İki takım için de "dokunulmazlar" vardı. İkisi de duran topları iyi kullanıyorlardı.
Sorun bir; faul yapmayacaksın, yapmaktan da kaçınacaksın. İki takımın da önde oynayan oyuncuları bireysel becerileri yüksekti. Sorun iki; Önde yakalanmayacaksın, kart görmekten kaçacaksın. İkisi de orta sahayı çabuk geçtiği anda pozisyonu yaratıyordu.
Sorun üç; Bu bölgede baskı kuracaksın ve yardımlaşacaksın.
Daha sekizinci dakikada Eskişehirspor'a üstünlük golünü getiren de bu görev bölümünde yapılanlarla, yapılamayanlardı. Fenerbahçe'nin skor üstünlüğünü cebine koyduğu 14'e kadar iki golü getiren de. Maçın anlamı da bu dakikadan sonra değişti zaten. Fenerbahçe "gol atma zorunluluğunu öncelik listesinden çıkartarak, "kontrollü oynama" gerekliliğine geçtiler. Rakibi önde karşılayıp, orta sahada topu "bayram gezmesine" çıkardılar. İki taç çizgisi arasındaki seyahatte, inmeyi bekledikleri durağa Alex karar veriyordu. Lugano'nun iki kere topla yaptığı çıkışın birincisinde ikinci golü başlatması, ikincisinde de İvesa'nın son anda kurtardığı pozisyonu Gökhan Gönül'ün senaryolaştırdığını gördük. Aykut Kocaman'ın, farklı kurgusunda bunun altını "sürpriz" olarak çizebiliriz.
Çünkü Lugano her seferinde rakibin adam paylaşımındaki akılları dağıttı.

RAKİBİ CANLANDIRDILAR
İkinci yarı skoru koruma tek düşünce oldu F.Bahçe adına. Halbuki hem rakip oyuncuların güvenini dibe indirmiş, hem de tribünlerdeki inancı çok azaltmışlardı.
Bu içgüdü riskten kaçmamayı amaçlasa da, karşı tarafın cesaret düğmesini kırmızıya çevirdi.
Bütün bu detayların arasından sıyrılıp, performansı hakkındaki her "keyifli" cümleyi hak eden oyuncu ise Gökhan Gönül'dü. 100 metrelik bir koridoru böylesine iyi kullanan, forvetlerden bile daha korkulu olabilen, yüreği ile ciğerini aynı oranda çalıştıran bir isim Gökhan. Kritik kademeler ile önlediği atakları bir tarafa koyun, bindirmeleri ile yarattığı pozisyonları diğer tarafa. Bu zor deplasmanı 3 golle, 3 puana çevirerek, baskıyı Trabzonlu arkadaşlarına bıraktılar. Kazanmak zorunda oldukları maç bittiğinde, yeni hesaplar için, tekrar eski cümlelerimize dönebiliriz.