Türkiye'nin en iyi haber sitesi
HAŞMET BABAOĞLU

Benim ilacım!

Elbette tıbben değil ama ruhen insan ilacını bile sevmek istiyor; sevdiği bir ilaca ihtiyaç duyuyor.
Yok! Homeopatiden, yani "hastaya göre ilaç" merkezli geleneksel tıp yönteminden söz etmiyorum.,
Sevmek ve sevdiğini benimsemekten bahsediyorum.
Bu bazen bitkilerdir, çaylardır, gıdalardır.
Bazen de basbayağı "medikal" ilaç oluyor ki, biraz sıkıntılı tabii...
Mesela rahmetli babaannem Gripin'i öyle kişiselleştirmişti ki, ilacın adı anılsa yüzüne bir ferahlık hissi gelirdi.
Gripin alınca sadece ağrılarının değil, dertlerinin bile geçeceğine inanırdı.

***

Bu köşe yazısını aşağıdaki linke tıklayarak sesli bir şekilde dinleyebilirsiniz

Anlamışsınızdır...
Belki zor ama gündemi köşemden kovmaya çabalıyorum.
Canım mesela zencefilden bahsetmek istiyor bugün...
Benim ilacım da o çünkü.
Daha taze zencefili rendelerken ne soğuk algınlığı hissim kalıyor, ne de boğazımdaki karıncalanma...
Sıcak suyun fincana dökülüşünü bile beklemiyor iyileşme hissi.
İnsan ruhu garip...
Bir kere sevmeyegörsün...
Sevgisi ilaç oluveriyor.
Hah! Gerçekten zencefil çayını anlattığımı sanmıştınız, değil mi?

***

Tamam! Tamam!
Gerçekten o Doğulu keskin baharatı anlatıyorum.
Kur'an'daki adıyla "zencebila"yı...
Tabii gençler onu daha çok yabancı menşeli kahve zincirlerinin kurabiyeleri ve ithal içecekler yoluyla "ginger"diye tanıdılar.
Unutmuştuk çünkü...
80'ler, 90'lar'da her şeyi pul bibere bulamaya başladığımız için yalnız zencefili değil, pek çok baharatı yemeklerde kullanmayı unutmuştuk.
Zencefil çayı mı?
O da pek yakın zamanlarda hayatımıza yeniden girip şifa oldu.
Şimdi bütün marketlerde arzı endam ediyor.

***

Ben de bütün "okumuşlar"ımız gibi unuttuğumuz hakikatle Batı'da yüzleştim.
Seneler, seneler önceydi.
Viyana'da bir otelin resepsiyon görevlisi yüzümün rengini beğenmemiş olacak ki..
"Hasta görünüyorsunuz" dedi ve kendinden emin biçimde ekledi: "Odanıza en iyi ilacı göndereceğim!"
Az sonra şahane bir tepside demlik dolusu zencefil çayı, bal ve limon dilimleri geldi.
Dört saat sonra ayağa kalkmış müzelerde Gustav Klimt'lere bakmanın tadını çıkartıyordum.
O günden beri zencefil çayım ve Çengelköy Baharatçısı'ndan pastil niyetine aldığım zencefil şekerlemelerimle aram çok iyi...

***

Zencefil tavsiyesi mi bu yazı?
Hayır!
Sevmenin tedavi edici etkisi üzerine bir değinme diyelim...
Ha şu da var...
Seveceksen, keskin tatları seveceksin!

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA