Size bu hafta Teksas'tan yazıyorum.
Leyleği havada gördün dediğinizi duyar gibiyim ama bu sefer tatil için değil, iş için buradayım.
Önümüzdeki günlerde okuyacağınız bir röportaj için, yolum Teksas'ın Houston şehrine düştü bu hafta sonu.
Daha fazla ayrıntı verip haberin heyecanını kaçırmak istemem.
İş için bile olsa, yolculuklar bende her zaman tatil hissi uyandırmıştır. Sizin için de öğle değil midir?
Yolculuk demek iş için bile olsa yeni heyecanlar, sürprizler demektir. Teksas'a gideceğimi öğrendi-ğimde de böyle duygular içerisindeydim.
Ama bu sefer yeni bir şehir görecek olmanın heyecanının aksine anılarıma, çocukluğuma yapaca-ğım yolculuğun mutluluğu kapladı içimi.
Yabancı olmayan bir şehir, tanıdık yüzler bilindik muhabbetler…
Evet, benim çocukluğum Teksas'ta geçti!
Niye şaşırdınız ki?
Sadece benim değil, benim gibi 80'lerde doğan jenerasyonun çocukluğu Teksas'ta geçti.
Her sabah, meşhur yalnız kovboyumuz Red Kit yani gerçek adıyla Lucky Luke, ve beyaz atı Dül Dül ile birlikte Teksas'ta banka soyguncularının, haydutların amansız düşmanı olur; her akşam Dalton kardeşleri hapishaneye gönderdikten sonra adaleti sağlamış olmanın huzuruyla Red Kit kendi yo-luna giderken, biz ise sıcacık yataklarımızda tatlı rüyaların yolunu tutardık.
Peki ya Türkiye'nin fenomen dizisi "Dallas"'a ne demeli?
Teksas'ın petrol zengini Ewing ailesinin yaşantıları, 20 yıl boyunca neredeyse bizim yaşantımız ol-muştu.
Dizinin sevilmeyen karakteri "Ceyar" Türkiye'de kötülüğün simgesi haline gelmiş, bilinen tüm bed-duaları kendisi için kullanmıştık. Yine aynı dizi ile evlerimize "viski" girmiş, "kendini evinde hisset" tabirleri de Türkçemize eklenmişti.
Ve tabi kovboy modası...
Hepimiz bir dönem kovboy olmaya karar vermiş, atımız olmasa da giyimimize yansıttığımız kovboy çizmeleri ve şapkasıyla yetinmiş, "Turkish Kovboylar" diye şarkılara bile konu olmuştuk.
Bu yüzden seneler sonra yeniden vahşi batıya dönüyor olmak beni daha da heyecanlandırmıştı.
Belki de Teksas'ta gölgesinden bile daha hızlı çizgi roman karakterim Red Kit gibi beyaz atlı prens yerine beyaz atlı bir kovboy ile tanışacaktım. Belki Red kit ile posta arabalarını beraber koru-yup, başı sıkıştığında bize telgraf çeken Amerikan Başkanına akıl verecektik. Ya da Ceyar'ı kimin vurduğunu ortaya çıkartacak, uçsuz bucaksız arazilerde uçuşan saçlarım, kovboy şapkam ve atımla rüzgârla yarışacaktık.
Tabi bunların hiç biri maalesef olmadı...
Ne ben vahşi batının en hızlı kovboyu ile tanıştım ne de Ceyar'ı kimin vurduğunu öğrenebildim.
Houston'a adım atınca büyük bir düş kırıklığına uğradım. Houston bildiğiniz metropol! Ne kovboy kasabası gördüm ne de at arabası…
Ceyar'ın yaptığı hainlikleri anlattığım Amerikalılar bana, uzaylı muamelesi yaptı, neden bahsettiği-mi anlamadılar.
Bizim fenomen dizimiz "Dallas", onlar için modası geçmiş eski pembe dizilerden biri…
Red Kit konusu ise tam içler acısı...
Red Kit diyorum, Lucky Luke diyorum, resmini gösteriyorum, müziğini dinletiyo-rum… Nafile! Bizim dünyaca ünlü sandığımız yalnız kovboyumuzun varlığından haberleri bile yok!
Çizgi filminde hikâyeleri Teksas'ın kasabalarında geçse de Fransa-Belçika yapımı bu çizgi film Amerika'da hiç gösterime girmemiş.
Yani Red Kit Teksas'ta hiç yaşamamış! Amerikalı çocuklar Lucky Luke ile hiç tanışamamışlar bile...
Olacak şey değil!
Tam bir sükût-u hayal!
ayca.caliskan@usasabah.com