Geçtiğimiz gün bir arkadaşımla konuşurken korkunç bir kâbus gördüğünden söz etti:
"13 Eylül sabahı uyanıyorum. Referandum oylamaları sonuçlanmış ve hayır oyu yarım puan da olsa önde çıkmış. Keyfim kaçmış durumda ve can sıkıntısıyla televizyonu açıyorum. Karşımda 12 Eylül darbecisi Kenan Evren... Hızlı bir şekilde diğer televizyonlara bakıyorum. Hepsi canlı yayında... 'Acaba darbe mi oldu?' diye düşünüyorum ama o konuşma başlayınca işin özü anlaşılıyor. Evren hayırcılara teşekkür konuşması yapacak."
Peki, ne diyor?
Arkadaşım Evren'in kısa konuşmasını bir çırpıda özetliyor:
"Sevgili vatandaşlarım... Netekim beni mahcup etmediniz. 1982'de yüzde 92 oy verdiğiniz benim anayasama sahip çıktınız. Bizim yargılanmamızın yolunu açmak isteyenlere set çektiniz. Beni bu yaşta Taksim'lere çıkartıp rezil etmediniz. Bu konuda emeği geçen başta CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli olmak üzere, haksızlık yaptığıma inandığım 9'uncu Cumhurbaşkanımız Sayın Demirel'i, emanetçisi Cindoruk'u, siyaseten mağdur olan Deniz Baykal'ı, tavırlarını çok beğenmesem de referanduma boykotla katkı sunan BDP Eşbaşkanları Selahattin Demirtaş ve Gülten Kışanak'ı hayırla yad ediyorum. Bu teveccühünüz beni ömrümün son deminde çok mutlu etti. Hepinize bu gösterdiğiniz yakın ilgiden, sevgiden ve destekten dolayı şahsım, bir kısmı rahmetli olan Konsey Üyesi arkadaşlarım adına teşekkür ediyorum. Hepiniz sağ olunuz, var olunuz. Allahaısmarladık..."