Spor Toto Süper Lig'de 23. haftada Galatasaray evinde Trabzonspor'u Mertens ve Icardi'nin golleriyle 2-1 mağlup ederek üst üste 12. galibiyetini aldı. Trabzonspor, 12. saniyede Maxi Gomez'in golüyle 1-0 öne geçmişti... Galatasaray maç fazlasıyla en yakın rakibi Fenerbahçe ile puan farkını 9'a çıkardı.
SABAH Spor'un usta yazarları Erman Toroğlu, Ahmet Çakar, Bülent Timurlenk, Ömer Üründül ve İskender Günen karşılaşmayla ilgili çok çarpıcı sözler kaleme aldı. İşte o sözler...
BÜLENT TİMURLENK: MUTLU AMA BURUK...
Son üç deplasmanında kalesinde 13 gol görüp, 3 mağlubiyet alan Trabzonspor'un dibe vurmuş öz güveninin geri gelmesi için 12 saniye yetti… Muslera, geçmişte de yanlış pas tercihlerini yapmıştı. Baskı altındaki Torreira'ya oynayınca kısa kalan pası Trabzonspor affetmedi.
İyi zemin ama buz gibi soğuk hava ve kar yağışı altında ligin son şampiyonuna 1-0 geride başlıyorsanız işiniz Ümraniye maçından zordur.
Galatasaray'da 8+3'ün torpillisi Barış Alper Yılmaz'ın problemi çalışarak geçecek gibi değil. Ne top tekniği ne de oyun zekası, onu bir kanat oyuncusu yapmaya yetmiyor. Diğer kanatta da Kerem iç kulvara kaçınca Okan Buruk'un takımı Dubois'le yeterince yüklenemedi.
Beraberlik golü yine İcardi'nin zekası, çabuk ayaklarından gelen asist ve Mertens'in vuruşu ile geldi. Trabzonspor'un ilk yarıda uzun oynadığı topların geri dönüşünün kalesinde tehlike yaratacağını bile bile bu oyunu sürdürmesi Galatasaray'a fazla zorluk çıkarmadı.
"BURUK'TAN BEKLENEN DEĞİŞİKLİKLER GELDİ"
46'da Buruk'tan beklenen değişiklikler geldi, meyvesini de Yunus'un kazandırdığı penaltı ile çabuk aldılar. 2-1 öne geçince Galatasaray, Fenerbahçe deplasmanındaki oyun planına geçti. Önde baskıyı kaldırıp, geçiş hücumlarıyla Trabzonspor kalesini zorladıklarında Uğurcan kalesinde devleşti. Tüm eksikleri ve kadro kapasitesiyle Trabzonspor'un yapabildiği bu. Bakasetas ve Uğurcan'la direndiler, İcardi bir asist, bir penaltı, 3 nefis servisle yine maçı çözen adam. 12 maçlık serinin sevinci elbette Muslera'nın sakatlanmasının hüznünün ardında.
AHMET ÇAKAR: HAKEM TEK KELİME İLE MÜKEMMEL
alatasaray, art arda galibiyetlerle hem Türkiye rekorunu kırdı hem de çok önemli bir virajı geçti. Sadece bunlar mı? Hayır… Geriden gelen rakiplerini de her hafta psikolojik olarak aşağı indiriyor. Galatasaray dün maça 1-0 mağlup başladı. Daha 12. saniye Torreira'nın kısa düşen pası, bunu yakalayan Abdülkadir ve golü yapan Gomez. Fakat bu gol Galatasaray'ı bozmadı.
Aslında Trabzonspor'un maç boyunca yaptığı en olumlu hareket de bu gol oldu. Daha sonra müthiş bir baskı, her ne kadar Galatasaray fazla pozisyon yaratmasa da kritik bir dakikada İcardi'nin pasını çok iyi değerlendiren, iyi bir vuruşla ağlara gönderen Mertens beraberliği getirdi.
İkinci yarıya bu sefer neredeyse Galatasaray golle başladı diyebiliriz. Trabzonsporlu Trezeguet'nin yaptığı acemice penaltı sonrası İcardi, takımının galibiyet golünü attı. Bu dakikadan sonra Trabzonspor'dan bir reaksiyon, bir silkinme bekliyorduk ama pozisyon üstüne pozisyon bulan Galatasaray oldu. Son yarım saat Uğurcan olmasa, ya da Boey, İcardi olsun diğer bazı oyuncular olsun son vuruşları iyi yapsalar çok daha büyük bir fark çıkabilirdi.
Galatasaray, özellikle alan daraltma ve takım savunmasında çok başarılı oldu. Trabzonspor'a neredeyse attıkları gol dışında pozisyon vermediler. Trabzonspor ise şaşırtmaya devam ediyor. Geçen sezonun şampiyonu onlar ama 3 gün önceki Ümraniye'nin bile gösterdiği hücum aksiyonunu gösteremediler.
Hakem Halil Umut Meler, kelimenin tam anlamıyla mükemmel bir maç yönetti. Neredeyse verdiği tüm kararlar doğru. Maçın en kritik ki bana göre hiçbir kritik yanı olmayan karar penaltı. Tartışmasız doğru, tek hamleli Trezeguet, acemice Yunus'un ayağına basıp penaltıyı yaptırdı.
İSKENDER GÜNEN: YİNE KAYIP
Kendi sahasında oynanan maçlarda farklı görüntüler veren ve sonuca giden bir takım Trabzonspor, ama sorun sezon başından beri dışarıdaki maçlar. Hem de dışarıda oynadığınız maçlarda öne geçmenize rağmen sonucu lehinize çeviremiyorsunuz.
Büyük bir maç, 12. saniyesinde rakibin yaptığı büyük bir hata sayesinde 1-0'ı yakaladığınız bir oyun. Hem de sakatlıklarınız ve Djaniny gibi bu takım için önemli bir oyuncunun transferi yüzünden Lahtimi'ye ilk 11'de şans verdiğiniz bir maç. Abdullah Avcı'nın sahaya çıkardığı on bir; 4-1-4-1. Böylesi büyük bir maça çıkarken orta alan direnci bana göre büyük bir önem taşır. İlk yarıda orta alanda öylesi büyük boşluklar verildi ki bunun sonucunda Mertens'le gelen gol...
Abdulkadir Ömür, Bakasetas, Gomez ve Trezeguet top rakipteyken oyunun savunma tarafında hiç yoklar. Oyunun savunma tarafında bu oyuncuların yetersizliği varsa rakip alanda top Trabzonspor'a geldiğinde daha üretken bir yapıya bürünmeleri gerekirdi. İkinci yarı yapılan oyuncu değişikliklerinden sonra 4-2-3-1'e dönüş yapıldı ama Trezeguet'nin yaptığı büyük bir hatayla Galatasaray'ın penaltıyla bulduğu ikinci gol.
Sonuç; yine bir deplasman maçı, yine hayal kırıklığı ve kaybedilen 3 puandan sonra şampiyonluk yarışının dışında kalan bir Trabzonspor. Gerek oyun anlayışı gerekse oyuncu kalitesi geçen yılki performansın uzağında olan bir yapı. Bu gerçeği kabul etmek gerekmekte. Şampiyon olan takımın, her ne kadar bazı oyuncularının takımdan ayrılmaları sorun yaratsa da, yapılan transferleri sorgulamaları gerektiği düşüncesindeyim.
LEVENT TÜZEMEN: MUSLERA DÖNMEZSE KALECİ ŞART
Muslera için 9 Ocak'ta şu tweeti atmıştım: "Galatasaray yönetimi Muslera'ya herkesin göreceği şekilde kocaman bir nazar boncuğu taksın." Korkulan oldu, şampiyonluk yarışında Galatasaray, en etkili ismi Muslera'yı sakatlığa kurban verdi. Trabzon galibiyetinin de havası bir anda üzüntüye dönüştü. Çünkü Muslera sedye ile çıkarken gözyaşlarına boğuldu.
Galatasaray yönetimi, eğer Muslera'nın sakatlığı uzun sürecekse hemen iyi bir kaleci arayışına girmeli. Çünkü Okan'la bu işi götüremezler, ayrıca yedeği de yok. Dilerim Muslera tekrardan sahalara döner. Galatasaray'da güzel oynayanlara nazar değiyor. Haftalardır mükemmel bir performans sergileyen Torreira, oyunun hemen başında Trabzonspor'un golüne resmen asist yaptı ve ilk yarı boyunca zihinsel olarak bu travmadan kurtulamadı, ciddi pas hatalarına imza attı.
Galatasaray seyircisinin skora tepki gösterip tezahüratı yüksek tutması başta İcardi olmak üzere tüm oyuncuları etkiledi. Mertens'in golünden sonra Galatasaray farkı artıracak pozisyonları Barış Alper ile buldu ama gole çeviremedi. Barış acilen topa vuruş konusunda ders almalı, tekniğini ve çalım becerisini geliştirmeli. Sadece koşarak faydalı olamaz.
Okan Buruk'un Barış ve Torreira'yı çıkarıp, Berkan ve Yunus'u oyuna alması Galatasaray'ın daha etkili hücum etmesini ve pas yapmasını sağladı. Özellikle Yunus'un kazandırdığı penaltı ve İcardi'nin vuruş kalitesi Galatasaray'ın yine maçı geriden gelip kazanmasını sağladı. Oliveira ve Mertens mükemmel oynadı. İcardi çok çalıştı, Dubois da hücuma etkili ve kontrollü çıktı.
ERMAN TOROĞLU: BU MAÇLARI KİM YÖNETECEK?
