Dünya üzerinde hızla yayılarak 1 yıla yaklaşan bir süre içerisinde çok sayıda insanın hayatını kaybetmesine neden olan corona virüsü pandemisine ilişkin Türkiye'de de son dakika gelişmeleri yaşanıyor. Covid-19'un ilk ortaya çıkmasından bu yana fazla sayıda geçridği mutasyonlar sonucunda her mutasyon ardından farklı ve yeni koronavirüs belirtileri ortaya çıkarken bu belirtilere sahip olanlar koronavirüs testi yaptırıyor. Pandeminin ilk vaka teşhisinden bu yana Sağlık Bakanı Fahrettin Koca Twitter hesabından duyurulan korona son durum verileri, Türkiye corona virüsü vaka sayısı - ölüm sayısı detaylarıyla bugün için 29 Aralık koronavirüs tablosu formatında paylaşılıyor. Bakan Koca Twitter hesabından paylaşılacak olan 29 Aralık koronavirüs tablosu ile Türkiye corona virüsü vaka sayısı - ölüm sayısı verilerini bu başlık altından öğrenebilirsiniz…
Sağlık Bakanlığı Ankara, İzmir, İstanbul korona son durum verileriyle 29 Aralık koronavirüs tablosu ve Türkiye corona virüsü vaka sayısı - ölüm sayısı detayları şöyle;
İşte Bakan Koca'nın günlük korona son durum değerlendirmeleri...
Bugün tespit edilen 2.783 yeni hastamız var. Aktif vaka sayısında düşüş devam ediyor. Düşüş hızında yavaşlama olsa da ağır hasta sayımız da düşmeye devam ediyor. Kısıtlamalar sonuç veriyor. Aşıdan da sonuç alana kadar sabırla tedbirlere uymalıyız.
Bugün tespit edilen 2.816 yeni hastamız var. Aktif vaka sayısı düşmeye devam ediyor. Elde ettiğimiz kazanımları muhafaza edebilmek ve salgınla mücadele edebilmek için tedbir ve kısıtlamalara tam uyum şart. Birlikte üstesinden geleceğiz.
Bugün tespit edilen 2.806 hastamız var. Vaka ve hasta sayımız düşmeye devam ediyor. Temaslı sayısı ve test talebi de azalıyor. Tedbir ve kısıtlamaların etkisini yakında kayıplarımızda da görmeyi ümit ediyoruz. Mücadele sürekliliği başarıyı kalıcı kılacak.
Koronavirüse karşı kullanılacak olan Çin aşısı yarın İstanbul'a ulaşacak. İlk uçakta 3 milyon doz aşı gelmesi beklenirken, toplamda 50 milyon doz aşı teslim edilecek. Peki teslim edilecek olan Sinovac aşısı nasıl uygulanacak? Randevu sistemi mi olacak? "Aşılar, toplum bağışıklığının sağlanmasında ve bu sayede salgın hastalıktan kurtuluşta elimizdeki en önemli araçtır." diyen Bilim Kurulu Üyesi Doç. Dr. Afşin Emre Kayıpmaz'ın aşı ile ilgili açıklamaları…
Bilim Kurulu Üyesi Afşin Emre Kayıpmaz: "Sağlık Bakanlığı Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü'nün hali hazırda önemli bir depolama ve sevkiyat kapasitesi mevcut. 81 ilde 224 aşı nakil aracıyla aşılar, uç noktalara kadar rahatlıkla ulaştırılabilecektir. " diyerek aşı ile ilgili şu sözlere yer verdi:
Kayıpmaz: "Aşılar aile sağlığı merkezlerinde, toplum sağlığı merkezlerinde, kamu hastanelerinde, üniversite hastanelerinde, özel hastanelerde, kurumların sağlık merkezlerinde ve ihtiyaç duyulan bölgelerde mobil sağlık ekiplerince uygulanacaktır. Buralarda bir kalabalıklaşmaya sebebiyet vermemek adına bir randevu sistemi oluşturulacaktır. Belirlenecek zaman aralıklarında aşılar, insanlarımıza uygulanacaktır. " olduğunu belirtti.
Doç. Dr. Emre Kayıpmaz, incelemelerin 2 hafta süreceğini belirterek: "Aşılar ülkemize geldikten sonra Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu ve Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü tarafından incelenecektir. Bu incelemelerin neticesinde aşıların ülkemiz standartlarına uygun bulunması halinde aşılar insanlarımıza uygulanmaya başlanacaktır. Bu incelemeler de yaklaşık olarak 2 hafta kadar sürmektedir. " dedi.
Bilim Kurulu Üyesi Kayıpmaz: "3 milyon doz aşı, 1,5 milyon kişiye uygulanacaktır. Öncelikli olarak sağlık çalışanlarımıza uygulama yapılacaktır. İlk doz aşılama, birkaç gün içerisinde tamamlanıp; ilk aşı yapıldıktan iki hafta sonra ikinci doz yapılacaktır.
