Türkiye'nin en iyi haber sitesi
HALİT YEREBAKAN

Hafızanızı yaşlanmaya terk etmeyin

Hafıza 50 yaşından sonra güç kaybetmeye başlar. Bu, yeni bilgileri öğrenmeyi ve hatırlamayı zorlaştırır. Ancak bu durumu kontrol altına almak mümkün

Yaş ilerledikçe organlarınız da yaşlanır. Gençlikte olduğu gibi verimli çalışamaz... Yaşam biçiminize bağlı olarak bazen hiç çalışamayan bir noktaya varabilir... Yani kısaca yaşlanma beyniniz için de geçerlidir, o da yaşlanır. Bu yüzden yaşınız ilerledikçe daha unutkan hale gelirsiniz. Anahtarınızı nereye koyduğunuzu unutabilir ya da eskiden çocuklarınıza anlattığınız anılarınızı unutur ve torunlarınıza anlatamazsınız.

YENİ BİLGİ ÖĞRENMEK
Hafıza 50 yaşından sonra güç kaybetmeye başlar. Yaşa bağlı olarak öğrenme ve hafızada büyük rol oynayan hipokampus adı verilen beyin bölgesi biraz küçülür ve beyin hücrelerindeki yapısal ve kimyasal değişiklikler onların iletişim kurmasını zorlaştırır. Bu, yeni bilgileri öğrenmeyi ve hatırlamayı zorlaştırır. Dün okuduğunuz haberi veya dolabı neden açtığınızı hatırlamamak gibi günlük unutkanlıklar orta ve ileri yaşlarda normal kabul edilir. Ancak normal kabul edilmesi bu durum için hiçbir şey yapılamayacağı anlamına da gelmiyor.



DEPRESYON HAFIZAYI ETKİLER
Yaşlanmanın yanı sıra depresyon, tiroid hastalığı, vitamin eksikliği, migren veya kullanılan ilaçların yan etkileri de hafızayı etkileyebilir. Uyku problemleri hafızanın en büyük düşmanları arasında yer alır. Yeni bilgiler öğrenmek için uyanık olmalısınız. Ancak yorgunsanız beyniniz uyanık sayılmaz. Ayrıca bir anıyı depolamak için, beyin hücresi bağlantılarının güçlenmesi gerekir ki bu da uyku sırasında meydana gelir. Uykunuz bölünürse veya kalitesizse, güçlendirme süreci kesintiye uğrayabilir. Bazı hafıza sorunları bunamanın erken belirtisi de olabilir. Cüzdanınızı nereye koyduğunuzu unutmak bir bunama belirtisi sayılamaz fakat cüzdanın ne işe yaradığını veya aile üyelerinin isimlerini unutmak ciddiye alınması gereken bir durumdur. Herhangi bir sağlık sorununuzun kafa karışıklığına veya unutkanlığa neden olduğunu düşündüğünüz bu durumu doktorunuzla paylaşmayı ihmal etmeyin.Yaş ilerledikçe yaşlanma sadece görüntünüzde gerçekleşmez. Organlarınız da yaşlanır.



SAĞLIKLI BİR
YAŞAM TARZI BENİMSEYİN
Beyninizi sağlıklı tutmak, hafızayla ilgili problemleri de azaltmanıza yardımcı olur. Yapmanız gereken ilk şey sağlıklı bir yaşam tarzı benimsemek. Yani düzenli egzersiz, kaliteli ve yeterli uyku, dengeli beslenme, stres yönetimi, sosyalleşme ve yeni şeyler öğrenme. Bu alışkanlıklar birlikte çalışarak beyin hücreleri arasında yeni bağlantılar oluşturmaya ve var olanları korumaya yardımcı olarak düşünmeyi ve hafızayı keskin tutar. Ayrıca tüm bunlar genel sağlınız için de oldukça önemli unsurlar.



HİSSETTİKLERİNİZ
VE ANILARINIZ ÖNEMLİ
YENİ bilgiler öğrenmek her yaşta mümkün, belki gençlere göre biraz daha fazla çaba göstermek gerekebilir... Yazmayı veya yüksek sesle kendinize tekrar etmeyi deneyin. Öğrendiklerinizi veya anılarınızı hatırlamak içinse önce rahatlayın. Hatırlamaya çalıştığınız anı, ne zaman nerede yaşadığınızı düşünün. O sırada aklınızdan neler geçiyordu, ne hissediyordunuz? Gördükleriniz, duyduklarınız, kokular, tatlar hatta dokunma duyunuzla hissettiklerinizi beyin daha sonra hatırlamaya yardımcı olmak için anılara bağlar.

BULMACA ÇÖZÜN YENİ BİLGİLER ÖĞRENİN
Hafızanızı sağlıklı tutmak için beyninize egzersiz yaptırmalısınız. Bulmacalar da bunun için biçilmiş kaftan. Hafif bilişsel bozukluğu olan kişilerle yapılan bir çalışmada; 18 ay boyunca hafıza, eşleştirme, uzamsal tanıma veya işlem hızı görevlerini içeren bilişsel oyunlar oynayanların beyin küçülmesinin daha az olduğu görüldü. Aslında pek çok araştırma, orta derecede zor bilişsel görevleri yapmanın, beyin için kolay görevleri yapmaktan daha iyi olduğunu gösteriyor. Özellikle iyi bir çapraz bulmaca, doğru kelimeyi bulmak için beyninizin geniş alanlarını kullanmanızı sağlar ve bu da beyninizin bu bölgelerini güçlü tutar. Bulmaca çözmenin bir diğer olumlu etkisi de sosyal bir aktivite olması. Çünkü bulmacayı çözen kişi sık sık yardım için yakınındakilerle iletişim kurar. Etrafımızdakilerle ne kadar çok bağlantı kurarsak, beyin hücrelerimizi o kadar çok bağlı, çalışır durumda ve çalışmaya hazır tutarız.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA