perde çekildi ve ben aynaya bakmadan saçlarım sıfıra vuruldu.
Zor bir andı benim için. Bir hafta sonra peruğun bakımına gittiğim zaman o noktada görmek istedim. Kafa şeklimi çok beğendim, bu kadar beklemiyordum. 'Kel olmak baya yakıştı' diye düşündüm."
Canen Ergüder, sosyal medyadan fotoğrafını paylaşmıştı. Ünlü oyuncu fotoğrafın altına, "Acaba hangi derginin çekimindeyim? Sürpriz. Pek yakında..." notunu ekledi. Ünlü oyuncuya yorum ve beğeni yağdı.
Menajerimi Ara dizisinde başrol oynarken meme kanserine yakalandığını öğrenen Canan Ergüder, projeden ayrılarak tedavisine başladı. Uzun süredir tedavi gören Ergüder, #MemeKanseriKontrolu sloganıyla yazar İclal Aydın'ın moderatörlüğünde gerçekleşen yayına katıldı. Ünlü oyuncu yaşadığı süreci anlatırken, kimi zaman duygusal anlar yaşadı.
Canan Ergüder'in açıklamalarından öne çıkanlar...
"HAYATIMIN 10 SENESİNİ ALACAK..."
"Her şey yolunda gayet iyiyim. Kemoterapi ve radyoterapi bitti. Saçlarım çıkmaya başladı. Hormon baskılama tedavisi devam ediyor. Bu hayatımın beş senesini alacak. Belki bir beş sene daha... 10 sene..."
"Duş alırken fark ettim. O gece eve geç gelmiştim. Duş alırken lift kullanırım. İyi ki kullanmamaya karar vermişim. Sabun sayesinde fark ettim. Daha önce memede hissetmediğim bir şeydi. Sertti."
"Normalde kontrollerimi yaptırırım. Farkına vardım ki iki ay atlamışım. O sırada yoğun çalışıyordum, unuttuğumu fark ettim. Çok da iyi bir vakitte gitmedim. Reglime bir hafta kala doktora gittim.
Mamogramı yaptıracağınız en iyi vakit reglinize bir hafta kala oluyor. Çok panik oldum. Bilinçli olarak böyle gittim. Maalesef meme MR'ım çekileceği söylendiğinde kalbim sıkışmaya başladı. Doğru zamanda gitmediğim için meme MR'ı bulanık sonuç verdi ama iki gün sonra kanser olduğumu öğrendim."
"BENİM AKLIMA İLK ÖLÜM GELDİ"
"Ölmek istemiyorum diye düşündüm. İlk önce çocuğumu düşündüm. Çok küçük ne yapacağım diye düşündüm. Ben daha yaşamak istiyorum. Benim aklıma ilk ölüm geldi. Onunla yüzleşmek kolay olmuyor.
Küçük çocuğum var aklıma bencilce şeyler geliyor. Çocuğumun beni hatırlamasını istiyorum. 17 sene daha yaşarsam iyidir. Çocuk 20'yi bulursa iyidir. Daha yapmak istediğim şeyler var, güzel şeyler yapıyordum gibi şeyler aklıma geldi."
KANSER OLDUĞUMU SETTE ÖĞRENDİM"
"Menajerimi Ara ekibimde büyük bir şey yaşandı. Herkesin önünde öğrendim. Sette yakın planım çekiliyordu. Ekibim tarafından telefon beklediğim biliniyordu.
Son yakın planım çekilmek üzereyken, haberi aldım. Telefonumu kapattım, çekin dedim. Sonra bir saat ara verdik. Zaten annem görüntüleme merkezinde sonuçları alıyordu. Tümörle ilgili bilgi...
İnsan hemen evreyi öğrenmek istiyor. Bana evre söylenmedi, hiçbir zaman söylenmedi. Ama agresif türde tümörüm olduğu söylendi. Bunun iyi ya da kötü yanları var."
"AMELİYATIMA KADAR ÇALIŞTIM"
"Ameliyatıma kadar çalıştım. Ameliyat oldum bir hafta sonra çalıştım. Hiçbir bölümden ayrı kalmadım. Çalışmak çok önemliydi. Kabuğuma çekilirsem iyice kötü olacağım, fazla düşünmeme sebep olacaktı. Sağ olsun senaryolarım ona göre yazıldı. Beni de çıkarmadılar. Patolojim sonucu gelince tedavi sürecim belli oldu.
Kanser lenflerimde de çıkınca kemoterapi olacağı netleşti. İlk iki kemoterapime kadar çalışmaya devam edebileceğim ama pandemi nedeniyle ondan sonra çalışmamam gerektiği söylendi.
Setler hastalık barından ortamlar. Çok gür saçlı bir kadınım, karakterim de saçlarıyla baya oynuyorduk. İki haftadan sonra saçlarım dökülecekti ve perukla oynamak istemedim. İkinci kemoterapimi almama yakın, ayrıldım."
ALTI HAFTA KİMSEDEN GIK ÇIKMADI"
"Haberim çıkmadı. Dışarı haber yayılmadı. İstediğiniz kadar haberin çıkmamasını söyleyin ama sette saklı kalmaz ama altı hafta kimseden gık çıkmadı.
Kemoterapime bir gün kala haber çıktı. Basının da duyup, haber yapmadığını düşünüyorum. O yüzden basına karşı yeni bir bakış açım var. İnsanlara karşı da... Haber çıktığı doğru vakitti. Altı haftada sindirmiş olarak çıkması iyiydi. Hiçbir zaman sindiremiyorsunuz ama bir şekilde yaşamayı öğreniyorsunuz."
"Artık sigara kullanmıyorum. Hastalık öncesi sigara kullanıyordum."
