Son dakika haberi...Türkiye'nin 5 yıllık kredi risk primi (CDS), Mart 2021'den bu yana ilk kez 300 baz puanın altına indi. Merkez Bankası rezervleri, 141,4 milyar dolar seviyesine ulaşarak tüm zamanların rekorunu kırarken, haftalık toplam net portföy girişi 6 yılın en yüksek seviyesine ulaştı.
TÜRKİYE'NİN KREDİ RİSK PRİMİ 300 BAZ PUANIN ALTINDA
Yeni ekonomi yönetiminin attığı adımlarla mayıs sonundan bu yana düşüş eğiliminde hareket eden Türkiye'nin 5 yıllık kredi risk primi (CDS) Mart 2021'den bu yana ilk kez 300 baz puanın altına gerileyerek 299,9 baz puana indi.
Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ardından iş başına gelen yeni ekonomi yönetimi, Türkiye ekonomisine ilişkin belirsizlikleri azaltarak TL varlıklara ilgiyi artırırken, bu adımlar uluslararası anlamda da karşılık buluyor.
MERKEZ BANKASI REZERVLERİ TÜM ZAMANLARIN REKORUNU KIRDI
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), Mayıs sonundan bu yana enflasyonla mücadele kapsamında politika faizini yüzde 8,50'den yüzde 40'a taşırken, birçok sadeleşme adımına da imza attı. Söz konusu adımlar, Türk lirası varlıklara ilginin artmasını sağlarken, uluslararası finansal kuruluşların olumlu yöndeki açıklamaları devam ediyor.
Buna göre, uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Standard & Poor's (S&P), Türkiye'de son dönemdeki politika düzenlemeleri nedeniyle takvim dışı değerlendirmeye giderek Türkiye'nin kredi notunu "B" olarak teyit etti, kredi notu görünümünü "durağan"dan "pozitif"e çevirdi.
15 ARALIK MOODY'S TÜRKİYE DEĞERLENDİRMESİNİ YAYIMLAYACAK
Analistler, 15 Aralık Cuma günü piyasalar kapandıktan sonra uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Moody's'in Türkiye değerlendirmesinin beklendiğini, söz konusu gelişmelerin etkisiyle Moody's'in Türkiye'nin kredi notunda ve not görünümünde iyileştirme yapabileceğini aktardı.
Bununla birlikte, Merkez Bankası rezervleri de mayıs sonundan bu yana 42,9 milyar dolar artarak 141,4 milyar dolar ile tüm zamanların en yüksek seviyesine çıktı.
Son 11 haftadır aralıksız artış kaydeden toplam rezervler, 2022 yıl sonu seviyesi olan 128,8 milyar doların üzerindeki seyrini de devam ettiriyor.
NET PORTFÖY GİRİŞİ 6 YILIN EN YÜKSEĞİNDE
Dolarizasyonun azalmasının devam etmesi ile hisse senedi ve tahvil piyasalarına olan yabancı girişleri de son zamanlarda Merkez Bankasının net rezervlerini destekledi.
TCMB'den bugün açıklanan verilere göre, 8 Aralık haftasında haftalık toplam net portföy girişi, 1 milyar 453,8 milyon dolar ile 21 Temmuz 2017'den bu yana en güçlü portföy girişi olarak kayıtlara geçti.
Türkiye ekonomisine yönelik öngörülebilirliğin artmasıyla Türkiye'nin 5 yıllık kredi risk primi de düşüş eğilimine geçerken, Türkiye'nin CDS'si, mayıs ayındaki 700 baz puan seviyelerinden gerileyerek Mart 2021'den bu yana ilk defa 300 baz puanın altına düştü ve 299,9 baz puana indi.
BOFA, TÜRK BANKALARINA YÖNELİK OLUMLU YÖNDE RAPOR YAYIMLADI
Dün de Deutsche Bank'ın hazırladığı "CEEMEA Strateji Notları" raporunda, TL'de carry trade fırsatının öne çıktığı kaydedilirken, daha önce de Bank of America, Türk bankalarına yönelik olumlu yönde rapor yayınlamıştı.
BIST 100 ENDEKSİ YÜZDE 3'TEN FAZLA YÜKSELDİ
Bu gelişmelerle banka hisseleri öncülüğünde yükseliş eğilimini hızlandıran Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi yüzde 3'ten fazla yükselerek 7.750 puanın üzerine çıktı.
TCMB BAŞKANI ERKAN: TL'YE GEÇİŞ ZAMANI GELMİŞTİR
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Hafize Gaye Erkan, Türk lirasına geçiş zamanının geldiğini belirterek, "Bunun en doğrudan yansımalarını mevduat gelişmelerinde görüyoruz" dedi.
Erkan, merkez bankalarının toplumsal refaha katkı sağlamalarının, para politikasının ancak fiyat istikrarına odaklanmasıyla gerçekleştiğini belirterek, "Bu amaç aynı zamanda genel denge ve sürdürülebilirlik perspektifiyle ekonominin reel kesimini de yakından takip etmeyi gerektirmektedir. Bu kapsamda, ihracatçılarımızın ekonomiye dair projeksiyonları, eğilimleri ve görüşleri de değerlendirmelerimizde önem arz etmektedir" dedi.
Küresel ekonominin geçirdiği dönüşümle birlikte Türkiye'nin yükselen potansiyelinden bahseden Erkan, "Fiyat istikrarı yoluyla öngörülebilirliğin artması, sizlerin bu potansiyeli gerçekleştirmesinin en güçlü destekçisi olacaktır." ifadesini kullandı.
Uygulanan politikanın etkisinin zamana yayıldığını, diğer yandan öncü gösterge niteliğinde bazı olumlu sonuçların alınmaya başlandığını kaydeden Erkan, "2024'ün ikinci yarısında başlayacak dezenflasyon döneminden önceki geçiş sürecinde talepte dengelenme yaşanırken, doğru politika tasarımlarıyla, üretimin sürekliliğinin sağlanmasına katkı vermeyi sürdüreceğiz." diye konuştu.
"DEZENFLASYONUN TESİSİ İÇİN GEREKLİ PARASAL SIKILIK DÜZEYİNE ÖNEMLİ ÖLÇÜDE YAKLAŞILDI"
TCMB Başkanı Erkan, Kasım Ayı Para Politikası Kurulu kararına atıfta bulunarak, dezenflasyonun tesisi için gerekli parasal sıkılık düzeyine önemli ölçüde yaklaşıldığını vurguladı.
Türk lirasına geçiş zamanının geldiğinin altını çizen Erkan, "Bunun en doğrudan yansımalarını mevduat gelişmelerinde görüyoruz. Mayıs ayı sonunda durma noktasına gelen kredi akışı karşısında hızla harekete geçerek piyasa mekanizmasının yeniden tesisini sağladık. Bireysel kredilerde israf ve enflasyona yol açan aşırılık giderilirken, ticari krediler süreklilik göstererek üretim kapasitesine katkıda bulunmaktadır." ifadelerini kullandı.
Erkan, reeskont kredisi günlük limitlerinin 10 kat artırılması, Yatırım Taahhütlü Avans Kredisi (YTAK) çerçevesinin yeniden yapılandırılarak 3 yıl boyunca 300 milyar lira limit tahsis edilmesi, sağlanan maliyet avantajları ve erişimin önündeki engellerin kaldırılması gibi uygulamaları anlattı.
Reeskont limitlerinde ilave bir güncellemeyi etki analizleri çerçevesinde değerlendirdiklerini kaydeden Erkan, "İhracat ve yatırım potansiyelinin gelişimi için firmaların finansmana erişimi ile finansman koşullarına destek olmaya devam edeceğiz." dedi.