Türkiye'nin en iyi haber sitesi
SAĞLIK VE GÜZELLİĞİNİZ İÇİN GÜZELLİĞİNİZ İÇİN BENCE DR. ECE HATTAT

Her gün ağrı kesici içmek performansı düşürür

45 yaşında evli bir erkeğim. Baş ağrısı çekiyorum ve sürekli ağrı kesici alıyorum. Hayatımda ilk kez ereksiyon olamadım. Ağrı kesiciyle ilgisi var mıdır? G.A./Mersin
Mevsim geçişlerinde, soğuk algınlığı salgınlarında, alerjik rinit veya sinüzit gibi baş ağrısına yol açan bir sorunu olanlarda; kronik ağrı kesici kullanımı sık görülüyor. 2002 yılından beri yaklaşık 80 bin kişiyi inceleyen bir çalışmaya göre, bu durum yaşla birlikte sıklaşan ve ağrı yaratan sağlık sorunlarıyla giderek artıyor. Ancak bu ağrı kesicilerin yan etkileri de oluyor. Doktor kontrolü dışında kullandığınız ağrı kesiciler, mide-bağırsak şikayetleri başta olmak üzere bir dizi soruna yol açar. Araştırmalar, kronik ağrı kesici kullanımının ereksiyon sorunlarına da yol açtığını ortaya koyuyor.

SÜREKLİ KULLANMAYIN
Bu nedenle doktorunuz tarafından önerilmedikçe, bu ilaçları sürekli kullanmayın. Ağrı kesici kullanan biri olarak ereksiyon sorunu yaşıyorsanız, doktora görünmenizde fayda var.

Bağırsak da kalbi bozabilir
52 yaşında bir kadınım. Bağırsaklarımdaki sancıya kolit teşhisi kondu. Testlerde kalp hastalıklarına yatkın olduğum da ortaya çıktı. Kalbim tehlikede mi? A.Ö./Rize
Kalp sağlığıyla ilgili en bilinen risk faktörleri arasında; ailesel kalp hastalığı hikayesi, diyabet-yüksek tansiyon-yüksek kolesterol gibi damarsal sorunlar, kilo fazlalığı, sigara, aşırı alkol tüketimi yer alır. Daha az bilinen bir risk faktörü ise mide- bağırsak sağlığınızdır. Son dönemde, yaklaşık bin kişiyi inceleyen yeni bir çalışmaya göre, yangısal bağırsak hastalığı olanlarda, kalp damar problemleri de daha sık görülüyor.

SIK GÖRÜLÜYOR
Yangısal bağırsak hastalıkları; ülseratif kolit gibi bağırsak duvarını etkileyen ve sisteme yönelik yan etkileri bulunan problemlerdir. Bu nedenle, hem kortizon gibi kullandığınız ilaçları gözden geçirmeli, hem de düzenli kontrollerinizi aksatmamalısınız.

Babalar da depresyona girer
Altı aylık anneyim. Doğum sonrası depresyona girdim. Ben atlattım ama eşim bunalımdan hâlâ çıkamadı. Kızımıza ilgi göstermiyor. Ne yapabilirim? G.Ü./Fatsa
Doğum sonrası depresyon; yaklaşık her 10 kadından birinde görülen ve duygu değişimleri, aşırı endişe hali, ağlama atakları, uyku sorunları, iştah sorunları ile aşırı yorgunluk gibi depresyon belirtilerine yol açan stresli bir tablodur.

DEPRESİF BELİRTİLER
Yapılan çalışmalar, doğum sonrası depresyonun babaları da etkilediğini gösteriyor. 1746 erkek üzerinde iki yıl devam eden araştırmaya göre, özellikle doğumun ardından depresyon yaşayan babalar, çocuklarıyla iletişim kurmakta zorlanıyor ve yanlış davranış kalıpları geliştiriyor. Bu durum çocuğun psiko-sosyal gelişimini olumsuz etkiliyor. Eğer siz de eşinizde depresif belirtiler gözlemliyorsanız, vakit kaybetmeden bir uzmana başvurun. Bu hem eşinizin hem de çocuğunuzun sağlığı için çok önemli bir adım atmış olursunuz.


Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA