Türkiye'nin en iyi haber sitesi
ENGİN ARDIÇ

Hastalık mıdır?

Herkes kırmızı ışıkta geçerken siz de kırmızı ışıkta geçmek zorundasınız, durursanız arkadan çarparlar.
Önce geçersiniz, bunun doğru bir davranış olup olmadığını sonra tartışırsınız.

***

Bir süredir Türkiye'de milliyetçiliğin şaha kalktığı söyleniyor, bunun iktidar tarafından kötü durumu örtbas etmek için kullanıldığı iddiası zihinlere işleniyor...
İşin sakil tarafı şudur: Bunu yalnız Kürt milliyetçiliğini destekleyen "liberal takımı" yapmıyor... Türk milliyetçisi geçinen "muhalif faşistler" de yapıyorlar!

Bu köşe yazısını aşağıdaki linke tıklayarak sesli bir şekilde dinleyebilirsiniz.

Böylece ciddiye alınır bir yanları da kalmıyor.
Liberaller bir Kürt devletinin kurulması için yırtınıyorlar.
Bunun "Türkiye'nin de toprak vermesi" anlamına geleceğini dillendirmiyorlar ama buna razılar...
Bu "mesailerini" de barış gibi iri lafların arkasına sığınarak yerine getiriyorlar.
Şu anda onların istedikleri şekilde bir barış demek, Türk ordusunun yenilgiyi kabul etmesi demektir.
Hem de tam kazanmak üzereyken!
Aynı herzeyi Ermenistan konusunda da yediler: Barış gerekirmiş.
Ermenistan durduk yerde Azerbaycan'a saldırmış, barış istiyorlar.
Yani cevap vermeyeceksin, "entelleri" memnun etmek adına sineye çekeceksin.
Sırtında yumurta küfesi yok ya, Mavi Yolculuk teknesinin güvertesinden denize karşı salla...
Sakın Ermeni hükümetini eleştirme, söz söyleme.
Sakın sivilleri katleden, uyuşturucu satıp silah alan PKK örgütüne laf etme.
"Bizim milliyetçiliğimiz kötüdür, başkasının milliyetçiliği iyidir"... Bu mu?
Örneğin Mustafa Kemal Paşa milliyetçiliğe sarılmakla doğru etmemiştir ama Yunanistan Batı Anadolu'yu ve hatta İstanbul'u istemekte haklıydı... Bu mu?
Gülmeyin, bunu söyleyen adam da tanıdım.
Adam denebilirse.

***

Aynı kişi ikide bir "milliyetçilik bir hastalıktır" demeyi severdi.
Hastalıksa, mikrobu dışarıdan geldi.
Türk milliyetçiliği, imparatorluğun dağılmasına tepki olarak ortaya çıktı.
Önce bunu "Osmanlı milliyetçiliği" şeklinde denedik, yürümedi. Olamazdı da.
Liberal kimliğiyle 1908 darbesini yapan İttihat ve Terakki, niçin daha dört yıl içinde bunun tam zıddına, milliyetçiliğe dönmüştür?
İtalya Libya'ya saldırdığı için.
İttihatçı masonlar, İtalyan biraderlerinden yedikleri bu beklenmedik kazık karşısında apışıp kalmışlardı. (Ömer Seyfettin'in "Primo Türk Çocuğu" adlı hikayesini okuyunuz.)
Yunan hükümeti İzmir'e asker çıkarıp içerilere ilerlemeseydi, Anadolu'da kuva-yı milliyenin örgütlenip gelişmesi çok ama çok zordu...
İttihatçılar'ın memleketi batırmış olmanın "vebalinden" kurtulmaları da çok zordu.
Bu kez kazandılar ve namuslarını temizlediler.

***

Sana karşı milliyetçilik yapılıyorsa sen de yapmak zorundasın.
Üstüne geliniyorsa cevap vermek zorundasın.
Onlar kırmızı ışıkta geçiyorlarsa sen de geçmek zorundasın.
Sen geç, Cihangir tartışsın.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA