Türkiye'nin en iyi haber sitesi
NUR ÇİNTAY

Hangisini görmeye paha biçilemez?

Dünyanın en çok kazanan ünlüsü mü, İtalya’nın ilk kadın müze müdürü ve stil ikonu mu? Dünya moda devi Fendi’nin 90’ıncı yaşını kutladığı çeşme mi, yetenekli bir sanatçının stüdyosundaki mutfak mı? Hangisini görmeyi tercih edersiniz?

Anormal bir kalabalık... İzdiham. Kaldırımdan sokağa taşmış yüzlerce insan. Mağaza açılışı desem değil, indirim başlangıcı desem değil; Roma'nın ünlü markalar bölgesi birkaç sokak uzakta. Küçük bir ekip, akşamüstü bir şeyler içmeye gelmişiz. Peki bu dev grup neyin peşinde? Dayanamayıp sorduk. Taylor Swift'i bekliyorlarmış. Sevgilisiyle beraber, bizim o bahçesinde bir şeyler içeceğimiz otelde (Hotel de Russie) kalıyormuş, her an çıkabilirmiş! Tamam, ünlü şarkıcı, güzel kadın... Ama yani iki saniye Taylor Swift'i görmek için saatlerce sokakta beklenir mi? Kim için beklersiniz peki? Bir arkadaşımız "Obama" diyor. İyi cevap ama sıcağa da bağlı doğrusu! Atatürk olabilir... Ya da o trajik uçak kazasında tam da bugün ölen (1999) John F. Kennedy JR. namı diğer John John; evet bak onun için beklerim! Dünyanın gelmiş geçmiş en çekici adamı benim için. Efsane Jackie'nin oğlu. 'Stil ikonu' tabiri daha hiç ayağa düşmemişken onun bir diğer cisimleşmiş hali olan Carolyn Bessette ile olan evliliğinde bir kadının nasıl güzel sevileceğinin bize onlarca gıptalık fotoğrafını veren adam. Onu birkaç dakika canlı görmek için, evet kaldırımda, bütün gün dikilirim! Ama Taylor Swift?.. Amaaan... İki hafta önceki bu dudak bükmemi, geçtiğimiz günlerde afiyetle yedim! Ucundan azıcık görmek için sokakta beklemeye değer bulmadığım bu kadın, Forbes dergisinin açıklamasına göre yılın en çok kazanan ünlüsüydü. 26 yaşındaki şarkıcının yıllık kazancı 170 milyon dolardı. Tanesi 88 milyon dolardan iki adet Ronaldo alabilirdi mesela!

GRACE KELLY İLE AYŞE KULİN ARASI
Kedinin uzanamadığı ciğere mundar demesi gibi anlaşılmasın ama şahsen Palma Bucarelli'yi çok daha fazla merak ettiğimi ve imkân olsa Taylor Swift'ten 40 kat fazla görmek isteyeceğimi ifade edeyim. Kim mi Palma Bucarelli? Çağdaş sanata damga vurmuş bir İtalyan... Ama aynı zamanda güzelliği, seksapeli ve tarzıyla da sosyal hayata damga vurmuş bir kadın. Roma'daki modern sanat üssünde (Galleria Nazionale d'Arte Modern adi Roma) 1942'den 1975'e kadar küratörlük ve direktörlük yapmış. İtalya'nın ilk kadın müze yöneticisi... Roma Üniversitesi'nde Sanat Tarihi okumuş. Eğitim Bakanlığı'nda çalışmış, II. Dünya Savaşı sırasında müzeyi ve koleksiyonu korumuş, İtalyan olmayan sanatçıların faşist dönemde zarar gören eserlerini elden geçirtmiş... 50'li yıllarda büyük Picasso, Mondrian, Jackson Pollock, Malevich sergileri organize etmiş. Esaslı müdür yani. Öte yandan da müthiş cazibeli bir kadın. Grace Kelly ile Ayşe Kulin'in gençliği arasında, göz kamaştıran bir güzelliğe sahip. O eda, o hal tavır, o kılık kıyafet, vay vay vay! Muazzam bir gardırobu var. O da Jackie gibi, daha tabirin icat edilmediği zamanların stil ikonu. Daha İtalyan modası rüştünü ispat etmemişken bile sadece İtalyan modacılardan giyiniyor bir 'milli' görev bilinciyle ve ne biçim taşıyor onları. Dillere destan kıyafet koleksiyonunu Roma'daki dekoratif sanatlar müzesine (Museo delle Arti Decorative Boncompagni Ludovisi) bağışlıyor ve müze de 2009'da bir sergi düzenliyor bu ağız sulandıran eşyalarla... Arada kostümsüz fotoğrafları da var yalnız! Döneminin marjinal de bir ismiymiş ve gazeteci-yazar kocasıyla evlenmeden önce beis görmemiş güzelliğini sergileme konusunda. Ailesiyle de fena papaz olmuş bu yüzden. Sanat âleminde de sosyal hayatta da fevkalade kabul görmüş bu kadının akrabaları tarafından dışlandığına dair aile içi dedikoduları kimden alıyorum peki? Angelo Bucarelli'den... O kim? Yolu İstanbul'dan da geçen bir İtalyan sanatçı ve sanat danışmanı (İki kere Contemporary İstanbul'a katılmışlığı var, 'Anne, ben barbar mıyım?' başlıklı İstanbul Bienali'nde de Tophane'de bir işi sergilenmişti). Palma Bucarelli, onun babasının kuzeni.

ESERİ Mİ ALMALI, SANATÇIYI MI?
Roma'da Angelo Bucarelli'yle dolaşmanın hem havası hem kolaylığı var haliyle. Normal şartlarda elimizi kolumuzu sallayarak giremeyeceğimiz sanatçı atölyelerini ziyaret mesela. Eski makarna fabrikası, şimdinin sanatçı stüdyolarına ev sahipliği yapıyor. Marco Tirelli'nin işleri, sonuçtan çok süreciyle ilginç. Eserlerindense kendisini alsak diye çekiştiriyoruz aramızda; en fazla 46-48 gösteren sanatçı 60 yaşında çünkü ve İtalyan erkeklerine olan inancın sağlaması niteliğinde! 38 yaşındaki Pietro Ruffo ise son dönemde sık rastladığımız üç boyutlu kâğıt çalışmalardan yapıyor ve türünün çok iyi bir örneği bence. Sempatik sanatçının, bütçe elverse birkaç eseri duvara büyük zevkle asılır. Her ikisi de pek çok uluslararası sergi ve bienale katılmış isimler. Stüdyo ziyareti, sürece şahitlik, sohbet muhabbet paha biçilmez oluyor haliyle.

SANATÇININ MUTFAĞINA GİRMEK
Türklerin yurtdışına çıktıklarında ilk tercih ettikleri ülke İtalya... E ben de pek çalışkan olmasam da Türküm, doğruyum çok şükür! Roma'ya türlü vesileler ve değişik gruplarla defalarca gittim ve de geçtiğimiz hafta dünya moda uzmanı Fendi'nin 90'ıncı yaşını kutladığı Fontana di Trevi yani Aşk Çeşmesi'nde turistliğimi ebedileştirdim her defasında. Ama bu defa... Master- Card'ın 'Paha Biçilemez' projesi/ markası sayesinde, hiçbir turistin denk düşüremeyeceği çok başka bir Roma'yı tecrübe etme imkânı oldu. Hep bunu yapıyorlar zaten; kendi başınıza akıl bile edemeyeceğiniz, etseniz de girmeyi beceremeyeceğiniz dünyalara sokuyorlar sizi. Paha Biçilemez İstanbul kapsamındaki Fener- Balat gezisinde misal, kırmızı tuğladan o harikulade güzellikteki Fener Rum Lisesi'nin içini gezme fırsatı bulmuştuk. Çok başarılı bir marka ve slogan 'Paha Biçilemez'. Hakikaten de her şey parayla pulla olmaz. Mesela sevilen bir sanatçının mutfağına girmenin değeri hiçbir şeyle ölçülemez. Metafor olarak, işlerin mutfağından bahsetmiyorum. Buzdolaplı, kap kacaklı, bulaşıklı, bildiğiniz mutfak. Pietro Ruffo'nun mutfağına girmiş olmak, nice tarihi kalıntıdan daha kıymetli ve hikâyeli benim için. Unutulmaz ve cidden paha biçilemez.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA