Ev hapsinde tutulduğu Japonya'dan filmlere konu olabilecek bir planla firar eden Nissan'ın eski CEO'su Carlos Ghosn'un Osaka'dan İstanbul'a, İstanbul'dan da Lübnan'a kaçışında etkin rol oynadığı gerekçesiyle gözaltına alınan MNG Jet Havacılık Yer İşletme Operasyon Kontrol ve Ticaret Müdürü Okan Kösemen'nin ifadesine SABAH ulaştı.
"3-4 YILDIR İŞ YAPIYORDUK"
Okan Kösemen olayları en ince ayrıntısına kadar anlattığı ifadesinde şunları söyledi: "MNG Jet Havacılık şirketinde Yer İşletme Operasyon Kontrol ve Ticaret Müdürü olarak görev yapıyorum. Yaklaşık 3-4 yıldır birlikte iş yaptığımız Beyrut merkezli uçak kiralama işi yapan Nicholas M. İle Dubai-Osaka-İstanbul charter (uçak kiralama) seferini yapmak üzere kendisi ile anlaşma sağladık.
175 BİN DOLAR'A UÇURMUŞ
Adı geçen şahsın kendisinin de özel jeti var. Kendi jeti kafi gelmediği durumlarda Lübnan'daki yolcuları bizim şirkete ait jetler ile karşılamaktaydı. Nicholas bana Amerikan vatandaşı Michael T. ve George Antonie Z. İsimli şahısların uçuş yapacağını bildirdi. 175 bin dolara uçuş için anlaşma sağladık. Nicholas parayı şirketin hesabına aktardı. 28 Aralık 2019 günü Dubai Havalimanı'ndan ABD vatandaşlarının Osaka Havalimanı'na uçuşunu gerçekleştirdik. 29 Aralık 2019 günü saat 23:00 sıralarında uçağın Osaka Havalimanı'ndan kalktıktan yaklaşık vir saat sonra Nicholas beni Signal isimli haberleşme programından aradı.
Uçakta internetin çalışmadığını, yolculara ulaşamadığını söyledi. Sistem üzerinden uçağın internet erişimini kontrol ettim. Sıkıntı görünmemesine rağmen uçak ile internet ve data link sistemi ile bağlantı kuramadım. Rusya hava sahasına uçak eriştiğinde internet erişimi sağlayabildik. Bunun üzerine Nicholas'ı Signal üzerinden arayarak internetin faal olduğunu ilettim.
"CARLOS UÇAKTAKİ KUTUNUN İÇİNDE…"
Bir müddet sonra aynı program üzerinden Nicholas beni aradı, telefonda sevinç çığlıkları duyunca anlam veremedim. Nicholas'a durumu sordum. Bana gizli bir harekât yapıldığını, konunun çok önemli olduğunu, kimseyle bu bilgileri paylaşmamamı söyledi. Carlos Ghosn isimli şahsın uçakta olduğunu, uçaktaki kutuların birisinin içerisinde olduğunu, İnterpol ve US Sanctions tarafından aranmadığını, can güvenliği açısından Japonya'dan çıkartıldığını söyledi.
'CIA İŞİN İÇİNDE' İDDİASI
Ben bunu öğrenince Nicholas'a çok kızdım. Anlaşmamızda böyle bir şahsın kaçırılması olayının olmadığını söyledim. Kendisi bana işin içerisinde CIA ve gizli örgütlerin olduğunu, herhangi bir sıkıntı yaşanmayacağını söyledi. Nicholas'a tepkimi sertleştirdim.
Böyle kanunsuz bir olaya iştirak etmek istemediğimi söyledim. Kendisi ailem ve çocuğum ile ilgili her türlü bilgiye sahip olduklarını, uçağın İstanbul'a inişinden sonra Carlos Ghosn ve Amerikalı yolculardan birinin diğer kiraladıkları TC-RZA kuyruk numaralı uçağa geçirmemi, benim de bu uçakla birlikte Beyrut'a gitmemi, burada beni birileriyle tanıştıracağını söyledi. Olayı gizli tutmamı, oturduğum evimin dışında bir ekibin beni beklediğini söyleyerek beni tehdit etti.
"AİLEMİ ALIP HAVALİMANINA GİTTİM, UÇAĞA BİNDİM"
Aynı gece saat 03:30 sıralarında evimin güvenlik alarmı çaldı. Site güvenliği beni aradı. Çevreyi kontrol ettik, ancak kimseyi göremedik. Bir müddet sonra eşim ve çocuğumun can güvenliğinin tehlike altında olduğunu düşünerek yanıma aldım. Birlikte evden çıkarak Atatürk Havalimanı'na gittik.
Terminalden apron kartım olduğu için doğrudan aprona TC-RZA uçağının yanına gittim. Sonra tekrar terminale dönerek pasaport kontrolünden geçip kendimi TC-RZA'ya yolcu olarak kaydettirdim ve yurt dışı çıkışımı yaptım. TC-RZA uçağı Beyrut'a hareket etmek üzere apronda bekliyordu. Kaptan pilotlar Ö.B.B., S.K. ve kabin memuru N.A. uçakta hazır bekliyorlardı. Kendileri ile merhabalaştım.
"TUVALETE GÖTÜRDÜLER, CARLOS ORADAYDI"
Saat 05:15 sularında TC-TSR kuyruk numaralı uçak aprona indi. TC-RZA'nın yakınına park etti. TC-TSR kutruk numaralı uçağa doğru hareket ettim. Uçak kapı açtı, içeri girdiğimde uçağın birinci salon kabin kısmında koltukların arasında kutu gördüm. 2 Amerikalı yolcu yanıma geldi. İngilizce 'Okan sen misin' dediler.
Uçağın arka tarafına doğru beni götürdüler. Kendilerine 'Hanginiz benimle Beyrut'a geliyorsunuz' dedim. Programın değiştiğini, Carlos Ghosn'u Beyrut'a benim götüreceğimi söylediler. Bu konuşmalar esnasında uçakta hala Carlos Ghosn'u göremedim. Sonra beni uçağın en arka tarafına tuvaletin olduğu yere götürdüler. İçlerinden bir tanesi tuvaletin kapısını açtı. İçeride Carlos Ghosn denilen adamı gördüm. Kapıyı açan Amerikalı 'İşte kargo bu' dedi.
"BURADAYIZ, GİTMİYORUZ"
Birlikte uçağın ön tarafına geldik. 2 Amerikalı yolcu uçaktan inerken 'Beyrut'a uçak inene kadar buradayız, gitmiyoruz' diyerek beni dolaylı tehdit ettiler, sonra da eşyaları ile birlikte uçaktan indiler. Havaş'a ait VİP aracıyla terminale doğru gittiler. Bu sırada Havaş'a ait diğer VIP araç uçağın yanında uçuş personelini götürmek üzere bekliyordu.
CARLOS'U UÇAĞA SOKMAK HER ŞEYİ ORGANİZE ETMİŞ
Carlos Ghosn'u diğer uçağa rahatça nakletmek amacıyla VIP aracı uçağın daha ilerisine almalarını söyledim. VIP aracı uçaktan uzaklaştırdılar. Bu sırada A. isimli teknisyen uçağa geldi. Onu da uçaktan uzaklaştırmak için TC-RZA kuyruk numaralı uçakta sorun olduğunu söyleyerek gönderdim.
Bizim firmaya ait aracı alarak TC-TSR'nin merdivenlerine kadar yaklaştırdım. Bu uçağın pilotu B.K.S.'yi uzaklaştırmak için de pasaport çıkışını yapmasını, şirketteki evrakları halletmesini söyledim. B.K.S. kaptan, VIP araç ile uçağın yanından uzaklaştı. Uçağın içerisini kontrol ettim, kimse yoktu. Kabin memuru S.K.K. ile kaptan pilot N.P.'yi de uçak içerisinde görmeyince Carlos Ghosn'u hızlıca uçaktan indirerek araca bindirdim. Aracı kendim sürerek TC-RZA uçağına yanaştık. Carlos Ghosn'u kimse görmeden uçağa geçirdim.
UÇAKTA NELER KONUŞTULAR?
Uçak zaten uçuşa hazır bekliyordu. Çok beklemeden Beyrut'a doğru Atatürk Havalimanı'ndan kalkış yaptık. Seyahat esnasında Carlos Ghosn ile sadece 5 dakika uçağın özellikleri ile ilgili konuştuk. Kaçırılma olayı ile ilgili kendisi bana bir şey anlatmadı. Ben de sormadım. Sadece Japonların çok kötü insanlar olduğunu söyledi. Aynı gün saat 07:15 sıralarında Beyrut'a indik. Beyrut'a indikten sonra Carlos Ghosn'u yer hizmetleri görevlisi bir bayan alıp terminale götürdü.
"HER ŞEY KONTROL ALTINDA"
Bir müddet sonra Nicholas M. bizim uçağa geldi. Kendisine bu yaptıkları ile beni çok zor durumda bıraktığını söyledim. Rahat olmamı, sıkıntı yaşamayacağımı, her şeyin kontrol altında olduğunu söyledi. 5-10 dakika Nicholas ile görüştükten sonra Beyrut Havalimanı'ndan ayrılarak saat 10:00 sıralarında Atatürk Havalimanı'na dönüş yaptık.
Carlos Ghosn isimli şahsın kaçırılması olayından ilk başta benim de kesinlikle haberim yoktu. Önceye dayalı hukukumuz bulunan ve birlikte iş yaptığımız Nicholas'ın organizesinde ben de bu işe istemeyerek ve tehdit altında karışmış oldum.
TC-TSR ve TC-RZA kuyruk isimli her iki uçağın pilotlarının bu olayda herhangi bir rolleri yoktur. Yer hizmetleri çalışanlarından İ.M.H. tarafından düzenlenen yolcu manifestosunu elinden aldım. Uçağa kendim götüreceğim dedim. Beyrut uçağında yolcu olarak benimle birlikte Amerikalılardan birisinin transit yolcu olarak devam edebileceğini söylemiştim. Bu nedenle yer hizmetleri çalışanlarını da olayda herhangi bir katkıları bulunmamaktadır.