İki takım için de çok önemli. Eğer Trabzonspor kaybederse neredeyse şampiyonluk işi bitecek gibi. 3 puanlık sistemde her şey olur diyoruz ama bir yerde mantıklı baktığında biraz zor. Trabzonspor 70 dakika doğru dürüst oynamadı. Muslera'nın yaptığı inanılmaz hatadan dakika bir, gol bir yediler.
Galatasaray takımı bu şok golle kendine gelemediği gibi seyircisi bile ancak 10'uncu dakikadan sonra şoktan kurtuldu. Sonra Galatasaray oyunda hakimiyeti ele geçirdi. Trabzonspor buralarda hiç tepki vermedi. Ne zamana kadar, Muslera sakatlanıp çıkana kadar.
Abdullah Avcı takımı sahaya sürerken de doğru 11 yapmamış, oyuncu değişikliğinde de yapmadı. Mesela Trezeguet, penaltıya sebebiyet vermesini bırak, oyunda hiçbir varlığı yok. Hani zannedersin ki Abdullah Avcı'nın kardeşi, kıyak yapıyor. Galatasaray 3. golü bulamayınca bu sefer Trabzonspor iştahlandı, Galatasaray gerildi. Trabzonspor baskı yapmaya başladı ama bu baskı da neticeyi değiştirmeye yetmedi. Çünkü Trabzonspor çok kontrolsüz hücumlar yaptı. Bordo-mavililer bu yıl yaptığı transferlerle, oynadığı futbolla mutlu etmiyor.
Galatasaraylı bazı oyuncular 2-1'i korumak için inanılmaz mücadele ettiler, bunların da başında Kerem geldi. Son yarım saat yaptığı mücadele müthişti. İcardi, takımı idare ediyor ama hücumda istediği topları alamıyor. Muslera'ya bir parantez açmak istiyorum. Galatasaray'ın şampiyonluklarında büyük payı oldu. Dün bir hata yaptı ama arkadaşları onun hatasını kurtardılar. Bakalım sakatlığı ne derecede? Hangi takımdan olursanız olun Muslera gibi sporcuları insan sahada görmek istiyor.
"TRABZONSPOR LİGE HAVLU ATTI"
Halil Umut Meler iyi maç yönetti her zamanki gibi. Zaten şu anda ondan başka yok. Soruyorum o zaman; Halil Umut Meler sakatlanırsa bu maçları kim idare edecek? Maç bittikten sonra Avcı'nın duruşundan şunu çok net gördüm, Trabzonspor bu sene lige havlu attı.
ÖMER ÜRÜNDÜL: MÜKEMMEL GERİ DÖRTLÜ
Futbol kalitesi vasatı aşmayan, sadece mücadelesi olan bir maç izledik. Daha 12. saniyede Muslera ve Torreira'nın büyük hatasıyla G.Saray adeta maça mağlup başladı. Ardından hemen oyunu karşı alana yıkarak iç sahadaki alışılmış baskılı oyunlarına döndüler. Burada önemli olan, skora erken denge getirmekti. Eğer Trabzon oyunu uzun süre tutabilirse G.Saray için riskler artacaktı. Ama G.Saray 20. dakikaya gelmeden beraberliği buldu. Sonrasında da oyunun kontrolünü ele geçirdi.
İkinci yarıda Trezeguet'nin hediye ettiği penaltıyla G.Saray skor avantajını ele geçirdi. Son 15 dakikada bütün riskleri alan rakibi karşısında işi garantiye alacak çok sayıda pozisyon bulup, değerlendiremediler. Savunmada da aslında iyi kapandılar. Sadece uzatmanın son 5 dakikasında iki büyük tehlike atlattılar. Bilhassa Hugo çok müsait vuruşu değerlendiremedi.
"KEREM, TRABZON DEFANSINI BAYAĞI HIRPALADI"
G.Saray'da galibiyeti getiren en önemli faktör, geri dörtlünün mükemmele yakın oynamasıydı. Kerem de kopuk kopuk oynamasına rağmen bölüm bölüm yaptığı çok etkili dikey varyasyonlarla Trabzon defansını bayağı hırpaladı. Bu maça kadar çok büyük bir seri yakalayan G.Saray, dün akşam hem de erken golle gelen şok skor dezavantajına rağmen 90 dakikayı üç puanla kapattı. Sarı-kırmızılılar, bazı kazandığı maçlarda çok iyi oynamasa da gerçekten çok başarılı bir tablo ortaya koyuyor.
Hep söylüyorum; üçlü orta sahada Bakasetas ve Abdülkadir ile oynadığınız zaman rakiplerinize pozisyon vermemeniz veya az pozisyon vermeniz mümkün değil. Abdullah Avcı, üstelik dün gece de Siopis'i oyundan çıkardı, ondan sonra maç farka gidebilirdi. Son olarak Muslera'ya büyük geçmiş olsun...