Aşı uygulamasının öncesinde ve sonrasında rutin bir muayene ve antikor testi uygulaması yapılmayacaktır. Bununla birlikte aşı uygulamasının öncesinde insanlara o anda hastalık belirtilerinin olup olmadığı, alerji öykülerinin olup olmadığı gibi belirli sorular sorulacaktır. Bununla birlikte aşı olan herkes, aşı sonrası istenmeyen etkiler açısından takip altında tutulacaktır." diyerek sözlerine devam etti.
Kayıpmaz: "Yaşlı, engelli bakım evlerinde kalanlar ve onlara hizmet sunan personellere uygulama yapılacaktır. 2. aşamada ise hizmetin sürdürülmesi yönünde öncelikli sektörlerde çalışanlar aşılanacaktır.
Kamu güvenliği çalışanları, yargı mensupları, öğretmenler, gıda sektöründe çalışanlar, elektrik, su, doğal gaz alanında çalışanlar, taşımacılık sektöründe çalışanlar, telekomünikasyon sektöründe çalışanlar, rafineri çalışanları, yangına müdahale hizmetlerinde çalışanlar ve kamuda hizmet veren diğer kritik hizmet veren personelleri bu grupta sayabiliriz. Sonrasında 50-64 yaş aralığında olup en az 1 kronik hastalığı olan bireylerin aşılanması planlanmaktadır. " ifadelerini kullandı.
Son olarak Afşin Emre Kayıpmaz: "Aşıyla ilgili tereddütleri olan kişilerin bu tereddütlerini gidermek konusunda bilimi temel alan açıklamalar son derece önem arz etmektedir. Aşıların bize sağlayacağı yarar; aşıya bağlı istenmeyen etkilerden çok daha fazladır. Aşılar, toplum bağışıklığının sağlanmasında ve bu sayede salgın hastalıktan kurtuluşta elimizdeki en önemli araçtır." diye konuştu.
Avrupa Birliği'nin ilaç düzenleyicisi Avrupa İlaç Ajansının (EMA) AstraZeneca ile Oxford Üniversitesi tarafından geliştirilen aşıya ocak ayı içinde onay tavsiyesi vermesi beklenmiyor. AB'nın aşı alımı için anlaşma yaptığı ilk şirket AstraZeneca olmuştu.
EMA'nın İcra Direktörü Yardımcısı Noel Wathion, Belçika basınına yaptığı açıklamada, İsveç ve İngiltere ortaklı şirketin EMA'ya şu ana kadar sadece klinik deneyleri hakkındaki veriyi sunduğunu, şartlı pazar yetkilendirmesi için bunun yeterli olmadığını söyledi.
Aşının kalitesi hakkında daha fazla veriye ihtiyaç duyduklarını belirten Wathion, AstraZeneca'nın onay için bir başka şart olan resmi başvuruyu da yapmadığını, bu sebeplerle ocak ayı içinde onay için tavsiye kararı almalarının mümkün görünmediğini aktardı.
EMA şu ana kadar BioNTech ile Pfizer'in geliştirdiği aşıya onay için tavsiye kararı aldı. AB Komisyonu da 21 Aralık'ta aşının AB içinde kullanımına onay verdi ve AB genelinde 27 Aralık'ta aşılamalar başladı.
EMA, Amerikan şirketi Moderna'nın geliştirdiği aşının değerlendirmesini de sürdürüyor. Moderna aşısı hakkındaki kararın ocak başında verilmesi bekleniyor.
AstraZeneca'nın aşısına artık AB'nin parçası olmayan İngiltere'de 4 Ocak itibarıyla onay verilmesi bekleniyor.
AB şu ana kadar AstraZeneca ile 400 milyon, Sanofi-GSK ile 300 milyon ve Johnson and Johnson şirketiyle 400 milyon, Pfizer ve BioNTech ile 300 milyon, CureVac ile 405 milyon, Moderna ile 160 milyon doz doz aşı almak için anlaşma yapmıştı.
AB'nin aşı alımı için anlaşma yaptığı ilk şirket AstraZeneca olmuştu.
2020'de tüm dünya koronavirüs salgınıyla mücadele ederken tıp dünyası garip hastalıklara şahit oldu. Dünyanın belli bölgelerinde yaşayan vakalarda garip hastalıklar tespit edildi.
Tıp gündeminde dikkat çeken bu hastalıklar, yeşil idrar hastalığından gezen dalak hastalığına kadar farklı isimlerle ortaya çıktı. Peki 2020'de ortaya çıkarak garip hastalıklar arasında yer alan bu 10 hastalık nedir? 10 garip hastalığın ne gibi belirtileri vardır?
İdrarın yeşile dönmesi oldukça korkutucu gelebilir. Fakat Chicago'daki bir adamın fark ettiği gibi yeşil idrar, bazı ilaçların nadir görülen yan etkilerinden biri olabilir.
62 yaşındaki adam, kanında hayati tehlike oluşturabilecek bir durum olan yüksek düzeyse karbondioksit bulunduğu tespit edildikten sonra hastaneye kaldırıldı. New England Journal of Medicine'da 2 Aralık'ta yayınlanan bir rapora göre, tedavi için ventilasyon uygulamasına geçildi ve propofol adı verilen bir anestezi ilacı verildi. Beş gün sonra, bir kateter torbasında toplanan idrarın yeşil renge dönüştüğü fark edildi.
İnsanlar, soğuk hava dahil olmak üzere hemen hemen her şeye karşı alerji geliştirebilirler. Fakat Colorado'da yaşan bir adam için soğuk alerjisi neredeyse hayatına mal oluyordu.
27 Ekim'de The Journal of Emergency Medicine'da yayınlanan bir rapora göre 34 yaşındaki adam, sıcak bir duştan soğuk bir banyoya adımını attığını yere yığıldı. Adam nefes almakta zorlanıyordu ve cildi kurdeşenle kaplanmıştı. Hayatı tehdit eden, anafilaksi olarak bilinen tüm vücut alerjik reaksiyonu yaşıyordu.
Siyah meyan kökünü yüksek oranda tüketmek, aşırı doz şeker almanıza sebep olabilir. Bunun nedeni, yüksek dozlarda toksik olduğu bilinen bir bileşik içermesidir. Tam da bu etkileri nedeniyle Massachusetts'te bir adam çok fazla siyah meyan kökü yemesi nedeniyle hayatını kaybetti.
Bir genç, göğüs ağrısı şikayetiyle hastaneye başvurduğunda doktorlar şaşırtıcı bir nedenle karşılaştı. Gencin kalbinde bir dikiş iğnesi bulunuyordu.
29 Temmuz'da The Journal of Emergency Medicine'da yayınlanan bir rapora göre 17 yaşındaki, göğsünde sırtına yayılan keskin bir ağrı yaşadıktan sonra acil servise gitti. Raporda, göğsünün CT taraması, kalbinde dik duran bir metalik bir yabancı nesne olduğu kayıt altına alındı. Bu nesnenin, doktorların açık kalp ameliyatı yaptıkları sırada 3,5 santimetrelik bir dikiş iğnesi olduğu anlaşıldı.
Bir kadının mesanesi, şekeri alkole dönüştürmeye başladığında bir çeşit bira fabrikasına dönüştü. 61 yaşındaki kadının, sirozu veya karaciğerinde hasarı olduğu için karaciğer nakline ihtiyacı vardı. 24 Şubat'ta Annals of Internal Medicine dergisinde yayınlanan bir rapora göre, idrarında alkol içmeyi reddetmesine rağmen sürekli olarak alkol testi pozitif çıktığında doktorları şaşırmıştı.
Biraz dikkatli hareket ettikten sonra, doktorlar kadının mesanesindeki mikropların glikozu (şekeri) alkole dönüştürdüğünü keşfettiler. Kadının durumu, gastroinstestinal sistemdeki mikropların karbonhidratları alkole dönüştürdüğü "otomatik bira fabrikası sendromu" (ABS) adı verilen nadir bir bozukluğa sebep olmuştu.
Zihin dağınıklığı normal bir şey olsa da vücuttaki organlar, genellikle olduğu yerde durması beklenen yapılardır. Ancak Michigan'daki bir kadının dalağının vücudunun içinde 48 saat boyunca gezdiğinde bulduğu durum, oldukça sıradışı olarak nitelendirildi.
Kadının dalağı, olağan yerinde tutan bağlar zayıfladığında organın vücut içinde hareket etmesine izin verdiğinde ortaya çıkan nadir bir "dolaşan dalak" rahatsızlığına sahip olduğu fark edildi.
Covid-19'u olan kişiler, enfeksiyona yakalandıktan sonra yaklaşık sekiz gün boyunca bulaşıcılık gösterirler. Fakat Washington eyaletindeki bir kadın 70 gün boyunca bulaşıcı virüs parçacıkları saçtı, bu da tüm bu süre boyunca bulaşıcı olduğu anlamına geliyor. Ayrıca 4 Kasım'da Cell dergisinde yayınlanan vakaya göre, hastalığın semptomlarını da hiçbir zaman göstermedi.
Brezilya'da bir adam, taramada bir değil üç böbreği olduğunu gösterdiğinde doktorlar büyük bir şaşkınlık yaşadı.
The New England Journal of Medicine dergisinde 6 Mayıs'da yayınlanan bir vaka raporuna göre, 38 yaşındaki adam başlangıçta şiddetli sırt ağrısı için tıbbi yardım istedi. BT taraması sırasında sırt ağrısının fıtıklaşmış veya "kaymış" bir disk nedeniyle oluştuğu düşünüldü. Fakat bu taramalar sırasında adamın alışılmadık anatomik özelliğe sahip olduğu fark edildi. Raporda, tipik bir insanda görülen normal iki böbrek yerine üç böbrek bulunuyordu.
