Türkiye'nin en iyi haber sitesi

İLKNUR K. AKMAN

Normal doğum için şartlarım var

Geçtiğimiz haftaki 'Sezaryen mi, normal doğum mu?' tartışmasını takip ettim. Benim için yeni bir bilgi yoktu söylenenler arasında... Bir süre önce burada sezaryen doğumun artık Avrupa ve Amerika'da tercih edilmeyen bir yöntem olduğunu, zorunlu olmadıkça normal doğum yaptırıldığını, hatta yakın bir arkadaşımın normal doğumdan kaçamayacağı için İngiltere'de doğum yapmaktan vazgeçtiğini yazmıştım. Kaldı ki İngiltere'de kadınlar son yıllarda evde doğuma teşvik ediliyor ama elbette aile hekimleri ve ebelerin gözetiminde. Ebelik gerçekten de yurtdışında çok önem verilen ve sorumluluk isteyen bir meslek. Ebeler ise neredeyse bir doktor kadar bilgili ve tecrübeli. Öyle de olması şart zaten, çünkü normal doğum yaptırmak her şey seyrinde giderse çok kolay ama en ufak bir aksilikte dünyanın en zor işi. Ama işinizin ehliyseniz, zoru kolaya çevirmek, anneyi tüm korkularından uzaklaştırmak elinizde.
NORMAL DOĞUMDA DOKTOR ÇOK ÖNEMLİ
Ben normal doğum kararı aldığımda hiç korkmuyordum; hayatımda 'normal doğum' asla ürkütücü olmamıştı benim için. Sağolsun, doktorum Melih Bey de (Opr. Dr. Nevzat Melih Gündüz) beni bu konuda çok rahatlattı ve normal doğum kararımı hep destekledi. Normal doğumu ben de her anne adayına tavsiye ederim ama bazı şartlarım var. Bir kere en başta samimi, işini gerçekten severek yapan ve size gereken özeni gösterecek bir kadın-doğum uzmanı seçmelisiniz kendinize. Adı çok duyulmuş, bilmem kimlerin gittiği çok ünlü bir doktor 'en iyisi' demek değil.

DOĞUM SIRASINDA YANINIZDA 'BİLGE' BİRİ OLSUN
Siz kendinizi rahat hissettiğiniz, güvendiğiniz ve size anlayış gösterecek biriyle başarabilirsiniz bu işi. Çünkü; aksi mümkün değil. İkincisi; doğum yapacağınız hastanenin kadın-doğum bölümünün bu konuda ne kadar tecrübeli olduğunu araştırın. Doktorunuz siz sancı çekerken sürekli başınızda duramayacağından, en azından kendinizi iyi bir hemşire ya da ebeye teslim ettiğinizi bilirsiniz. Normal doğum gerçekten bir ekip işi; ebe hemşirelerin doğuma girecek doktoru, doktorun da onları tanıması çok önemli. Üçüncüsü; doğuma girmeden önce yanınızda 'bilge' bir insan olmalı. 'Bilge'den kastım sabırlı, sakin, huzurlu, size güç verecek ve her şeyin çok güzel olacağını söyleyecek birisi. Bu kişi şimdiki adıyla 'doğum koçunuz' da olabilir, anneniz, yengeniz ya da cesur kocanız da... Önemli olan ondan güç alabilmeniz, yoksa aslında her şeyi siz yapacaksınız. Peki Türkiye'nin her yerinde saydığım özelliklere sahip doktorlar ve ebe hemşireler var mı? Siz delice sancı çekerken doktorunuz ya da ebeniz sizinle tatlı tatlı konuşup sizi sakinleştiriyor mu? Yoksa size 'Amma da söylendin kardeşim, ne nazlı bir kadınsın sen... Alt tarafı doğuracaksın, ne oluyor!' muamelesi mi yapılıyor? Büyük özel hastaneler dışında maalesef öyle. Normal doğum yapacak kadına gereken özen ve ilgi gösterilmiyor Türkiye'de. Kadın korkularıyla baş başa bırakılıyor; hatta kendi haline terk ediliyor. Bu durumda da kimse normal doğuma yanaşmıyor. Doğum esnasında başına birkaç aksilik gelenler ise bunu, haklı olarak, hayatının en büyük kabusu olarak anlatıyor. Doktorlar şunu unutuyor belki de; o anda düşündüğünüz şey, kendi canınızdan önce dokuz aydır karnınızda taşıyıp beslediğiniz bebeğinizdir. Korkularınız o yüzden çok daha büyük, çığlıklarınız o yüzden çok daha fazla.

EN GÜZELİ DOĞAL OLANDIR
Doğal olan, tartışmasız en doğrusu ve en güzeli... Ama hastane koşulları yetersiz, doktorlar özensiz, ebe hemşire vasfıyla çalışanlar tecrübesiz olursa, hiçbir kadını normal doğuma özendiremezsiniz. Bu ülkede hep ezilip itilen kadınlar da sezaryen doğum yapıp bir hafta sırt üstü yatıp, kendine kraliçe muamelesi yaptırmayı fırsat bilir!

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.