Türkiye'nin en iyi haber sitesi
MELİH ALTINOK

Vay be Cumhurbaşkanı manda yoğurdu yiyormuş!

Sesli dinlemek için tıklayınız.

Tokat'ta çiftçilerle buluşan Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın verdiği atıştırmalık tarifi çok tuttu:
"Manda yoğurdu hakikaten kalitedir. İçine şöyle Medine hurması doğrarım, çay kaşığı kestane balı ve yulaf ezmesi atarım. Bunu yer yatarım, şifa..."
Dün sosyal medya gündeminin tepesinde Erdoğan'ın saydığı yiyecekler vardı.
Ülkenin Cumhurbaşkanının, pandemi ve Ukrayna krizi derken gıda güvenliği konusunun nihayet gündemimize geldiği bir süreçte gözlerin çevrildiği çiftlerle buluşması, tartışmayı popülerleştirmesi umut verici.



Zira vatandaş ne yiyip içtiği konusunda hiç olmadığı kadar hassas ve bilinçli...
Gıda fiyatlarındaki artışın tarım politikalarına öncelik verilerek engellenmesini bekliyor...
Kapıkule'den dönen sebze meyvenin Türkiye'de de satılamayacağı standartlara bir an önce kavuşmak istiyor.
Ne var ki herkesin üzerinde uzlaşacağı böyle bir ulusal mesele bile muhalefetin eliyle sığ bir zemine sürükleniyor...
Dün de Cumhurbaşkanın tavuk döner fiyatını geçmeyecek manda yoğurtlu öğününü "Saraylara layık... Halk manda yoğurdunu nasıl alacak" diye öğütüyorlardı.
Altı üstü bir tas manda yoğurdu... Türklerin en temel, geleneksel besini. Evlerde yapılır.
Her şey gibi, her zaman bulunamayabilir ama bu onu lüks yapmaz.
Hayat pahalılığını eleştireyim derken, bir filminde oğluna flüt alamadığı için kederlenip "Kaç para ulan bir flüt" diye naralar atarak meyhanede yetmişlik rakı deviren İbrahim Tatlıses pozisyonuna düşmenin alemi yok.
Söyleyecek sözü, ciddi bir alternatif önerisi olmadığı için, enflasyon gibi gerçek bir problemi bile ajite etmeden gündemine alamayan arabesk muhalefet, anketlerde halkın 20 yıl sonra bile "Sorun var ama yine Erdoğan çözer" demesine şaşıra dursun.

***


TÜRK FUTBOLUNU ANCAK BESİM TİBUK KURTARIR
"Sorun eski kafalar" dediler Aziz Yıldırım'ı gönderdiler...
Yerine Türkiye'nin en zengin ailesine mensup genç, karizmatik iş adamı Ali Koç'u getirdiler, olmadı. Olmuyor...
Faruk Süren referanslı Burak Elmas büyük umutlarla seçiliyor, ama nafile... 6 ay dayanamıyor...
Yalnızca ligdeki büyükler değil, Milli Takım da heyecan vermiyor artık.
Futbol kalitesinin de işin şov kısmının da tadı yok.



Türk futbolunun kan kaybı devam ediyor...
Çare, yıllar önce "Sporun bakanlığı niye var" diye sorarak geniş bir perspektifle mevzua yaklaşan Besim Tibuk'ta olabilir.
Üstelik futbolu da biliyor...
Mustafa Sarıgül yeniden gündeme getirdi ama iktidara gelirse ofsaytı kaldırmayı 20 yıl önce vadeden oydu.
Youtube'daki videolarını izliyorum, Tibuk'un Kıbrıs'ta keyfi, rahatı yerinde görünüyor.
Ama işin içinde olsam, şoka muhtaç kitlenmiş sektörü kendine getirmek için Besim Beyin görüşlerinden bir şekilde faydalanırdım.
Hiçbir şey yapmasa, benim diyen yöneticilerin, işadamlarının yapamadığını başarır, bir şekilde batık şirketler durumundaki futbol klüplerini düzlüğe çıkartır.
İdeolojik takıntılı, kendine hayrı olmayan popüler isimlerden medet ummaktan daha makul bir öneri olsa gerek.

Bu köşe yazısını aşağıdaki linke tıklayarak sesli bir şekilde dinleyebilirsiniz

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA